Soylu: Her şeyi bırakıp gazetecilik yapmak istiyorum

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu basın mensuplarının artık çok rahat olduğunu ve araştırmacı gazeteciliğin bittiğini savunarak ‘Şimdi dönüp her şeyi bırakıp gazetecilik yapmak istiyorum’ dedi. İşletme mezunu Soylu ayrıca hayalindeki bir başka işin de ‘200-300 kişinin çalıştığı bir şirketi yönetmek’ olduğunu söyledi.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu araştırmacı gazeteciliğin bittiğini, basın mensuplarının artık “çok rahat” olduklarını savunarak “Şimdi dönüp her şeyi bırakıp gazetecilik yapmak istiyorum” dedi.

İşletme mezunu olan Soylu, kampanya yapma yeteneği olduğunu da söyleyerek hayalindeki bir başka işin de yüzlerce kişinin çalıştığı bir şirketi yönetmek olduğunu açıkladı.

Radyo D'de Adem Metan'ın sunduğu 'Adem Metan Show' programına konuk olan Soylu, "Gazetecileri eleştirir misiniz? Yanlış bilgi verdiklerinde kendilerine ulaşıp düzeltme yapar mısınız?" sorusuna şöyle yanıt verdi:

"Bazı gazeteciler var ideolojik olarak kopmuşlar, doğruyu görmüyorlar. Biz ne dersek diyelim bizi yok hükmünde görüyorlar. Biz onları ikna edemeyiz. Onlarla uğraşmam ama yazdıklarını okurum nasıl psikolojide olduklarını bilmem gerek. Ben gazetecilik mesleğini en çok eleştiren bir siyasetçiyim. Bir gazetecinin hata yapma lüksü yoktur. Bizim vardır ama onların yoktur. Bir gazeteci bir iki kere hata yaparsa affedilir. Basın mensupları artık çok rahatlar. Bir dönemin gazetecileri çok emek verirdi. Şimdi dönüp her şeyi bırakıp gazetecilik yapmak istiyorum. Şu an eleştirerek düzeltilmesi gereken onca konu var ki anlatamam.”

Soylu gazetecilikle ilgili açıklamalarına şöyle devam etti:

Araştırmacı gazetecilik şu an yok neredeyse. Türkiye’de birçok şey üretilir. Beni affedin ama en ağır iş adliye muhabirliği oldu. Dün Ertuğrul Özkök bir yazı yazmış kendisine mektup yazdım. Yazısında eksikler vardı. Bu eksikleri mektup yazar ilettim. Beni eleştiriyor. Bana, 'Siz Kadıköy’de dans eden kadınlara müdahaleyi savunuyorsunuz' diyor. Niye ben karşı olayım beni bağışlayın dans eden kadınlar 'devlete, polise, hakime tecavüzcü katil' derse biz nasıl çözeriz bu işi? Türkiye kadına şiddet, cinayette Avrupa yasaları ile eş değerde ilerliyor. Bu konuda her kesimden desteğe ihtiyacımız var. Biz destek bekliyoruz. İdeolojik tutum beklemiyoruz. Ben de mektupta dedim ki 'keşke dans etselerdi de devlete katil, tecavüzcü demeselerdi' biz huzur iklimi inşa etmeye devam edeceğiz.”

ŞİRKET YÖNETMEK İSTERMİŞ

Soylu "Bu işi yapmasaydınız ne iş yapmak isterdiniz?" sorusuna da ise "Kampanya yapmaya bir yeteneğim var. Bir de şöyle bir meslek hep aklımda kaldı ben İstanbul işletme mezunuyum şöyle iki yüz üç yüz kişinin çalıştığı bir üreten şirketi yönetmek istemişimdir. Gittiğim yerlerde üretim yapıldığını görünce imrenerek bakarım” diye yanıt verdi.

TÜRKİYE'DE GAZETECİLİK

Türkiye’de bugün gazetecilik maaşını alamayan gazeteciler, sigortasız çalıştırılan editörler, çalışma süresi belirsiz muhabirler anlamına geliyor. Sermayenin güç aygıtına dönüşen basın kuruluşlarında gazeteciler örgütsüz. Ülkede tutuklu gazeteci sayısı ise 120'nin üzerinde. 2009-2017 yılları arasında basın kanununa muhalefet ettiği gerekçesiyle sanık sandalyesine oturan 5 bin 898 gazeteciden bin 526’sı mahkum oldu. 2017 yılında mahkum olan gazeteci sayısı bir önceki yıla göre yüzde 47 artarken, beraat eden gazeteci sayısı ise yüzde 51 oranında azaldı.