Hüseyin Duman katledilişinin 19'uncu yılında anıldı

1999 yılında faşistler tarafından katledilen Sosyalist İktidar Partisi üyesi Hüseyin Duman, ölümünün on dokuzuncu yılında Türkiye Komünist Partisi tarafından mezarı başında anıldı.

soL- İstanbul

Hüseyin Duman, öldürülüşünün 19'uncu yılında mezarı başında yoldaşları tarafından anıldı.

Sosyalist İktidar Partisi’nin (SİP) 17 Nisan 1999’daki seçim konvoyuna düzenlenen saldırıda yaşamını yitiren tekstil işçisi ve SİP üyesi Hüseyin Duman'ın mezarı başında yapılan törende Türkiye Komünist Partisi (TKP) Merkez Komite üyesi Mehmet Kuzulugil bir konuşma yaptı. 17 Nisan 1999’da yapılan seçim çalışmasına yönelik faşist provokasyonu ve Hüseyin Duman’ın sosyalizm mücadelesinde durduğu yeri anlatan Kuzulugil, şunları söyledi:

“Sosyalist İktidar Partisi, bu saldırıdan sonra bozgun yaşamadı, bu saldırıdan korkmuş, bizim de başımıza neler gelecek diye düşünen bir parti çıkmadı. Tersine ertesi gün bütün sandıklarda SİP’liler kendi devrimci, sosyalist kimliklerini sergilemek, parti rozetleriyle orada boy göstermek üzere çalışmalarına devam ettiler ve Hüseyin bundan sonra da bu kararlılığın, mücadeleye bağlılığın hem simgesi hem kanıtı olarak varlığını sürdürdü.

Hüseyin 28 yaşında bir konfeksiyon işçisiyken öldürüldü. 28 yaş, 14 yaşında çalışmaya başlamış, Antep’ten göçmüş bir Kürt, Alevi işçi için aslında pek erken bir yaş değil ve olgun, kendi siyasi fikirleriyle de olgunlaşmış ama genç devrimci bir işçi olarak partimize, SİP’e, Türkiye’nin komünist partisine katılmıştı. Hüseyin bu açıdan hem ülkemizin yakın tarihi hem de partimizin tarihi açısından çok şey anlatan bir kimliğe sahip...

HÜSEYİN KADAR KAVGACI, HÜSEYİN KADAR BİLİNÇLİ

Hüseyin 14 yaşında işçiliğe başlamış, konfeksiyonda makineci olan Kürt, Alevi Antep göçmeni bir işçi olarak çalışmaktayken öldürüldü. Aslında Türkiye işçi sınıfının kalbi olan İstanbul’da yerleşik olarak birinci kuşak işçiydi. Ama İstanbullu bir işçi olan, Yenibosna’da yaşayan Hüseyin bu açıdan kesin olarak bu söylediğimiz gerçeklerden temelli, komünist bir işçi olma, devrimci bir işçi olma vasfıyla kimliğini oluşturmuştu.”

Kuzulugil sözlerini şöyle bitirdi:

“Hüseyin Duman’ın sabırla bağlı olduğu mücadeleye ilişkin bağlılığımızın elbette Hüseyin’le ilgili bir boyutu var artık, elbette Hüseyin’in hesabı açısından da bizim başarıya ulaşmamız işçi sınıfını iktidara taşımak gibi bir zorunluluğumuz var ama bunun ötesinde bundan biz eminiz. Hüseyin ne kadar emindiyse, orta gelişmişlikte bir kapitalist ülke olan Türkiye'de bir işçi devriminin, bir işçi iktidarının kaçınılmazlığı ve tek yol olmasından Hüseyin ne kadar emindiyse biz de o kadar eminiz. Zaman zaman öfkemizi kendimize sakladığımız ve dışavurmadığımız olduysa da Hüseyin ne kadar kavgacıysa biz de o kadar kavgacıyız, Hüseyin ne kadar bilinçliyse biz de o kadar bilinçliyiz. Bunun için biz burada toplandık.”