'Düzen içinde ne parlamenter temsil ne adaletsiz seçim sistemi üzerindeki yanıltıcı düzeltmeler ne de yeni anayasa sömürücü düzenden kurtulmayı sağlar.'

Bu düzen değişmeli

Görüşmelere kapalı değiliz derken görüşülecekler AKP ve ittifakı MHP, görüşülecek konu da yeni anayasa olunca bir adım geriden değil, derin ve uzun bir cepheyle karşı durmak gerekir. 

CHP ve kimi düzen içi muhalefet partileri başkan Erdoğan’ın ve AKP’lilerin yeni anayasa için yaptığı çağrıya “görüşebiliriz”, “kırmızı çizgilerle görüşebiliriz” yanıtı verdi.

Sanki AKP, tarikat ve cemaatçi ortaklarıyla, bu ortaklığa eklediği MHP’yle yıllarca Anayasayı değiştire değiştire parlamentoyu ihtiyacı olduğunda çağırmak üzere müştemilata taşımamış, yargıyı ve bütünüyle devleti partileştirmemiş, Anayasanın değiştirilemeyecek hükümlerine karşın cumhuriyeti ve laikliği yok edip siyasal İslamı her yere yerleştirmemiş gibi, Anayasayı uygulama konusunda tertemizmiş gibi bir tavır içine giriliyor.  

Sanki Erdoğan yeni anayasa çağrısını yaparken, adli yıl ve Yargıtay binası açılışında herkesin gözü önünde okunan dualar laikliğin yok edildiğinin birçok kanıtından biri değilmiş gibi, sanki kuralsızlaştırma hukuku geçerli değilmiş gibi, sanki insanlar ve doğa katledilmiyormuş, sömürü derinleşmiyormuş gibi davranılıyor.   

Her olağandışı olayda “tabuta çakılan son çivi” diye diye bıktırdılar. Ne tabutu, cumhuriyet, laiklik, siyaset, devlet, hukuk, hak ve özgürlükler, insanlık, emekçiler, halkın olan her şey bataklığın içine gömülüyor. Kansu Yıldırım’ın deyişiyle “ölesiye çalışma rejimi”yle “mezarda istirahat”a zorlanıyor emekçiler.

Siyasal iktidarın yeni anayasası bu ölesiye çalıştırma ve kitlesel gömülme işinin, laik olmayan yaşamın hukuksal meşrulaştırmasına yönelik olur ancak. Onlar rejimlerini güçlendirme peşine düşmüşken muhalefetin görüşmelere kapalı değiliz demesi, gömülme işinin olsa olsa tabutla, daha doğrusu devasa kapasiteli tabutlarla yapılmasından başka işe yaramaz. Bir de ruhlara fatiha okurlar olur biter. 

Kimileri olayları okurken, muhalefetin siyasal iktidarın yaptıklarından ders almadığından yakınıyor. Almaz olurlar mı? Siyasetten dinselliğe, hukuktan devlete kadar her alanda öyle güzel ders alıyorlar ki, AKP’nin peşine takılmaktan, yaptıklarını yinelemekten başka yaptıkları bir şey yok. 

Siyasal iktidar da yeni anayasa diyor, muhalefet de… Siyasal iktidar da seçim diyor, muhalefet de… Siyasal iktidar da dua ediyor, muhalefet de… Siyasal iktidar da kul hakkı diyor, muhalefet de… Nasıl “ders almıyorlar” denilebilir?

Aynı gemideler çünkü… Kapitalizmin, sömürünün gemisindeler.

Düzenleri aynı, yapıları aynı…

Üst yapıyla oynayıp duruyorlar, azıyla yetinmeye razı etmeye çalışıyorlar.

Elbette siyasette ve devlette dualarla, şükürlerle işlerin yürütülmesine karşı çıkmalı, elbette Anayasanın önem verdiği ve maddeleri arasına önemle yerleştirdiği laiklik siyasetten devlete, hukuktan toplumsal yaşam tarzına ödünsüz uygulanmalı. Anayasa da uygulanmalı, güçlü parlamenter rejim de… Laik hukuk devleti de olmalı, bağımsız ve tarafsız yargı da… 

Ancak bu gibi tüm siyasal ve toplumsal düzen konularının, sömürü düzeninin içinde ve o düzenin varlığı, geleceği ve istikrarı için planlanıp programlandığı, düzen içi siyasi partilerin de aynı düzen yelpazesinin parçaları olduğu unutulmadan; onların siyasetleriyle, kısır tartışmalarıyla ve uzlaşmalarıyla oyalanılmadan.

