CHP'den AB'ye çağrı

CHP Genel Başkan Yardımcısı Yılmaz, Türkiye'nin AB'ye tam üye olması gerektiğini vurgulayarak 'İkinci sınıf üyeliğe ve ortaklığa karşıyız' dedi.

CHP'nin Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Öztürk Yılmaz, Cumhurbaşkanı Erdoğan, Avrupa Birliği (AB) Konseyi Başkanı Donald Tusk, AB Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker ve Bulgaristan Başbakanı Boyko Borisov'un katılımıyla dün Varna'da gerçekleşen Türkiye-AB Zirvesi'ne ilişkin açıklamalarda bulundu.  

Türkiye ile AB arasındaki ilişkilerin, tarihin en bunalımlı dönemini yaşadığını, karşılıklı bir güven sorunu bulunduğunu savunan Yılmaz, AB'nin daha önce "Kıbrıs sorunu, insan hakları ihlalleri ve sözde soykırım" gibi gerekçelerle Türkiye'ye karşı olumsuz bir tavır takındığını söyledi.

Bu olumsuz tavrın, 15 Temmuz darbe girişimi, olağanüstü hal (OHAL) ve sonrasında yaşanan gelişmelerle daha da kötüleştiğini ileri süren Yılmaz, bu süreçte müzakerelerin hukuken olmasa da fiilen durduğunu kaydetti. 

Yılmaz, AB'nin, Türkiye ile ticari ve güvenlik konularındaki ilişkilerini sürdürmek istediğine işaret ederek, "Göç konusu Avrupa için çok önemli. Türkiye'yi sürekli devrede tutmak istiyorlar. İşlerine böyle geliyor." dedi. 

AB'de, Türkiye'yi istemeyen kesimlerin 15 Temmuz darbe girişiminden sonra güç kazandığını belirten Yılmaz, "AB'de bir kesimin Türkiye'ye ikiyüzlü yaklaştığını başından beri biliyoruz. 15 Temmuz darbe girişimi ve sonrasında yaşananlar, ikiyüzlü davrananlara malzeme verdi. Türkiye bir an önce OHAL'e son verip, hukukun üstünlüğünü sağlayarak, bu kozu, bunların elinden almalı." diye konuştu.

'ENTEGRASYONU KÖKÜNDEN SARSACAK GELİŞMELER'

CHP'nin AB ile ilişkileri çok önemsediğini vurgulayan Yılmaz, şunları kaydetti: 

"AB ile Türkiye'nin ilişkileri stratejik açıdan çok önemli. Türkiye, AB'ye tam üye olmalı. İkinci sınıf üyeliğe ve ortaklığa karşıyız. AB ile müzakerelerin tekrar başlamasını istiyoruz ve bu süreci destekliyoruz. AB, Türkiye ile müzakere fasıllarını açıp, demokrasiyi destekleyecek bir motivasyon göstermelidir. Türkiye'nin de bu konuda atacağı adımlar var. Türkiye'de OHAL rejimi sürdükçe ve uygulamaları devam ettikçe, demokrasi, basın özgürlüğü erozyona uğradıkça bunun kolay olamayacağının farkındayız. O bakımdan Türkiye de bir an önce OHAL'i kaldırmalı, demokrasi yönünde somut adımlar atılmalıdır." 

Yılmaz, Avrupa'da ırkçı, İslamofobik partilerin, aşırı sağın yükselişte olduğuna dikkati çekerek, "Bunlar, Avrupa'da entegrasyonu kökünden sarsacak gelişmeler. Türkiye ile diyaloğu sürdürmek, Türkiye'nin üyeliğini desteklemek, AB'nin çıkarına olacaktır" dedi.