Gazeteci Metin Göktepe 20 yıl önce bugün işkence edilerek katledildiğinde 27 yaşındaydı. Gazeteciliğin ağır baskılara maruz kaldığı bugünlerde onun sözleri hala akıllarda: "Bu haberi mutlaka izlemeyelim arkadaşlar."
Ümraniye cezaevinde öldürülen iki devrimcinin cenaze törenine gitmek istedi Göktepe. Haberi takip edecekler listesinde adı yoktu ancak gazetecililk inadıyla yazdırdı adını.
Polislerin “sarı basın kartı zorunlu" sözlerine karşı geri dönmeyi kabul etmeyip gözaltına alındı. Polisler, Eyüp Kapalı Spor salonuna götürerek vahşice saldırdı. Yoğun işkence gördü, hastaneye götürülmedi, hayatını kaybetti.
“Çay bahçesinde öldü” denildi, “duvardan düştü” denildi. Dönemin başbakanı Tansu Çiller, “gözaltında bile değilmiş”, "teröristmiş", "militanmış" diyerek vahşetin üstünü örtmeye girişti. Dönemin cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, o ünlü "Cinayeti polis işlemiştir tabirini beğenmiyorum" sözünü Göktepe'yi katleden polisler için söylemişti.
'HEPİMİZ BİRER METİN'İZ'
Ancak tüm yalanlar bir bir ortaya çıktı. Metin'in işkence sonucunda vücudunun her yeri morluklar içindeydi. Bir kaburgası da işkence sırasında kırılmıştı. Kafa travmasına bağlı beyin kanaması sonucunda hayatını kaybettiği anlaşılmıştı.
Göktepe’nin cenazesine binler katıldı, “Hepimiz birer Metin’iz” diye haykırıldı. Gazetesi Evrensel, “Bu yürek hiç susmayacak” manşeti attı.
KATİLLER KORUNDU
Tüm girişimler sonucu İçişleri Bakanlığı müfettişleri tarafından hazırlanan fezlekede 49 polisin yargılanması istendi. Daha sonra dava İstanbul’dan Aydın’a alındı. Kısa süre sonra dava bu ilden de Afyon'a alındı. Mahkeme 24 Ocak 1997 tarihinde müdahil avukatların haberi olmadan sanık polislerin ifadelerini gizlice aldı.
POLİSLER AFLA SERBEST
49 polisten sadece altısı, 7 yıl 6 ay gibi düşük bir hapis cezasına çarptırıldı. Polisler, daha sonra çıkan af yasasından yararlanarak 1 yıl 8 ay hapis yattıktan sonra serbest kaldı. Metin Göktepe'nin katilleri arasında bulunan 6 polisin ceza almış olması ülke tarihinde bir ilk olmuş ve ilk kez gazeteci katilleri "ceza" almıştı.
'BU YÜREK HİÇ SUSMAYACAK'
Gazeteciliğin ağır saldılara maruz kaldığı bugünlerde Metin Göktepe'yi bir kez daha anıyoruz. "Bu yürek hiç susmayacak."