Mitinge katılanlar konuşuyor

AKP'nin halka karşı her alanda yürüttüğü saldırı politikalarına dur demek üzere İzmir'de miting düzenleyen emek güçleri, ABD ve AB emperyalizminin temsilcisi olan AKP'ye karşı neden bir araya geldiklerini anlattılar.

"Şu an da ABD-AB darbesi yapılmaktadır"
Nakliyat-İş Genel Başkanı Ali Rıza Küçükosmanoğlu, 28 yıl önce ABD emperyalizmi tarafından tezgahlanan faşist darbeyi protesto etmek amacıyla burada toplandıklarını belirterek 12 Eylül'de faşizmin işçi sınıfını hedef aldığını vurguladı. Küçükosmanoğlu, İşçi sınıfının devrici sendikal örgütünün o dönemde DİSK olduğunu belirterek, 12 Eylül faşizmi ile beraber DİSK'in faaliyetlerinin de durdurulduğunu söyledi. "Türkiye işçi sınıfı, 12 Eylül faşizmi ile hesaplaşmadı" diyen Küçükosmanoğlu, "12 Eylül faşizmi bugün ABD ve AB emperyalizminin temsilcisi olan AKP ile devam ediyor. Bu mitingle 12 Eylül faşizmini bir kez daha protesto ederken, sendikalar ve halk örgütleriyle birlikte daha örgütlü bir mücadeleyi yaratmak üzere bir adım atmış olduk. Bu miting, bu amaçla düzenlendi. Türkiye'de şu an bir darbeden söz edeceksek, bu darbe, ABD ve AB emperyalizmi ve onun örgütleri aracılığıyla yapılmaktadır. Bu miting bunlara karşı bir cevaptır" dedi.

"Genel olarak darbe kültürüne karşıyız"
İzmir 78'liler Derneği Yönetim Kurulu üyesi Filiz Yalçın, 12 Eylül'de bir kuşağın olduğu gibi silinmek istendiğini ifade ederek, "17 devrimci idam edildi. Binlerce kişi işkence tezgahından geçti. Binlerce kişi yurtdışına gitmek zorunda kaldı. Biz bu kuşağın insanları olarak, birbirimizle dayanışarak, darbelerden hesap soruyoruz. Darbeciler, darbe kültürü yargılanmalı. 12 Eylül darbesi yargılanmalı. Birçok ülkede darbeciler yargılandı. Bizde de yargılanabilir. Bundan sonraki kuşaklar bu acıları yaşamamalı. Tarihin güncellenmesi adına buradayız" dedi. Kenan Evren'in evinin önünde bir basın açıklaması yapıldığını söyleyen Yalçın, sadece Kenan Evren'e değil, darbecilerin tümüne, darbe kültürüne karşı oldukları için DİSK'in darbe karşıtı mitingine destek verdiklerini söyledi.

"Solun kafa karışıklığı sona ermeli"
Gültepe Halkevleri Şube Yöneticisi Göksel İnce, 12 Eylül'ün yıldönümüde Kenan Evren'in kaldığı askeri lojmanların önünde bir basın açıklaması düzenlediklerini, burada DİSK mitinginin duyurusunu yaptıklarını söyledi.

AKP'nin demokrasi havarisi gibi algılanmasına, Ergenekon operasyonunun darbecilerin, kontrgerillanın temizlendiği yanılgısı yaratmasına karşı Türkiye solundaki kafa karışıklığına son vermek gerektiğini belirten İnce, "Ergenekoncu ya da AKP yandaşı olarak bölünmeye karşı çıkıyoruz. '80 darbesi sonrası yayılan gericiliğin AKP'ye dönüştüğünün anlaşılması, AKP'nin '80 darbesinin ürünü olduğunun bilinmesi gerektiğini düşünüyoruz" dedi. İnce, AKP'nin bugün aynı zamanda neoliberal politikaların uygulayıcısı konumunda olduğunu belirterek, DİSK'in bu miting çağrısının, hem neoliberal politikalara, hem darbelere, hem de kontrgerillaya karşı olmasının çok önemli olduğunu söyledi.