Siyasi partilere, derneklere, vakıflara, sendikalara, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarına çağrı yaparak anayasalarına destek arama peşindeler. Geçmişte de aynı yolu denediler. 

2012 yılında Türkiye Komünist Partisi (TKP) tarafından TBMM’ye yazılan mektupta da vurgulandığı gibi: “Ülkemizin temel sorunlarının çözümüne yalnızca işçi sınıfının önderliğinde sosyalist dönüşümlerin gerçekleştirilmesiyle” ulaşılabilir ve güncel politikalar da bu değerlendirme merkeze alınarak gerçekleştirilebilir. Türkiye için ancak, “sosyalist bir siyasal, ekonomik ve toplumsal düzen” öngörülebilir, bu çerçevede anayasa da sosyalist bir karakter taşımalı, sosyalizmin güvencelerini oluşturmalıdır. O zaman yol da bellidir: sosyalist bir Anayasa'nın hazırlanacağı devrimci koşulların yaratılması için mücadele…

Yeni anayasa çalışmaları konusunda yapılan çağrılara, yukarıdaki esasla TKP’nin yanıtı da, anayasa seçeneği de açık: “Toplumcu Anayasa

AKP’nin yeni anayasasının 12 Eylül döneminin ürünü olan Anayasanın seçeneği olarak görülmesi olanaksız; görüşmeye oturma ancak AKP’yi meşrulaştırmaya yarar. 12 Eylül Anayasası ve üzerinde yapılan değişiklikler, kısmi madde örnekleri dışında, anayasal gelişme değil anayasal gerileme belgeleridir ve sermaye sınıfını kollamaktan, piyasacı ve gerici siyasal iktidarın tahakkümünü sağlamaktan öteye geçmez. Yağma da bunun parçasıdır, kadılık ve arabuluculuk sistemi de… Laikliğin yok edilmesi de bunun parçasıdır, genel oyun çalınması da… Sömürü de bunun parçasıdır, mücadelelerle kazanılan hak ve özgürlüklerin gasbedilmesi de…

Yeni anayasa sevdaları 2021’e taşıdıkları düzenlerini ve tahakkümlerini yansıtacaktır; anayasallığı değil, anayasalı keyfiliği yansıtacaktır. Sermayenin emek üzerindeki denetiminin gücünü, emperyalizme bağımlılığı yansıtacaktır. Başkanlık rejimi ve gayrimeşruluğu meşrulaştırmaya yarayacaktır. Buradan düzen siyasetinin uzlaşma anayasası değil dayatılanı kabul anayasası, esaret anayasası çıkar.

Düzen içinde ne parlamenter temsil ne adaletsiz seçim sistemi üzerindeki yanıltıcı düzeltmeler ne de yeni anayasa sömürücü düzenden kurtulmayı sağlar. Düzen içi siyasetin kontrollü geçişlerle sermayenin hizmetine devamında, sınıf mücadelesinin unutturulmasında emekçilerin işi olmaz. 

Boyun eğmeyenler geniş kitleleri kandırmaya yönelik sürecin parçası olmayacak, halka yalan söyleyenlerin gerçek yüzünü geniş kitlelere açıklayacak ve sosyalizm seçeneğini güçlendirmek için mücadelesini hızlandıracak.

Şimdi, tam da şimdi sosyalizm zamanı. Sömürülenlerin, ezilenlerin bir günün dahi ertelenmesine dayanacak hali kalmadı. Doğanın da dayanacak hali kalmadı. 

Bu düzen değişmeli diyenler, her türlü zorluğa hazır olarak, keskin bir ideolojik ve siyasal tavırla 12 Eylül Pazar günü 17.00’de İstanbul Kartal Meydanında TKP Mitinginde buluşuyor. Azıyla yetinmeden, oyalanmadan, ertelemeden sosyalizm mücadelesinde buluşmak üzere…