Celalettin Kesim katledilişinin 40'ıncı yıl dönümünde yoldaşları tarafından Berlin'de anılıyor

Türkiye Komünist Partisi, Berlin'de 40 yıl önce gericiler tarafından katledilen Celalettin Kesim'i anmak için bugün Kottbuser Tor'da bir miting düzenleyecek.

soL - Berlin

Türkiye Komünist Partisi Berlin Örgütü, bundan 40 yıl önce Berlin'de dinci faşitler tarafından öldürülen Celalettin Kesim yoldaşı anmak için miting düzenliyor.

Kottbuser Tor'daki Celalettin Kesim Meydanı'nda yerel saat ile 17'de başlayacak mitinge Kesim'in mücadele arkadaşları ve dostları dışında Alman Komünist Partisi (DKP) ve Yunanistan Komünist Partisi'nden (KKE) yoldaşları da katılacaklar.

TKP Almanya Örgütü'nün Almanca ve Türkçe olmak üzere iki dilli olarak hazırladığı bildiride şöyle denildi:

Bugün dünyadaki tüm komünistlere ve devrimcilere düşen görev, kendi ülkelerindeki sömürücü kapitalist sınıfları devirmek ve işçi sınıfının iktidarını gerçekleştirmektir. Bunun için diğer ülkelerdeki direnen halklara destek olmak da enternasyonal görevimizdir. Sosyalist iktidar mücadelesi için verilen hiçbir mücadele, ödenen hiçbir bedel boşuna değildi. Ancak bu mücadele devrimle taçlandırıldığında yitirdiğimiz yoldaşlarımıza karşı sorumluluğumuzu/ödevimizi tam anlamıyla gerçekleştirmiş olacağız. Celalettin Kesim yoldaşımızın şahsında, sınıf kavgasında yitirdiğimiz tüm yoldaşlarımızı saygıyla bir kez daha selamlıyoruz.

'Bir komünisti anmak, onun mücadelesini yaşatmakla mümkündür!' başlıklı Bildirinin tam metni şöyle:

''Merhaba Dostlar, merhaba Yoldaşlar,

Celalettin Kesim yoldaşımız tam 40 yıl önce bugün Türkiye merkezli dinci-faşist güçler tarafından katledildi. O bir babaydı, öğretmendi, sendikacıydı; ama aynı zamanda hem Türkiye işçi sınıfının öncü partisi TKP’li bir komünist hem de Almanya’da enternasyonal bir devrimciydi.

Natocu generallerin Türkiye’de yaptıkları 12 Eylül 1980 askeri faşist darbesi öncesinde, devrimci hareketler giderek toplumsallaşmaya başlayan bir ivmeye sahipti. Türkiye Komünist Partisi onbinlerce kişiyle gösteriler düzenleyebiliyordu. Ülkenin değişik yerlerinde işçi sınıfı ve emekçi köylüler talepleri için sokağa çıkıyor, hakkını arıyordu. Almanya’daki Türkiyeliler de sınıfın partisine giderek artan bir ilgi gösteriyordu. Bu koşullar altında, Türkiye’nin daha fazla emperyalizmin pazarı hale getirilmesini sağlayacak, işçi sınıfını daha fazla sömürerek yoksullaştıracak neoliberal politikların uygulanması patronlar için olanaklı görünmüyordu.

Askeri faşist darbeden önce, Türkiye halkını darbeyi ister hale getirip darbeyi meşrulaştırmak için komünistlere, devrimcilere ve toplumun ilerici kesimlerine karşı yoğunluğu artan biçimde terör estiriliyor, toplu katliamlar ve suikastler gerçekleştiriliyordu. Komünistler ve devrimciler susturulmadan ne burjuvazinin iktidarı yitirme korkusu bitecek ne de uygulamak istedileri vahşi neoliberal politikaların önü açılacaktı.

Celalettin Kesim yoldaşımız öldürülmeden önce, Türkiye Komünist Partisi, burjuva hükümet tarafından planlanan ve adına “24 Ocak Kararları” denen işçi sınıfına saldırı programına ve Natocu generallerin hükümete verdiği ultimatoma karşı kampanya yürütüyordu. Ayrıca Afganistan’daki ilerici iktidara karşı ABD destekli dinci çetelerin teşhir edilmesine yönelik TKP etkinlik içindeydi. 4 Ocak’ta Berlin’deki TKP’liler Maybachufer’de faşist darbe tehdidine karşı bildiri dağıtmışlar, 5 Ocak’ta Türkiye konsolosluğu önünde yapacakları basın açıklaması öncesi Kottbusser Tor’da bildiri dağıtmaya başlamışlardı. İşte

kapitalist-emperyalist düzenin uşağı islamo-faşistler o gün Celalettin Kesim yoldaşımızı bizden aldılar. Yoldaşımızın katilleri bugüne kadar cezalandırılmadı, cinayet örtbas edildi.

Dostlar, yoldaşlar,

Onun 5 Ocak 1980 tarihinde öldürülmesi Türkiye’ye özgü dinamiklerin bir sonucu olsa da, geçmişte ve bugün dünyanın başka yerlerindeki ilericilerin, komünistlerin öldürülmelerinden farklı değildi. Bugün Küba ve Venezuela emperyalizme karşı direniyor. Emperyalist ülkeler, ambargolarla, yerel işbirlikçi sınıflarla birlikte giriştikleri değişik komplolarla bu direnişleri kırmaya çalışıyorlar. Bolivya’da ABD destekli faşist bir darbe ile neo-liberal politikalar dizginsizce uygulanmak isteniyor. Öte yandan Şili, Kolombiya ve Ekvador halkları emperyalizmin işbirlikçisi sağcı hükümetlerin neo-liberal politikalarına karşı yoğun protestolar düzenliyorlar. Geçmişte olduğu gibi bugün de Latin Amerika halkları ve diğer dünya halkları kapitalist- emperyalist düzene boyun eğmemek için canlarını veriyorlar.

Bugün dünyadaki tüm komünistlere ve devrimcilere düşen görev, kendi ülkelerindeki sömürücü kapitalist sınıfları devirmek ve işçi sınıfının iktidarını gerçekleştirmektir. Bunun için diğer ülkelerdeki direnen halklara destek olmak da enternasyonal görevimizdir. Sosyalist iktidar mücadelesi için verilen hiçbir mücadele, ödenen hiçbir bedel boşuna değildi. Ancak bu mücadele devrimle taçlandırıldığında yitirdiğimiz yoldaşlarımıza karşı sorumluluğumuzu/ödevimizi tam anlamıyla gerçekleştirmiş olacağız. Celalettin Kesim yoldaşımızın şahsında, sınıf kavgasında yitirdiğimiz tüm yoldaşlarımızı saygıyla bir kez daha selamlıyoruz.

TKP Almanya Örgütü

Mail: [email protected]