İnsanın insanı sömürdüğü, dinselin sömürü için insanı kul yapma amacıyla kullandığı dünyada barış dalının yaprakları dökülmekten kurtulamaz. İkiyüzlülükle, yalancılıkla barış olmaz.

Barış yenilmez

Bugün köşeyi Can Yücel’in diyarı Datça’dan genç sanatçı arkadaşımın, Sevgili Tan’ın (Oğuz) çizgilerine bırakıyorum. Sizler Barış Güvercinine, kuruma emaresi gösteren barış dalına ve daldan dökülen yapraklara bakıp dünyanın, doğanın, insanlığın savaşın karanlığına gömülen durumu üzerine düşünürken birkaç başlığa değineceğim.

Tan Oğuz, Barış Güvercini

Birincisi, kapitalizmin/emperyalizmin militarist örgütü NATO’ya üyelik konusunda endişesi dahi olmayanların, NATO’dan ayrılmanın yanından bile geçmeyenlerin barışı savunmaları sahtedir.

İkincisi, kapitalist düzende yaşayalım ama sosyallik olsun, doğa ve insan katliamları olmasın, işçi cinayetleri olmasın, savaşlar ve işgaller olmasın, insanlar yurtlarından göçe zorlanmasın, mülkiyet ve sözleşme hak ve özgürlüğüne zarar gelmesin, genel hak ve özgürlükler herkese uygulansın diyenlerin barışı, açık seçik sömürücülerle emekçi halkı uzlaştırmaktan başka anlam taşımaz.

Üçüncüsü, din özgürlüğünün laikliğin yıkılması amacıyla kullanıldığı, laikliğin din özgürlüğü altında yok edildiği, tarikat ve cemaatlerin cirit attığı, gericiliğin saltanatının sürdüğü, dinselliğin siyasete, devlete, hukuka ve toplumun yaşam tarzına açıkça el attığı düzende barıştan söz edilemez.

Dördüncüsü, yoksulluğun, işsizliğin, eşitsizliğin, adaletsizliğin ve özgürlük yoksunluğunun gerçek olmayan demokrasi ve hukuk kılıfı altında perdelendiği düzende de barıştan söz edilemez.

Daha çok alt başlık eklenecek bu dörtlünün buluştuğu tarihlerden biri 1950’ler… Kore’ye asker gönderen Türkiye 1950’de NATO’ya başvurur, 1952’de NATO üyesi olur. 1950’de kurulan Barışseverler Cemiyeti kurucuları Kore savaşını protestodan tutuklanır, cezaya çarptırılır ve Dernek faaliyetine son verilir.

1977’de kurulan Barış Derneği 12 Eylül faşist darbesi sonunda darbeciler tarafından kapatılır.

2003 yılında kurulan Barış Derneğiyse, 15 Temmuz 2016 darbe girişimi sonrası ilan edilen OHAL döneminde kapatıldı.

İnsanın insanı sömürdüğü, dinselin sömürü için insanı kul yapma amacıyla kullandığı dünyada barış dalının yaprakları dökülmekten kurtulamaz. İkiyüzlülükle, yalancılıkla barış olmaz.

Can Yücel’in “Barış gelecek dünyaya / Barış için döğüşelim” dediği barış, emekçi halkın mücadelesiyle gelecek.

Barış Güvercini işçi sınıfının devrimci partisinin öncülüğünde, emeğin cephesinde hep uçacak.