Alevi Federasyonlarından ortak tavır

Alevi Bektaşi Federasyonu, Alevi Vakıflar Federasyonu ve Alevi Dernekleri Federasyonu dün gerçekleştirdikleri "ortak akıl, ortak duruş, birlik toplantısıyla" ortak hareket edecekleri duyuruldu.

İstanbul Maltepe'de bulunan Türkan Saylan Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen ve Alevi Federasyonlarının katıldığı toplantıda Alevilerin temel sorunları başta olmak üzere, zorunlu din dersleri, cemevlerinin statüsü gibi konular ele alındı. Ayrıca, hükümetin kendi oluşturduğu Alevi dernekleri ile muhatap olarak Alevilerin gerçek sorunlarını gözardı ettiğine dikkat çekildi.

Ayrıcalık değil Eşit Yurttaşlık hakkı

Toplantıda söz alan, Alevi Bektaşi Federasyonu Genel Başkanı Fevzi Gümüş, devletin Sunni İslam anlayışına göre yönetilmekte olduğunu ifade ederek şöyle dedi:

AKP iktidarı laiklik ilkesini reddederek kamusal ve toplumsal hayatımızı Sünni inancına göre şekillendirmek istemektedir. Ne yazık ki Türkiye'de tanımladığımız anlamda laik bir devlet yapısı yoktur. Kamusal olanaklar Diyanet İşleri Başkanlığı eliyle bir mezhep için seferber edilmektedir. Başta Aleviler olmak üzere resmi mezhep dışında kalan tüm inanç çerçeveleri devletin bu anti laik yapılanması yani Diyanet İşleri Başkanlığı'nın varlığı nedeniyle çok ağır bir biçimde haksız, hukuksuz, ayrımcı uygulamalara maruz kalmaktadır. Ayrıcalık istemiyoruz tam tersi ayrımcılığın son bulmasını istiyoruz. Adeta Aleviler ötekileştirilmişlerdir

Temel taleplerinin net olduğunu kaydeden Gümüş, hükümet ısrarla Cemevlerinin ibadethane statüsünü reddetmiş, Alevi kökenli tek bir Vali yada emniyet müdürünün görev almasına engel olmuş, din dersi işkencesini katlayarak sürdürmüş, dönemin Başbakanı meydanlarda bir parti başkanını, bir Gezi direnişçisini Alevi kimliğinden dolayı yuhalatmaktan geri durmamıştır. Aleviler eşit yurttaşlık hakkı istemektedirler. Cemevlerinin ibadethane statüsüne kavuşmasını istemektedirler. AİHM kararı doğrultusunda zorunlu din dersleri uygulamasına son verilmesini istemektedirler. Alevi köylerine maddi ve manevi cebirle camii yapılması uygulamasının durdurulmasını, dahası buraya atanan imamların geri çekilmesini istemektedirler şeklinde konuştu.

Zorunlu Din dersi

Alevi Dernekleri Federasyonu Genel Başanı Rıza Eroğlu zorunlu din dersi konusuna değinerek;

Zorunlu din dersleri yerinde zorla din dersi geldi. Zorunlu din dersi kaldırılsın dediğimiz halde zorlamayla zorunlu din dersi getirildi. Bunun için Aleviler bir araya geldi, bu birliğe ihtiyaç var. Aleviler bir olursa bu ülkedeki demokrasiye de katkı sunacak. İnanıyorum ki barış sürecine de katkı sunacak ve toplumun diğer kesimlerinin örgütlenmesinin de önünü açacak. Alevilerin birliğinden, bütünlüğünden rahatsız olanlardan bir tanesi de iktidar  

dedi. 

"Hükümet Vahabi İslam anlayışını hakim kılmaya çalışıyor"

Prof. Dr. İzzettin Doğan ise yaptığı konuşmasında, AİHM'in zorunlu din derslerinin müfredatı ve cemevlerinin statüsü hakkında verdiği kararlara değindi. Önemli bir konuyu ilk defa dile getirdiğini söyleyen Doğan, "Aleviler Divan'a gidemesin diye Anayasa Mahkemesi'ne önce gitsinler, bir 7-8 sene orada da sürünsünler diye, Alevilerin divana gitmesinin önünü kesmek açısından Anayasa Mahkemesi'ne bireysel müracaat hakkı tanındı. Bunu tahmin ettiğimiz için de süresi dolmadan, çünkü kanunun yürürlüğe girmesinin bir süresi vardı ve o süre dolmadan biz AİHM'e gittik." dedi.

AİHM kararına da değinen Doğan, şunları söyledi:

AİHM'in Alevilikle ilgili olarak, cemevlerinin statüsü ile ilgili vermiş oldukları çok önemli bir kararı, sadece Türkiye açısından değil, Avrupa Konseyi'nde üye 47 ülkede de aynı şekilde uygulanması gereken bir karar vermiştir. Ve bu karardan üzülerek gördüm ki siyasiler de habersiz, değerlendirmekten de tamamen uzak. Bugüne kadar neleri söylüyorlarsa yine aynı şeyleri söylemeye devam eden siyasi kadroların sözleri ile seçime giden bir Türkiye kadrosu ile karşı karşıya kaldık.

Hükümetin, sadece Sünni İslama hizmet etmiş gibi bir tavır içinde olduğuna dikkat çeken Doğan, "Hükümetlerin görevi sadece sünni İslama hizmet etmekmiş gibi, Sünni İslamında Suudi Arabistan'ın uygulamaya çalıştığı ve ismine Vehhabilik dediğimiz İslam anlayışını Türkiye'de hakim kılmaya memurlarmış gibi bir tavır içindeler." şeklinde konuştu.

Sonuç Bildirgesi

5 saat süren toplantının ardından 9 maddelik sonuç bildirgesi okundu. Bildirgede şu ifadelere yer verildi:

 1- Bundan sonraki çalışmalarda eksiklikler giderilip 3 federasyonun ortaklaşa daha güçlü çalışmalar yapması

2- 4 ana noktada belirtilen konularda bilimsel raporların hazırlanması için çalışma gruplarının oluşturulması, hazırlanması, ivedi bir şekilde yapılması

3- Hükümet ve siyasi partilerle görüşüp, müzakere yürütmek ve alt yapı oluşturmak için çalışmaların yürütülmesi

4- Mecliste grubu olan, olmayan siyasi partilerle görüşüp Alevi taleplerinin seçim bildirgelerine konulması için çalışmaların yapılması ve bu bağlamda özellikle Alevi toplumun siyasi olarak oy verdiği partilerin temsiliyete daha hassas davranmalarının istenmesi

5- Bütün Alevi kurumlarının bütünlük içerisinde her türlü çalışmaları yapmasına destek olunması

6- Alevi medyanın, Alevi sorunlarda daha aktif rol alması, bunlarla ilgili programlar üretilmesi, Alevilerin gelenekler, görenekler, inançsal alanda ritüellerini dedelere, Pir'lere daha aktif bir şekilde rol vermelerini medyadan talep etme

7- Alevi kurumlarının kadınlara, gençlere daha aktif bir şekilde çalışma alanları yaratmaları

8- Alevi toplumunun sorunlarının çözülmesi için bölgesel toplantılara ağırlık verilmesi

9 - 8 Şubat 2015 tarihinde yapılacak olan Alevi mitingi için bütün kurumların şimdiden seferberlik ilan edip bütünlük içinde Alevi toplumunun taleplerini, haklarını alması için her anlamda, her yerde haklarını savunabilmesi için çalışmalar yürütmek.