Ülke tarihinin en büyük elektrik kesintisinin nedeni: Türkiye yönetilemiyor

31 Mart'ta ülke genelinde yaşanan büyük elektrik kesintisine ilişkin görüşlerini aldığımız Enerji Bakanlığı emekli müfettişi Bülent Hallaç, "sorun enerji altyapısında değil, sorun ülkenin ve dolayısıyla enerjinin de yönetilememesinde" değerlendirmesinde bulundu.

Ali Ufuk Arikan

31 Mart'ta ülke genelinde saatler süren elektrik kesintisine ilişkin AKP önce büyük bir sessizliğe bürünürken sonra sırasıyla "terör", "araştırıyoruz" ve "sistemde çökme" açıklamaları yaptı. Konuya ilişkin Romanya dönüşünde gazetecilerin sorularını yanıtlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, elektrik kesintisinin sistem çökmesinden kaynaklandığını belirterek, “Ne olursa olsun yaşanan affedilir bir olay değildir. Türkiye gibi bir ülkede böyle bir olay yaşanmamalıdır” dedi.

Erdoğan bu sözlerin ardından yine ilginç imalarda bulunarak kesintinin nedenini bulamadıklarını da gözler önüne seren "Türkiye’nin belli yerlerinde sistemin yönetildiği merkezler var. Bu merkezlerden birinden mi çökme kaynaklandı, yoksa daha değişik şeyler mi oldu, bunların hepsi araştırılacak. Bunun failleri kimdir, nereden kaynaklanıyor. Bunların hepsi gözden geçirilecek" ifadelerini kullandı.

'CUMHURİYET TARİHİNDE BÖYLE BİR KESİNTİ YOK'

AKP elektrik kesintisine ilişkin netlikten uzak açıklamalar yapmaya devam ederken yaşanan skandal elektrik kesintisine ilişkin Enerji Bakanlığı emekli müfettişi Bülent Hallaç ile konuştuk.

30 yıldan uzun bir süredir enerji sektöründe görev yapan Hallaç, bu çapta bir kesintiyle daha önce karşılaşmadığını belirtirken "bu cumhuriyet tarihinde yaşanan en büyük ve yaygın elektrik kesintisi" dedi.

Kesinti sonrası altyapıda sorun olduğuna ilişkin yapılan değerlendirmelere ilişkin görüşlerini aktaran Hallaç, Türkiye Elektrik İletim A.Ş'nin elindeki teknolojinin böyle bir kesintiyi engelleyecek bir altyapıya sahip olduğunu söyledi.

'SORUN ALTYAPIDA DEĞİL'

Enerji altyapısında bu tür bir kesintiyi haklı gösterebilecek herhangi bir eksiklik olmadığının altını çizen Hallaç, Türkiye'nin birçok ülkeden daha gelişmiş bir enerji altyapısına sahip olduğunu belirtirken özelleştirme sonrası yaşanan önemli tahribata da dikkat çekti.

Özelleştirmenin tahribat yarattığını ancak bunun da tek başına bu denli büyük bir kesintiyi açıklamaya yetmeyeceğini belirten Hallaç, "Bu durumda akıllara bu kesintinin nasıl meydana geldiği sorusu geliyor. Aslında bu sorunun yanıtı son derece basit" dedi.

Kesintinin en büyük nedeninin şu anda Türkiye'nin yönetilememesi olduğunu belirten Hallaç, "Türkiye yönetilemediği gibi enerji de yönetilemiyor. İkinci cumhuriyetin kurumları çok büyük bir beceriksizlik sergiliyor. Elinde son derece çağdaş bir altyapı olmasına rağmen süreç yönetilemediği için lokal bir şekilde çözülebilecek bir sorun nedeniyle tüm ülke elektriksiz kaldı" diye konuştu.

SOSYALİST, ALEVİ, KÜRT TASFİYESİ

Türkiye'nin 12 Eylül'den buna en önemli problemlerinden birinin de üreten insan gücünün yok edilmesi olduğunu vurgulayan Bülent Hallaç, "Bu son 12 yılda büyük bir ivme kazandı. Türkiye, iletim, enerji sektöründe yetiştirdiği insanları bir kenara attı. Sosyalist, Alevi, Kürt, inanmayan, inanan şeklinde tasfiyeler yapıldı. Önemli kurumların başına deneyimsiz insanlar geçti. Yaşanan bu kesintinin nedenlerinden biri de bu" ifadelerini kullandı.

Elektrik kesintisi sonrası yaşanan insani sorunlara değinen Hallaç, "ameliyatlarda yaşanan sıkıntılar, ölümler kısacası bu kesintinin neden olduğu olaylar derinlemesine araştırılmalı" dedi.