Gezi Direnişi’nde polisin attığı gaz fişeğiyle yaralanan ve ayağında kalıcı hasar oluşan Aydın Aydoğan, AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan hakkında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) şikayet başvurusunda bulundu.
Kendisini yaralayan polisler hakkında hâlâ dava açılmadığını belirten Aydoğan, dosyanın 6 yıldır hiçbir işlem yapılmadan bekletildiğini söyledi.
Aydoğan, Erdoğan’ın Gezi Direnişi’ne katılanlar için sarf ettiği “hain, ajan, barbar, dış mihrakların piyonu, kemirgen, terörist, çapulcu” gibi ifadelerle halkı kin ve düşmanlığa sevk ettiğini belirterek konuyla ilgili suç duyurusunda bulunmuştu. Aydoğan, Erdoğan'ın sözleri hakkında 10. Sulh Ceza Hakimliği'ne başvurduktan birkaç gün sonra evinin önünde gözaltına alınarak darp edilmişti.
Yerel mahkemenin Erdoğan’ın sözlerini “ifade özgürlüğü” kapsamında değerlendirmesinin ardından konuyu Anayasa Mahkemesi’ne taşıyan Aydoğan, mahkemenin ret yanıtının ardından AİHM’e başvurdu.
AİHM’e yazdığı şikayet dilekçesinde Aydoğan şu sözlere yer verdi:
'TOPLUMUN İKTİDARI ELEŞTİRMESİNİ İMKANSIZ HALE GETİRDİ'
“Gezi olayları, iktidarın ekonomik, siyasal, sosyal uygulama ve dayatmalarına karşı toplumun her kesiminden gelen itirazların toplu halde dile getirilmesidir. Ancak iktidar tarafından bugüne kadar Gezi olayları ve Gezi olaylarına katılanlar hedef gösterilerek aşağılanmış ve pek çok yargılama ile karşı karşıya bırakılmıştır. Yapılan yasal değişikliklerle iktidarın tek sözcüsü haline gelen Recep Tayyip Erdoğan’ın Gezi olayları ve Gezi olaylarına katılanlar hakkında sarf ettiği aşağılayıcı, ötekileştirici, hakaret dolu sözlerinin mahkum edilmemesi nedeniyle toplumun tüm muhalif kesiminin bireysel ve toplu halde iktidarı eleştirmesi neredeyse imkansız hale gelmiştir."
Aydoğan soL'a yaptığı açıklamada ise şunları kaydetti:
"Erdoğan'ın Gezi olaylarına karışanlara sarf ettiği sözlerin birçoğu Türk Dil Kurumu literatüründe hakaret olarak geçiyor. 6 yıldır meydanlarda Gezi olaylarına karışanlarla ilgili sarf ettiği sözlerle bu olayları kriminalize etmeye çalışıyor. Ülkede adaletsizlik almış başını giderken, yoksulluk, işsizlik ayyuka çıkmışken Erdoğan sürekli Gezi'ye çatarak kendi tabanını konsolide etmeye çalışıyor. Anlaşılmaz bir biçimde bizleri hakaret ve suç örgütü ile ilişkilendirmeye çalışıyor. Ülkenin bu hale gelmesine sebep olan bizlermişiz gibi... Bizleri dış mihrakların ajanı diyerek ötekileştirmeye çalışması anlaşılmaz bir çaba. 10 milyon kişinin katıldığı bir halk eylemine bu şekilde yaklaşması devlet adamı ciddiyetinden uzak bir yaklaşımdır. AİHM'in bu başvurumuza olumlu bir yanıt vereceğine inanıyorum."