Erdoğan: Sabırla ve duayla bu süreci atlatacağımıza inanıyorum

AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, KOVİD-19 salgınına ilişkin açıklamalarda bulundu.

AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Çankaya toplantısı öncesi konuşmasında, KOVİD-19 salgınına ilişkin açıklamalarda bulundu.

Erdoğan, "Sabırla ve duayla bu süreci atlatacağımıza inanıyorum" dedi.

Erdoğan toplantı öncesi şöyle konuştu:

"Kurumlarımızın ve STK’larımızın kıymetli temsilcileri sizleri sevgi ve saygıyla selamlıyorum. Tüm dünyayla birlikte ülkemizi de etkileyen koronavirüs hastalığıyla ilgili değerlendirme toplantımıza hoşgeldiniz. Toplantımızın ardından yapacağımız millete sesleniş mahiyetindeki basın toplantısında bu hastalığın dünyadaki ve ülkemizdeki sürecini detaylı bir şekilde anlatacağız. Onun için burada kısa bir giriş konuşmasının ardından önümüzdeki dönem için alacağımız tedbirlerin müzakeresine ağırlık vereceğiz.

Bugüne kadar sağlık tedbirlerini peyderpey hayata geçirdik ve geçirmeye devam ediyoruz. Gönüllü veya zorunlu karantina uygulamaları sebebiyle günlük hayatı durma noktasına getiren böyle bir sürecin, pek çok boyutu yanında ciddi ekonomik boyutları da ortaya çıkacaktır. Türkiye olarak hem bu hastalığın salgın haline dönüşmesine engelleme, hem de ekonomiyi canlı tutma mecburiyetimiz var. ülkemizin ağustos 2018 yılında yaşadığımız kur-faiz-enflasyon saldırısının etkilerinden yeni yeni kurtulmaya, işlerin tekrar yoluna gitmeye başladığı bir dönemde ipin ucunu asla bırakamayız.

Kovid-19 ile mücadele ederken tüm ekonominin çarklarının dönmesini sağlamak elbette kolay değildir. bunun için özel sektörümüzün de yerine getirmesi gereken sorumlulukları olduğu muhakkaktır. İnşallah bu zoru birlikte başaracağız.

Çin’deki salgın, tüm dünyayı üretim konusunda alternatifler aramaya itmiştir. Üretimde alternatif denince de ilk akla gelen yerlerden biri Türkiye olmaktadır. Ayrıca virüs salgını ve petrol fiyatlarının düşüşüyle yaşanan gelişmeler ülkemize ilave avantajlar yaşatacaktır. Birkaç haftalık dönemi iyi yönetir, hastalığı sıkı şekilde kontrol altında tutabilirsek, umduğumuzun da ötesinde güzel bir tablo bizi bekliyor.

Bizim hem tıbbi olarak virüsün, hem de bunun psikolojik ve ekonomik etkilerinin üzerinden gelebilecek dirayeti ortaya koyabilmemizdir. Bu konuda ben size güveniyorum.

Biliyorsunuz dün bir video konferansla bir taraftan yapacağımız bu çalışmaları özellikle de hem Fransa Başkanı Macron, diğer tarafta Merkel, diğer tarafta Johnson; onlarla dörtlü bir video konferans yaptık. Ve bu video konferansla da sadece virüs olayı değil, değerlendirme yaptığımızda en iyi konumda olan biz gözüküyor. Bizim ardımızdan Almanya gözüküyor. Ama İngiltere ve Fransa’nın durumu bizimle mukayese edilmeyecek derecede olumsuz.

Bir diğer taraftan bölgedeki gelişmeler, İdlib konusunu, barış pınarı konusunu görüşme fırsatı bulduk. Ve Moskova’daki yaptığımız son zirveyle ilgili de bir bilgilendirmemiz oldu. Virüsle ilgili alacağımız kararların ülkemiz ve ekonomimiz için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Şöyle bir plan yapmayı uygun bulduk. Bilgilendirme noktasında tabi bu işin şu anda süreci yöneten, götüren Sağlık Bakanımız olması hasebiyle; Sağlık Bakanımıza şöyle bir beş dakikalık süreç. Bunun dışında kabine üyelerimizin üçer dakika. STK’ların ise 5’er dakika konuşma süreci olacak."

'SÖMÜRÜ DÜZENİ DOKUNULMAZ DEĞİLDİR'

Erdoğan, ekonominin devam etmesinin önemine işaret etti ancak bu konuda alınan somut önlemler patronların desteklenmesinden ibaret.

TKP bugün açıkladığı deklarasyonda yer alan önlemler paketinde bu konuda "İşsizlik Sigortası Fonu’nun, patronlara sunulmasına son verilmelidir. İşsizlik Sigortası Fonu, işsizlerin yararlanmaları için oluşturulmuştur. Bu fondan hiçbir şekilde patronlara ve ekonomide alınacak önlemler için karşılıksız transfer yapılmamalıdır" demişti.

TKP, konuyla ilgili yapılması gerekenleri ise şöyle sıralamıştı:

"Tüm banka ve finans kuruluşları derhal bedelsiz olarak kamulaştırılmalıdır. Tüm mali kaynakların halkın ihtiyaçları doğrultusunda merkezi olarak kullanımı sağlanmalıdır.

Ücretiyle geçinen tüm emekçilerin tüketici kredi ve kredi kartları borçları silinmelidir.

İşsizlik Sigortası Fonu’nun, patronlara sunulmasına son verilmelidir. İşsizlik Sigortası Fonu, işsizlerin yararlanmaları için oluşturulmuştur. Bu fondan hiçbir şekilde patronlara ve ekonomide alınacak önlemler için karşılıksız transfer yapılmamalıdır.

Zarar ettiği gerekçesi ile işçi çıkarımı, zorunlu senelik izin kullandırma, eksik ücret ödeme ya da ücretsiz izin gibi yaptırımlarda bulunan tüm işletmeler takibe alınmalı, gerekiyorsa bu işletmeler bedelsiz kamulaştırılmalıdır. Tüm çalışanlar için işyerlerinin sağlık açısından güvenliği ile çalışanların işleri, hakları ve gelirleri güvence altına alınmalıdır.

Kamulaştırılan tüm işletmelerdeki çalışanların hakları ve ücretleri devlet tarafından karşılanmalı ve iş güvenceleri sağlanmalıdır."