"Bu mitingle her şey bitmiyor"
EMEP İzmir İl Başkanı Hasan Hüseyin Evi, mitingin 12 Eylül'den bugüne faşist darbenin hâlâ devam eden sürecinin bütün emek güçleri tarafından kınandığı bir mücadele örgütlenmesi için anlamlı ve önemli olduğunu belirterek, "tabii bu mitingle her şey bitmiyor. 12 Eylül darbesi esasen işçilere ve sosyalist düşünceye bir saldırıydı ve bütün halkı faşist bir cendereye hapseden, ABD ve işbirlikçileri tarafından örgütlenmişti. 12 Eylül'ün mahkûm edilmesi, faşizme karşı birleşik bir halk hareketi örgütlenmesi açısından çok önemlidir" dedi.

"Köy yakmaların sorumluları da sorgulanmalı"
DTP İzmir İl Başkanı Nimetullah Epözdemir, 12 Eylül'ün Türkiye'nin dokusunu ve yaşam biçimini değiştiren bir karşı-devrim olduğunu söyleyerek "bu süreç bizi AKP'ye kadar getirmiştir" dedi. "12 Eylül hem Kürt demokratik hareketini, hem de sosyalist hareketi bastırıp yerine gericiliği ve dini egemen kılmıştır. Geçmişte Özel Harp Dairesi ile başlayan demokratik güçleri bastırmaya yönelik yasadışı güçler, bugün kendini Ergenekon'da gösteriyor. 28 yıl sonra olsa bile demokratik ve sosyalist çevrelerin darbecilerin yargılanması için tek ses tek yürek olması önemlidir. Sadece 12 Eylül'ün sorumluları değil, Kürt bölgesinde yıllardır süren faili meçhullerin ve boşaltılan, yakılan köylerin sorumluları da yargılanmalı. Türkiye'nin demokratikleşmesinin yolu buradan geçer."

"12 Eylül ve 24 Ocak sürüyor"
ÖDP İzmir İl Sekreteri Osman Doğan, esas amacı emek ve demokrasi olan bu mitingin 12 Eylül'ün yıldönümüne denk getirilmesinin önemini vurguladı. "Eğer 12 Eylül ile hesaplaşamazsak eşit, özgür ve demokratik bir ülke yaratamayız. 12 Eylül hukuku hâlâ devam ediyor, 24 Ocak kararları hâlâ devam ediyor. Bunlara karşı mücadele açısından DİSK'in bu mitingi çok önemlidir. Tabii bu miting, sadece DİSK'in değil, bütün demokrasi güçlerinin katıldığı ve desteklediği bir demokrasi şölenidir."

"İşçi sınıfı, müdahale gücünü gösterdi"
TKP İzmir İl Başkanı İbrahim Bulut, 12 Eylül'ün esas olarak ilerici, devrimci harekete karşı yapılmış, gerici ve Amerikancı bir darbe olduğunu söyleyerek "darbenin tek amacı sosyalist hareketi durdurmak ve işçi sınıfını örgütsüzleştirmekti" dedi. Bulut, "12 Eylül darbesinin açtığı yolda, bugün ortaya gerici, Amerikancı, patron dostu AKP iktidarı"nın çıktığını söyledi. "DİSK'in 13 Eylül mitinginin amacı, bugün AKP iktidarı ile devam eden 12 Eylül faşist darbesine karşı tekrar bir emekçi örgütlenmesi sağlamak ve emperyalist güçlerin bugün AKP eliyle yürüttüğü işçi sınıfını cemaatleştirme çabalarına dur demektir. Türkiye işçi sınıfı, bu mitingde, bir kez daha ülke siyasetine müdahale etme koşullarının mümkün olduğunu dosta düşmana göstermiş ve işçi sınıfını dikkate almayan anlayışları bu mitingle bir kez daha mahkûm etmiştir."