Bütçe raporları, hem rapor tekniği hem de içerik olarak eğitim bakanlığının yetersizliğini gözler önüne sermektedir. 

MEB’in bütçe raporları!

Bakanlığın web sayfasında, 2009, 2012 ve 2019 yılları dışında 2006’dan 2021’e değin bütçe raporlarına yer verilmektedir. Web sayfasında yer alan bütçe raporlarına bakınca, bakanlığın yetersizliği daha da belirginleşmektedir. 2022 yılı bütçe görüşmeleri bitmiş olsa da Milli Eğitim Bakanlığı’nın 2022 yılı bütçe raporu hâlâ yayımlanmamıştır. Bütçe raporlarının başlık ifadeleri bile, tutarlı değildir. Rapor başlıklarında kullanılan ifadeler, ait olduğu yıl rakamı dışında şöyledir: Mali Yılı Bütçesine İlişkin Rapor; Yılı Bütçesine İlişkin Rapor; Yılı Bütçe Raporu; Yılı Milli Eğitim Bakanlığı Bütçe Tasarısı; Yılı Bütçe Sunuşu: TBMM Genel Kurulu; Yılı Bütçe Sunuşu ve Yılı Bütçe Sunuşu (TBMM Genel Kurulu)

Raporların içindekiler sayfası da tutarlı değildir. 2006-2010 yılları arasındaki bütçe raporları şu yedi bölümden oluşmaktadır: 1) milli eğitim bakanlığı teşkilatı, 2)Türk milli eğitim sistemi, 3) eğitimde yeniden yapılanma hedef ve stratejiler,  4) bakanlığın eğitim ve öğretim faaliyetleri, 5) uluslararası kuruluşlar ile ilişkiler, 6) bakanlığın 2006 bütçe tasarısı ve 7) yükseköğretim bütçesi. 

2011 bütçe raporunda içindekiler sayfası yoktur ve rapor, yarım sayfa kadar giriş yazısı ile 15 tablodan oluşan 17 sayfalık bir rapordur. 2013 ve 2014 raporları 1) Eğitim Öğretim, 2) Kurumsal Kapasitenin Geliştirilmesi, 3) Yurtdışı Eğitim, Uluslararası İlişkiler ve AB’ye Uyum ile 4) Bütçe bölümlerinden oluşmaktadır. 2015-2021 yıllarıyla ilişkili bütçe raporları ise, 1) Milli eğitim bakanlığının teşkilat yapısı, 2) Milli Eğitim ve Öğretimin Yapısı, 3) Eğitim ve Öğretimde Erişim, Kalite ve Kapasite ile 4) Bütçe bölümlerini içermektedir. 2006-2010 raporları 200 sayfayı geçerken 2013 ve sonrasındaki raporların sayfa sayısı 100 kadardır. 

Her bütçe raporunda bakanların sunuş yazısı varsa da, bazı raporlarda, içindekiler sayfasında bakanlık sunuşu ile ilgili bilgi verilmemekte, raporların ancak 4 tanesinde sunuş sayfalar bir başlıkla başlamaktadır. 2007, 2008 ve 2020 raporlarında ‘Milli Eğitim Bakanı X’in Sunusu’ ifadesi kullanılmışken, 2021 raporunda ‘MİLLÎ EĞİTİM BAKANI SAYIN ZİYA SELÇUK’UN TBMM GENEL KURULUNA HİTABI’ ifadesi kullanılmıştır. 

Bakanların sunusundan sonra, 2006-2010 yıllarına ait raporların ilk bölümde, iki sayfada sistemin Osmanlıdaki gelişimi anlatılmıştır. TBMM 20 Nisan 1920’de açılıp 2 Mayıs 1920’de çıkarılan bir yasayla Maarif Vekaleti’nin kurulmasına, Cumhuriyet rejimine geçilmesine, eğitimle ilgili olarak 1924, 1926 ve 1933’de çıkarılan yasalara değinilmediği gibi, müfredat değişikliklerine, imam hatip, eğitim enstitüsü, köy enstitüsü, fen lisesi gibi okulların açılmasına da değinilmemiştir. Cumhuriyet dönemindeki değişimler, “Cumhuriyet döneminde de sürekli yenileştirme ve geliştirme çalışmalarına konu edilmiş, bu değişiklik çalışmalarına daha çok yapı ve mevzuat açısından yaklaşım yaygın bir uygulama olmuştur” şeklinde açıklanmıştır. Bu 1-2 satırlık açıklamadan sonra, 1992 yılında çıkarılan bakanlığı yapısı ve görevlerini belirten yasa ile 1973 tarihli Milli Eğitim Temel Kanunu’nun ilgili maddelerine yer verilmiştir. Daha sonraki raporlarda ise tarihsel gelişime yer verilmemiştir.   

