'Sporda ter dökenler kazanacak' diyenler futbolun Spartaküs'ünü andı

Ağustos ayında hayatını kaybeden devrimci spor emekçisi Metin Kurt, Ses Tiyatrosu'nda yapılan "Sporde ter dökenler kazanacak" paneli ile anıldı.

Geçtiğimiz Ağustos ayında hayata gözlerini yuman Galatasaray ve Milli Takım'ın efsane sol açığı, devrimci spor emekçisi Metin Kurt “Sporda ter dökenler kazanacak” başlığıyla düzenlenen etkinlikle anıldı.

“Bayrağı daha yukarıya taşıyacağız”
Etkinlikte ilk sözü alan Devrimci Spor Emekçileri Sendikası’ndan Yavuz Karamahmutoğlu, Metin Kurt'tan aldıkları bayrağı daha da yukarı taşımak için mücadele edeceklerini dile getirdi.

Metin Kurt'un her zaman örgütlü mücadeleye büyük önem verdiğini belirten Karamahmutoğlu, Kurt ile önlerine koydukları bütün görevleri yerine getirmek için mücadeleyi sürdüreceklerini dile getirdi.

Karamahmutoğlu’nun ardından yakın zamanda kitapçılarda yerini alacak, “Çizgideki Gladyatör Metin Kurt” kitabının derlemesini gerçekleştiren Jale Altunel, kitapta Kurt'un futbolu bıraktıktan sonraki sürecini ve mücadelesini temel aldıklarını söyledi.

Daha sonra taraftar grupları temsilcileri konuşmalarını yaparken sırasıyla Tekyumruk, Sol Açık ve Halkın Takımı temsilcileri Metin Kurt'un mücadelesini sahiplendiklerini aktaran konuşmalar gerçekleştirdi.

“Sporu egemenlere bırakmayacağız”
Konuşmaların ardından Çağrı Kınıkoğlu’nun hazırladığı Metin Kurt belgeselinin ön gösterimi yapılırken, daha sonra etkinliğin “Sporda ter dökenler kazanacak” başlıklı panel bölümüne geçildi. Panelin ilk konuşmasını Spor Emek Sen kurucularından Kurtuluş Kılçer yaptı. Kurt'un kendilerine önemli bir miras bıraktığını belirten Kılçer, Metin Kurt’un kendilerine bıraktığı bayrak olan sendikasını daha da yukarılara taşıyacaklarını dile getirdi. Metin Kurt’un sporu egemenlere bıraktıklarını ve bu yüzden sporun egemenlerin elinde bir silaha dönüştüğünü söylediğini belirten Kılçer, Kurt’un her zaman aydınlanmacı düşünce spor alanında olmalı ve mücadele etmeli dediğini dile getirdi.
Metin Kurt’un sendikasını büyütmek için tüm güçleriyle çalışacaklarını belirten Kılçer, spor alanının zorluklarını bilerek iddialı bir işe girdiklerini ama aldıkları mirası mutlaka yerine getireceklerini söyledi.

“Türkiye futbol kültürü o gülüşü özlüyor”
Kılçer’in ardından söz alan Ntv Spor’dan Bağış Erten, Metin Kurt’un kendilerine bıraktığı en büyük mirasın gülümsemesi olduğunu dile getirdi. Metin Kurt’un birleştirici özelliğinin de çok değerli olduğuna dikkat çeken Erten, Kurt’un kendisine en büyük kötülükleri yapan Turgan Ece hakkında dahi kötü şeyler söylemeyen oldukça iyi bir kişiliğe sahip olduğunu ifade etti.

Türkiye’nin futbol kültürünün o gülüşü özlediğini belirten Erten, aynı anda hem Lefter’in hem de Metin Kurt’un hayatını kaybetmesinde bir lanet olduğunu söyledi. Kurt’un sendikalaşma konusundaki mücadelesinin onun ölümü sonrasında hız kazanması gerektiğini belirten Erten, kapitalizmin en gelişmiş olduğu ABD’de sporcuların en örgütlü kesim olduğunu bunu Türkiye’de de sağlamak için Kurt’a sahip çıkmayı sürdürmeleri gerektiğini söyledi.

“Metin Kurt radikal bir devrimciydi”
İstanbul Üniversitesi Öğretim Görevlisi Veysel Atayman, Kurt’un her şeyden önce radikal bir devrimci olduğunu dile getirdi. “1969 yılından bu yana hangi konuda tartışsak Kurt devrimden yana olurdu. Devrimin niye olmadığına dair içinde bir hazin barındırırdı. Metin yaşanan düzene öfke duyardı. Onu anlatan şey bu düzene duyduğu öfke ve devrim isteğiydi” diye konuştu.

Panel Galatasaray Üniversitesi Öğretim Görevlisi Mehmet Karlı ve yazar ve yönetmen Emre Sarıkuş’un Kurt üzerine yaptığı konuşmaların ardından son buldu.

(soL - İstanbul)