'İnce’nin adaylığı, demokratik bir hak olma niteliğinden çıkmakta ve Erdoğan’ın adaylığını destekleme hakkına dönüşmektedir.'

İnce'nin derdi!

Cumhurbaşkanı adaylarından Muharrem İnce, 18 Nisan akşamı Sözcü TV’de konuşup kendisine sorulan soruları yanıtladı.

Sorulan bir soru üzerine, tek adam rejiminin sona ermesi-AKP liderinin gitmesi ve parlamenter sisteme dönülmesi gerektiğini söyledi. Ancak konuşmasını genelde AKP ve Erdoğan karşıtlığı üzerinden değil CHP ve Kılıçdaroğlu karşıtlığı üzerinden sürdürdü. Öyle ki dinleyenler, İnce konuştukça gerçek amacının Erdoğan’ın bir daha cumhurbaşkanı olmaması değil, Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanı olmaması yönünde olduğu anlaşıldı.

İnce’nin CHP’ye ve Kılıçdaroğlu’na yönelik eleştirilerinin bir bölümü, onlarla yaşadığı kişisel ilişkilerle ilgiliydi. Eleştirilerinin yoğunlaştığı bir başka konu, CHP’nin izlediği politikalardı. CHP’nin/Kılıçdaroğlu’nun izlediği politikaların eleştirisinde İnce hiç de yalnız değildir. İnce’nin CHP’nin Atatürkçülükten uzaklaştığı eleştirisine katılan CHP’liler pek çoktur. 6’lı masayı oluşturan ve genellikle sağcı nitelikte olan partilerin de CHP ve Kılıçdaroğlu’nu yıllardır pek çok açıdan eleştirdikleri ve de hatta beğenmedikleri bilinmektedir. Bugünlerde seslendirmeseler de, herhalde içten içe hâlâ eleştirmektedirler.

HDP ve tüm solcu partiler de, CHP ve Kılıçdaroğlu’nu eleştirmektedir. Hele sol partilerin eleştirileri diğer partilerin eleştirilerinden daha çoktur ve daha radikaldir. Örneğin CHP ve Kılıçdaroğlu;

  • piyasacı olma,
  • Avrupa Birliği’ne katılma isteği,
  • NATO üyeliğinden çıkmayı düşünmeme,
  • Türkçe ezan okunmasını savunan Kars milletvekilini anında parti üyeliğinden çıkarma,
  • AKP’nin piyasacı ve gerici dönüşümlerine beklenen nitelikte tepki göstermeme,
  • Diyanet Akademisi kurulmasına şiddetle karşı çıkmak yerine oy verme,
  • laiklik ve bilimsellik konularına yeterince vurgu yapmama ve tarikat karşıtlığını dile getirmeme,
  • TBMM’de Suriye’ye askeri harekat izni verilmesi gibi karşı çıkması gereken konularda AKP’ye destekleme,
  • neredeyse “biz AKP’den daha iyi Amerikancıyız” havasında olma ve
  • 6’lı masanın mutabakat metninin niteliği

gibi pek çok konuda eleştirilmektedir.

Kılıçdaroğlu’nu sağdan-sola kıyasıya eleştiren pek çok parti ve kişi, onun cumhurbaşkanlığını desteklemektedir. Onun politikalarını benimsediklerinden değil, Erdoğan’ın yeniden cumhurbaşkanı olmasını engelleme şansına sahip olmasından dolayı desteklemektedirler. Çünkü şu anda Kılıçdaroğlu’nu destekleyenlerin birinci hedefi, tarımsal, hukuksal, ahlaksal, bilimsel, eğitsel, kültürel ve de hatta dinsel açıdan ülkenin içine düşürüldüğü çıkmazdan kurtulması, tek adam rejimini sonlandırıp parlamenter sisteme dönülmesidir. Tek adam rejimine içtenlikle karşı olmalarıdır.

İncenin CHP’ye dönük eleştirilerinde tutarsızlıklar da çoktur. Örneğin 2 ay kadar önce tutucu partilerle güç birliğine girmiş olan İnce, CHP’nin sağcı partilerle güç birliğine girmesini kıyasıya eleştirmiştir.

İnce’nin cumhurbaşkanlığına aday olması, normal koşullarda tabii ki demokratik bir haktır. Ancak öncelik ülkenin içine düştüğü durumdan kurtulma olasılığı ise, bu hak tartışılır hale gelmektedir. Bağımsız ve de yandaş tüm araştırmalar İnce’nin ikinci tura kalmasının mümkün olmadığını ve aday olmadığı takdirde Kılıçdaroğlu’nun ilk turda seçilebileceğini göstermektedir. Bu nedenle içinde bulunduğumuz koşullarda İnce’nin adaylığının ve alacağı her oyun Erdoğan’ın işine yarayacağı bilinmektedir. Bu durumda İnce’nin adaylığı, demokratik bir hak olma niteliğinden çıkmakta ve Erdoğan’ın adaylığını destekleme hakkına dönüşmektedir.

Tüm bu gerçeklere karşın İnce’nin adaylığını sürdürmesi, onun Erdoğan’ın cumhurbaşkanlığına karşı çıkmaktansa, Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanlığına şiddetle karşı olduğu anlamına gelmektedir. Fizik öğretmeni olan İnce’nin bu gerçeği görmemiş olması da mümkün değildir. Bu durum, İnce’nin aklını ve vicdanını rafa kaldırıp Erdoğan’ın ‘dinin davacısı olma’ değilse de ‘kinin davacısı olma’ anlayışı doğrultusunda hareket ettiğini düşündürmektedir.

İnce sağduyusunu kullanıp cumhurbaşkanlığı adaylığından çekilmeyecekse, Memleket Partisi’ne oy vermeyi düşünenlerin durumu bir kez daha değerlendirmeleri gerekmektedir. Çünkü İnce’ye verilecek her oy, Erdoğan’a yarayacak ve ülkenin içinde bulunduğu çıkmazın katlanarak devam etmesine yol açabilecektir.

[email protected]