Yükseköğretim konusuna 2013’ten itibaren ve uluslararası ilişkilerle AB’ye uyum konusuna da 2015’ten itibaren bölüm olarak değil ikinci ya da üçüncü bölümün içinde yer verilmiştir. 2018 bütçe raporunda toplumsal cinsiyet eşitliği konusu işlenmişse de, sonraki yıllara ait raporlarda bu konuya yer verilmemiştir. 

Bütçe raporlarında, genelde var olan durum ve bakanlığın yaptıkları, sayısal verilerle desteklenerek ve abartılarak anlatılmaktadır. Bazı raporlarda eğitim kademesi bazında okul, öğrenci ve öğretmen sayıları verilirken, bazı raporlarda yalnız öğrenci sayıları verilmiştir. 2011 ve 2013 raporlarında ise öğrenci sayıları ile ilişkili bir bilgiye yer verilmemiştir. Bu bütçe raporlarının hiçbirinde örneğin genel liselerde, fen liselerinde ya da imam hatip liselerinde okuyanlarla bakanlıkta çalışan destek personeli sayılarına yer verilmemiştir. Ortaöğretimle ilgili sayılar, bazı raporlarda genel ve mesleki eğitim ayrımı yapılarak, bazılarında ise böyle bir ayrım yapmadan verilmiştir. Bazı raporlarda ise özel lise, özel fen lisesi gibi özel oklu türü bazındaki sayılara daha çok önem verilmiştir. 

2006 raporundaki açıklamalardan bakanlığın proje bakanlığına dönüştürüldüğü anlaşılmaktadır. Bu raporun 131-191. sayfalarında yerli ve/ya da yabancı paydaşlarla yürütülen 140 kadar projeden söz edilmiştir. 

2021 yılı bütçe raporunun ilk bölümünde, yasal durum hakkında bilgi verilmeden bakanlığın teşkilat yapısı hakkında bilgi verilmiştir. Bu bölümde yer alan yıllara göre atanan öğretmen sayısını gösteren grafik ilginçtir. Bu grafiğe göre bakanlık 2003’de 22 bin, 2006’da 50 bin, 2009’da 30 bin, 2012’de 56 bin 2017’de 23 bin öğretmen ataması yapmıştır (s.31). Bu bölümün 38. sayfasındaki çizelgede yurt dışına gönderilen lisans ve lisansüstü öğrencilere ödenen aylık burs miktarları belirtilmiştir. Bu çizelgede örneğin İsveç’e gönderilen lisans öğrencisine 7460 SEK ve lisansüstü öğrencisine 8340 SEK ödendiği belirtilmiştir. Ancak belirtilen miktarların kaç TL olduğu açıklanmadığı gibi o ülkelere kaç öğrencinin gönderildiği de açıklanmamıştır. Bu raporun 56. Sayfasında da, din kültürü ahlak bilgisi dersinin Anayasa’ya göre zorunlu olduğu belirtilirken, AİHM’nin bu dersin zorunlu olamayacağı kararına değinilmemiştir. 

Milli eğitim bakanlığı uzun yıllardır gereksinimi olanlara parasız yatılı hizmeti vermektedir. Ancak bütçe raporlarında yıllarca bu konuda pek bilgi verilmemiş, ancak 2016 raporundan itibaren bu konuda biraz ayrıntıya girilmiştir. Çizelge 1’de parasız yatılı öğrenci sayılarındaki değişime yer verilmektedir. Dini öğretimde bu olanağa kavuşanların sayısı artarken, diğer öğretim alanlarında okuyanlar arasında bu hizmetten yararlananların sayısı giderek azalmaktadır. 

Raporların bütçe bölümlerindeki çizelgelerde, temel birimler bazında tasarlanan bütçe miktarlarına yer verilmiştir. Bütçe raporlarıyla ilgili durum, bütçe tasarılarının veriler üzerinden değil de, ağırlıklı olarak bir önceki yıla ait bütçe rakamları üzerinden hazırlandığını akla getirmektedir. Kısaca bütçe raporları, ‘dostlar alışverişte görsün’ anlayışıyla hazırlanmış gibidir. 

Bütçe raporları, hem rapor tekniği hem de içerik olarak eğitim bakanlığının yetersizliğini gözler önüne sermektedir. 

[email protected]