“Kapitalizm, Türkiye, Tarım” tartışıldı

ÜKD, “Aydınlanma ve Özgürlük” buluşmaları çerçevesinde İzmir’de “Kapitalizm, Türkiye, Tarım” panelini düzenledi.

Üniversite Konseyleri Derneği’nin (ÜKD) çağrısını yaptığı “Aydınlanma ve Özgürlük” buluşmalarının ikinci toplantısı İzmir'de yapıldı. “Kapitalizm, Türkiye, Tarım” başlığı ile gerçekleşen toplantı Dokuz Eylül Üniversitesi Sürekli Eğitim Merkezi’nde (DESEM) gerçekleştirildi.

Prof. Dr. Zuhal Okuyan’ın moderatörlüğünü gerçekleştirdiği panelde, Prof. Dr. Tayfun Özkaya, Prof. Dr. Mustafa Kaymakçı ve Dr. Nevzat Evrim Önal konuşmacı olarak yer aldı.

Kapitalizmin tarım ile ilişkilerini anlatan Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Tayfun Özkaya, Türkiye’de kapitalizmin tarıma yansımasına ve buna karşı sergilenecek tavırlara değindi.

“Çevre kirli ve ekonomi hasta ise ikisinin de ortak bir virüsü olması lazım. Bu virüs kapitalizmdir” diyen Özkaya, kapitalist tarım sisteminin tek amacının kâr olduğunu ve bu kârın arttırılması için kimyasal ilaç ve gübrelerin kullanılması sonucunda ekolojik krizler yaşandığını ifade etti. Kapitalizmin tarımda biyolojik çeşitliliği azalttığını belirten Tayfun Özkaya, azalan çeşitlilik sonucunda kapitalist şirketlerin kendi tohumlarını ürettiğini ve bütün tarımsal üretimi kendilerine ait patentler ile egemenlikleri altına almaya çalıştıklarını söyledi. Genetiği Değiştirilmiş Organizmalar’ın (GDO) şirketler tarafından kârı arttırmak ve daha az işçi çalıştırmak için kullanıldığını söyleyen Özkaya, GDO’ların insan sağlığı için zararlı olduklarını şirketlerin ise buna göz yumduklarını söyledi. Tarımda kullanılan teknolojilerin ve bu teknolojilerin geliştirilmesinin sermayedarlar tarafından belirlendiğini söyleyen Özkaya, gelişmiş kapitalist ülkelerin gümrük vergisi düşük olan gelişmekte olan ülkelerde tarımı kendi hegemonyası altına aldığını anlattı.

Prof. Dr. Mustafa Kaymakçı yaptığı konuşmada tarım işçilerinin ve köylülerin çalışma koşullarını ve yoksullaşmalarını verilen mücadelelerden de örnekler vererek anlattı. Emperyalist ülkelerin reel sosyalizmin var olduğu tarihlerde tarım işçilerinden tepki çekmemek ve mücadele etmelerini engellemek için tarımsal destek uyguladığını ancak daha sonra bu desteklerin çekilerek tarım işçilerinin kentsel bölgelerde sanayi işçisi olduğundan bahseden Kaymakçı, tarım desteklerinin küçük ve orta ölçekli işletmelerdense büyük işletmelere verildiğini söyledi. Endüstriyel tarımın daha verimli ve etkili olduğuna dair kabullerin yanlış olduğuna dikkat çeken Kaymakçı, endüstriyel tarım sonucunda kırsal kesimde yaşayan insanların kente göç ettiklerini ve iş bulamamaları durumunda işsiz kaldıklarını belirtti. Türkiye’de 1980 yılında nüfusun 40 milyon olduğunu ve 40 milyon koyun bulunduğunu belirten Kaymakçı, liberal politikalar sonucunda şu anda 20 milyon koyun bulunduğunu belirtti.

ÜKD Genel Sekreteri Dr. Nevzat Evrim Önal Türkiye’de tarımın kapitalistleşmesini 1858 Arazi Kanunnamesi’nden günümüze kadar 150 yıllık sürecinden bahsetti. Osmanlı döneminde iltizam hakkı elinde bulunanların Türkiye burjuvazisinin temelini oluşturduklarını söyleyen Önal, bugün ülke genelinde bir çok sermayedarın ülkenin kuruluş döneminde toprak ağaları olduğunu ve köylülerin emekleri üzerinden haksız kazanç elde ederek güçlendiklerini belirtti. Mevsimlik işçilerin ve tarım emekçilerinin de sorunlarından bahseden Önal, kapitalist sistemde çalışanların sorunları ve tarımda ki sorunları çözmenin bir yolu olmadığını ancak sosyalist perspektif ile bu sorunların çözülebileceğini söyledi. Sosyalist hareketlerin yerelliklerde de örgütlenmesi gerektiğini ifade eden Önal, merkezde bulunan hareketler ile yerel hareketlerin bir cephede birleşmesi gerektiğini ifade etti.

(soL - İzmir)

Prof. Dr. Zuhal Okuyan ve Prof. Dr. Mustafa Kaymakçı

Prof. Dr. Tayfun Özkaya