Yazılımcılar meslek hastalıkları ve önlemleri tartıştı

Patronların Ensesindeyiz Yazılım Emekçileri Dayanışma Ağı çağrısıyla bir araya gelen yazılımcılar 'Meslek Hastalıkları ve Önlemler' başlığıyla etkinlik düzenledi ve İşyeri Hekimi Ahmet Tellioğlu'nun bilgilendirmesiyle çalışma koşullarını tartıştılar.

soL - Patronların Ensesindeyiz

Patronların Ensesindeyiz Yazılım Emekçileri Dayanışma Ağı tarafından düzenlenen “Meslek Hastalıkları ve Önlemler” etkinliği İşyeri Hekimi Ahmet Tellioğlu’nun katılımıyla gerçekleşti.

Açılış konuşmasında yazılımcıların Patronların Ensesindeyiz Ağı’na ulaşarak yaşadıkları haksızlıkları ihbar etmeleri ve Yazılım Emekçileri Dayanışma Ağı’na katılmaları çağrısı yapıldı.

Etkinlikte sunum yapan Ahmet Tellioğlu, meslek hastalıklarının hem bir sağlık alanı olduğunu hem de bir haksızlık alanı olduğunu vurguladı: ''Bir sağlık sorunu yaşadığımız zaman hastaneye gidiyoruz tedavi oluyoruz ve kimse bunu sorgulamıyor. Fakat sizin hastalığınız işle alakalı ise oraya patron giriyor, devlet giriyor başka kurumlar giriyor. Biz meslek hastalığının sınırlarını yasalarla belirledik, bunun dışına çıkamazsın diyorlar hekime. Oysa ki iş yerinden kaynaklı, yani iş yerinin de etken olduğu hastalıklar aslında meslek hastalıklarıdır. Siz bir meslek hastalığına yakalandığınızda sizi ciddi zarara maruz bırakıyorlar ve sorumluluk da almıyorlar. Hastalığınızın pek çok sebebi olabilir ve bu sebeplerden biri de iş yeriyse bu meslek hastalığı olarak kabul edilmeli fakat böyle işlemiyor. ‘Bunu iş yeri dışında da yaşamış olabilirsin’ deyip sıyrılıyorlar işin içinden. Eğer bir hastalığın içinde işe bağlı etken varsa hekim bunu tespit etmeli, doğru olan budur. Buna da meslek hastalığı denir ”

OFİS ÇALIŞANLARI AÇISINDAN İŞ YERİNDEN KAYNAKLI CİDDİ RİSKLER VAR

Tellioğlu konuşmasının devamında yazılımcıların yaşadıkları risklerden bahsetti: “Yazılımcılarla ilgili meslek hastalıklarını konuşucaksak aslında ofis çalışanlarının yaşadığı meslek hastalıklarını konuşmalıyız. Ofis çalışanları açısından ise iş yerleri ciddi riskler barındırıyor. Bunu birkaç başlıkta ele alabiliriz. Ofislerdeki iklimlendirme sorunundan kaynaklı astım, baş ağrıları gibi hastalıklar tetikleniyor. Uygunsuz ve yetersiz aydınlatma da hastalık yapıcı etkenlerden. Diğer önemli riskler ergonomik olmayan araçlardan ve psikososyal sebeplerden kaynaklı riskler. Ergonomik olarak en riskli bölgelerimiz el bileklerimiz ve dirseklerimiz. Örneğin Karpal Tünel Sendromu ve Tenisçi Dirseği bu risklerden kaynaklı hastalıklardan. Bunun dışında genel olarak kas iskelet sistemimiz ve eklemlerimiz ergonomik olmayan araçlar yüzünden risk altında. Psikososyal riskler ise genel olarak kötü hiyerarşik yapı, iş belirsizliği, iş yoğunluğu, iş yerinin sizi sosyal olarak desteklememesi, rekabetçi iş yeri ortamı. Bunların çok büyük kısmı da Türkiye’de çok yaygın. Örneğin ülkemizde iş yerlerinde mobbing çok sıradan. Bu stresli ortamlar, ergonomik olmayan koşullarla birleşince eklem ağrıları kaçınılmaz hale geliyor. Psikososyal riskler çok önemli. Bu riskler anksiyete, depresyon ve tükenmişlik sendromuna sebep oluyor. İş yerindeki bu psikososyal riskleri ölçmek mümkün, çalışanların bunu iş yeri hekimleri ve İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanları aracılığıyla talep etmeleri gerekir” dedi.

ÇALIŞANLARIN DAHA BİLİNÇLİ HALE GELMESİ VE BİRLİKTE HAREKET ETMESİ LAZIM

Tellioğlu, “Genel olarak meslek hastalıklarında önemli nokta çalışanların daha bilinçli olması ve birlikte hareket etmeyi öğrenmesi. Meslek hastalıklarının tespiti uzun süreçler olabilir ve çalışanlar patronla karşı karşıya gelmemek için bunu tercih etmeyebiliyor. Burda da çalışanların birlikte hareket etmesi önemli. Çünkü bunun örneklerini yaratınca başka çalışanlarda da etkisi oluyor ve patronlar belli düzenlemeler yapmak durumunda kalabiliyorlar” diye konuştu.


Patronların Ensesindeyiz Ağı’na aşağıdaki e-posta ve sosyal medya hesapları üzerinden ya da 0541 940 0514 numaralı telefondan ulaşılabilir.

Facebook: https://www.facebook.com/patronlarinensesindeyiz

Twitter: https://twitter.com/pensendeyiz

E-posta: [email protected]