Vergi yükümlüsü olmayanların neden varlıklarını gizleme gereği duyduklarını ve neden varlık barışından yararlanmak isteyeceklerini anlamak kolay değil.

Varlıklarını kayıt dışı tutanlara bayram armağanı

TBMM, Genel Kurulda başkaca bir karar alınmamışsa Anayasa’nın 93’üncü, Meclis İç Tüzüğünün 5’inci maddesine göre 1 Temmuz-1 Ekim arasında tatilde oluyor. 21 Haziran günü, 1 Temmuz’da tatile girmemesine karar verildi. 1 Temmuz günü bir torba yasa görüşülüp kabul edildi ve aynı gün tatil kararı alındı.

Kabul edilen yasada, varlık barışı süresinin uzatılması ve kapsamının genişletilmesinin öngörüldüğü bir madde yer alıyor. Önceki varlık barışının süresi Aralık/2021’de bitmiş, Cumhurbaşkanı Kararıyla 30 Haziran 2022’ye değin uzatılmıştı. Yeniden uzatılması için yasa çıkarılması gerekiyordu.

Bu sorunu, son dakikalara kadar gizli tuttukları bir önerge vererek çözdüler. AKP’li 74 milletvekilinin verdiği Torba yasa teklifinde varlık barışını ilgilendiren bir düzenleme yoktu. Plan ve Bütçe Komisyonunda da eklenmemişti. Genel Kurulda Teklifin 50’nci maddesi görüşülürken değişiklik önergesi verildi. Önerge üzerine kimse söz istemedi. Üç dakika sonra madde oylanıp kabul edilmişti.

Varlık barışının süresi 31 Mart 2023’e değin uzatıldı. Ancak bu Yasada öncekilerde olmayan özellikler var: Yurt dışındaki kayıt dışı taşınmazlar barış (af) kapsamına alındı. Dahası, varlık barışından yararlanabilmek için vergi yükümlüsü olma koşulu kaldırıldı. Türk vatandaşı olmak da gerekmiyor.

Uluslararası Şeffaflık Örgütü’nün 2015 yılı Küresel Raporunda sadece ABD ve İngiltere’de yüz milyarlarca dolarlık taşınmazın gizli sahibi olduğu belirtiliyor. Türklerin payını bilemeyiz. Ancak göz konulduğuna göre hiç de az olmayabilir.

Vergi yükümlüsü olmayanların neden varlıklarını gizleme gereği duyduklarını ve neden varlık barışından yararlanmak isteyeceklerini anlamak ise kolay değil. Bu değişikliğin altında masum olmayan gerekçeler aramalıyız.

AKP İktidarları, varlık barışıyla ülkeye getirilen varlıklar ile vergi ve benzerinden sağlanan gelirlerin tutarlarını gizliyor. Oysa kendi çıkardıkları 5018 sayılı Yasaya göre, Meclis başkanlığına verilen yasa tekliflerine, beklenen gelir ve giderlerin açıkça belirtildiği “etki analizi” belgelerinin eklenmesi gerekiyor. Üstelik daha geçtiğimiz günlerde bu zorunluluk Cumhurbaşkanı kararında da yinelendi. Bu kurala uysalar bileceğiz. Eklemediklerine göre işlerine gelmiyor.

Çeşitli kaynaklarda 2010 – 2022 arasında geçen 12 yıl boyunca varlık barışı düzenlemeleriyle 150 milyar lira varlık girişi olduğu, 3,3 milyar lira vergi geliri elde edildiği belirtiliyor. Varlık barışıyla aklanan paralar bu denli az olamaz. Cari açıkların bir bölümü kaynağı bilinemeyen “net hata noksan” faslından karşılanıyor. Daha güvenilir kaynaklar bulmalıyız.

AKP’li yıllarda varlık barışsız gün geçmedi. Süre bitince ya yasalarla ya yönetimsel kararlarla uzatılıyor. Bu sayede bilmeyen kalmadı. Yine de kısaca açıklayalım: yurt içinde ya da dışında resmi belgelerde olmayan, gizli tuttuğunuz para; altın; döviz; menkul değerler ile diğer sermaye piyasası araçlarınızı, ilgisine göre bankalara, vergi dairelerine ve aracı kuruluşlara bildirip kayıt altına alıyorsunuz. Yurt dışındaki varlıklarınızı getirmeniz gerekmiyor. Nereden bulduğunuzu sormuyorlar; Vergi ödemiyorsunuz; yasada, hiçbir şekilde vergi incelemesi yapılmaz yazıyor.

Çok söz etmeyelim. Gelir İdaresi Başkanlığı bir önceki varlık barışının yararlarını güzel özetlemiş.