Asgari ücret tartışmaları başladı. İnsanca yaşanabilecek bir ücret ve geleceğimiz için işyerlerinde örgütlenmeye ve kol kola girmeye her zamankinden daha ihtiyacımız var. 

Asgari ücrete ara zam tartışmaları

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Para Politikası Kurulu dün politika faizini yüzde 14 olarak açıkladı. Döviz kurunu dengelemek hedefiyle Aralık 2021'de Kur Korumalı TL Mevduat sistemini (KKM) devreye soktuğu zamanki kur seviyelerine yaklaşınca son birkaç gündür faizin ne olacağına dair tartışmalar da ağırlık kazanmıştı. 

Açıklanan faiz kararıyla bu tartışmaya şimdilik nokta konuldu. Ancak tartışmanın gerçek yanı, yani emekçileri ilgilendiren yanı katlanarak devam ediyor.

KKM uygulamasıyla kimler zenginleşti, dövizdeki dalgalanmalardan kimler ceplerini doldurdu? Market, kira, akaryakıt giderleri ne kadar arttı, maaşlar ne kadar eridi? Yanıt bulması gereken sorular bunlar.

Artan hayat pahalılığını gösteren her gün yeni bir örnekle karşılaşıyoruz. Mesela marketlerde strece sarılmış bir dilim karpuzun 13 TL'ye satıldığı görüntüler gibi. Eskiden asgari ücretle kaç tane simit alınırdı diye sayı sayılırken şimdi karpuz dilimi hesabı yapıyoruz.

AKP iktidarı daha 2022 yılı asgari ücretini belirledikten bir süre sonra ara zam yapılabileceğinin sinyalini vermişti. Bugün bu tartışmalar daha da hareketlendi. Hükümet kanadından asgari ücrete ara zam yapılıp yapılmayacağına dair net olmayan açıklamalar kamuoyuna yansırken oranlara dair de iddialar ortaya atılıyor.

Dün Bloomberg'in bir anket şirketinin verileri üzerinden yapılan habere göre şirketlerin yüzde 64'ünün 2022 yılında ek zam yapacağı belirtiliyor.

Sanki melek patronlarımız işçileri düşünmeye başladı! Ancak durum hiç de öyle değil. 

Patronların anketinde ne kadar zam yapılması gerektiğine dair yer alan ifadeler şu şekilde:

"Toplam 16 sektörden 464 firmanın katıldığı anketin sonuçlarına göre; 2022 yılında firmalar yüzde 58 ücret artışı gerçekleştirecek. Firmaların yüzde 63,9’u ise ek ücret artışı yapacak. Firmaların yüzde 52’si geçmiş ayların enflasyonunu, yüzde 34’ü ise ücret araştırmalarını baz aldıklarını söylüyor. Geçmiş enflasyonları baz alan firmaların yüzde 35’i son 6 ay, yüzde 26’sı son 12 ay ve yüzde 18’i ise son 3 ayı dikkate aldıklarını belirtti."

Ek zam yapacağını belirten şirketlerin mevcut asgari ücrete ortalama yüzde 58 zam yapacağı söyleniyor. Bunun işçilere net maaş olarak dönüşü 6700 TL civarı. En iyi ihtimalle yapılan rakamlar bu şekilde dahi olsa açlık sınırı seviyelerinde seyredecek. Bu rakamlarla işçilerin geçinmesini kimse bekleyemez.

İşçilere bu ağır tabloda insanca geçinebileceği bir zam yapılmalıdır. Ancak bugün açıklanan her rakam enflasyon karşısında erimektedir.

Anketlerde yazılan oranlara bakıldığında bile asgari ücret açlık sınırlarına tekabül ediyor. Buraya asgari ücret altında çalışan milyonları, kayıt dışı çalışanları, sürekli işten atılanları, çalışamayanları eklediğimizde gerçek tablonun ücretlere yapılacak zam oranlarının ötesinde olduğu görülüyor.

Hal böyle olunca artık rakamlar üzerinden yapılan tartışmalar da iyice içeriksizleşiyor.

Anketi yapan kuruluşlardan biri olan Mercer Türkiye CEO'su şirketlerin bu zam oranlarını açıklamasına neden olan gerekçeleri şöyle belirtiyor:

"2018 yılında başlayan ve özellikle pandemi sonrasında yaşanan ekonomik belirsizliklerle birlikte bu yıl daha fazla gördüğümüz kur dalgalanmaları, 2021 yılında gerçekleşen asgari ücret zammı ve yüksek enflasyon, çalışan tarafında ücret artış beklentilerini de yükseltirken firmaları da bu konuda çeşitli önlemler almaya itti."

Durum tam da budur. Sermaye sınıfı işçilerin zam beklentisini karşılamak için ön almaya çalışıyor aynı zamanda bir dizi rakamlara işçi sınıfını alıştırıyor.

Sene başındaki işçi hareketliliğinin tekrar yaşanmaması için, hem patronlardan hem de siyasi iktidar tarafından çeşitli beklentiler oluşturuluyor. 

Öte yandan asgari ücrete ara zam tartışmalarıyla birlikte büyük firmalarda işten çıkarmalar başladı. Kimi yerlerde işten çıkarılacaklar listelerinin oluşturulduğu haberleri geliyor.

Şubat ayında zam talebiyle işyerinde grevlere, iş durdurmalara öncülük eden, mesai arkadaşlarıyla birlikte hakkını arayan kimi işçiler işten atılmaya başladı. 

Artan fiyatların ve enflasyonun nedeni bu patron düzenidir. KKM ile, faizi artırmakla bu eşitsizlikler çözülmez tam tersine patronlar daha da zenginleşir. 

Asgari ücrete 6 ay önce yüzde elli düzeyinde bir zam yapıldı. Bugünse asgari ücret kirayı karşılayamaz halde. Yapılan zam önerileri, patronların empatileri riyakarlıklarının bir yansımasıdır. 

Asgari ücret tartışmaları başladı. İnsanca yaşanabilecek bir ücret ve geleceğimiz için işyerlerinde örgütlenmeye ve kol kola girmeye her zamankinden daha ihtiyacımız var.