İstanbullular Haydarpaşa yangınının hesabını sormakta kararlı!

Dün Haydarpaşa Garı yangının birinci haftasında aynı saatte "Haydarpaşa Dayanışması" adına düzenlenen eylem ve basın açıklamasının ardından, bugün de Kadıköy Adliyesi'nde sorumlular hakkında suç duyurusunda bulunuldu.

28 Kasım Pazar günü meydana gelen Haydarpaşa Garı yangını konusunda sorumluların yargılanması ve cezalandırılması için bugün Kadıköy Adliyesi'nde suç duyurusunda bulunuldu. Suç duyurusu sırasında birçok siyasi parti, sendika ve dernek temsilcisi de adliye önünde bir araya geldi.

"Haydarpaşa Dayanışması" adına TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi imzası ile Kadıköy Cumhuriyet Başsavcılığı'na yapılan suç duyurusunda şu ifadelere yer verildi:

"KONU: 28.11.2010 tarihinde Tarihi Haydarpaşa Garı’nda meydana gelen yangına neden olan, yangının meydana gelmemesi için gerekli önlemleri almayan yangına geç ve eksik müdahale edilmesi ile hasarın daha da artmasına neden olan kamu görevlisi olan ve olmayan tüm kişiler ile ilgili suç ihbarıdır.

AÇIKLAMALAR:

Müvekkil Oda, Anayasa’nın 135 inci maddesi ve 5235 Sayılı Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Kanunu ve Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Ana Yönetmelik hükümleri uyarınca mesleki faaliyetleri kolaylaştırmak, mesleğin genel yararlara uygun gelişmesini sağlamak, kamunun ve ülkenin çıkarlarının korunmasında gerekli gördüğü tüm girişim ve etkinliklerde bulunmanın yanı sıra meslek kurallarına aykırı olan, şehircilik ilkelerine kamu yararına ve hukuka aykırı idari işlemlerin hukuka uygunluk yönünden de denetlenmesini sağlamak için davalar açmakta ve zorunlu durumlarda da suç duyurularında bulunmaktadır.

Müvekkil Oda, Tarihi Haydarpaşa Garı’nın hukuka aykırı idari işlemlerle kamu yararına olmayan ve hukuka aykırı idari işlemlerin iptali istemi ile de davalar açmıştır.

Müvekkil Oda, Koruma Kurulu kararı bulunmadan Tarihi Haydarpaşa Garı’nda “tadilat” yapılması ile ilgili de suç duyurularında bulunmuş ve gerekli önlemler alınmadan yapılan bu tür faaliyetlerin geri dönülemez zararlara neden olacağını da bu bağlamda vurgulamıştır.

Anılan suç duyurusu sonucunda açılan kamu davası halen Kadıköy 7. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2010/6 Esas sayılı dosyası kapsamında derdesttir.

Savcılığınızın soruşturmayı sürdürürken de saptadığı (ya da saptayacağı) üzere yangın Tarihi Haydarpaşa Garı’nda insanların en az bulunduğu bir zaman diliminde, bir Pazar günü öğle saatlerinde başlamıştır.

Yangın henüz sürerken olay yerinde konuşulan tanıklar yangının saat 14:00 sularında başladığını, öncelikle belli belirsiz bir dumanın görüldüğünü ancak uzun bir süre müdahale edilmemesi üzerine yangının büyüdüğünü ve kontrol edilemez bir hale geldiğini beyan etmektedirler.

Savcılığınız sürdürmekte olduğu soruşturmanın gereği gibi yapılabilmesi açısından aşağıda dikkatinize sunduğumuz soruların yanıtlarının araştırılması ve bulunması zorunluluk haline gelmiştir.

Mimari ve inşai nitelikleri ile yaşayan dünya endüstri mirasının nadide örneklerinden biri olan Haydarpaşa Garının çatısını tamamen tahrip eden, bu önemli kamusal yapıda ciddi hasarlar oluşturan yangın saat 14.30 da çıktığı İstanbul halkının tanıklığı ile tespit edilmiş iken yangın başlama saati niçin 15.30 olarak açıklanmıştır? Bu açıklama yangına yapılan yetersiz ve geç müdahalenin bir mazereti olarak mı kullanılmaktadır?

17 Ağustos 1999 depreminin üzerinden 11 yıl geçmiş olmasına, rağmen her gün on binlerce kişinin kullandığı lojistik, stratejik önem taşıyan bu nedenle de her türlü afet sırası ve sonrasında işlevini devam ettirmek durumda olan Haydarpaşa Garında neden bugüne kadar deprem, yangın gibi durumlar için acil durum önleme ve müdahale yöntemlerine yönelik her hangi bir tedbir alınmamıştır? 28.11.2010 tarihinde yangın tüplerinin dahi yangın sonrasında liman müdürlüğünden getirilmesinin gerekçesi nedir?

Haydarpaşa Garı gibi dünyanın dikkat odağında bulunan birinci derece tarihi eserdeir. Anayasa’nın Kültür ve Tabiat Varlıklarının Korunması ilgili hükümlerini, Kurul Kararlarını, Türk Ceza Kanunu hiçe sayılarak ve hiç bir proje ve izne tabii olmadan yapılan tadilatlar nedeni ile yaklaşık bir ay önce de yangın riski yaşanmışken her hangi bir önlem alınmamasında ki ısrarın nedeni nedir?

28.11.2010 tarihinden bir ay kadar önce çatıda meydana gelen yangın ve müdahale sonucunda oluşan hasarlar neden resmi olarak kayıt altına alınmamıştır?

TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi ve Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası tarafından 04.Ağustos 2006 tarihinde yapılan suç duyurusu gereği açılan kamu davası hala sürerken ilgililer tarafından gösterilen aymazlık ölçüsündeki tedbirsizlik cesareti ve cüreti nereden kaynaklanmaktadır?

Devlet dairelerinde mesai saatleri dışında kimse çalışmaz iken, Haydarpaşa Garı’nda özelliklede yangından bir gün önce mesai bitimi itibarı ile gece yarısı 01.30’a kadar binada kimler çalışmıştır? Tadilat niçin mesai saatleri dışında sürdürülmektedir? Kimler talimat vermiştir? Tadilat sırasında TCDD adına yetkili kontrol elemanı bulundurulmakta mıydı?

Kadıköy Belediyesi açıklamalarında da anlaşıldığı gibi İstanbul 5 Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nun “Haydarpaşa Garı’nda Kadıköy Belediyesi KUDEP Bürosu denetiminde basit onarım yapılabileceği” kararı ve Kadıköy Belediyesine bu doğrultuda bir başvuru varken, niçin denetimden ve izinden kaçılmıştır?

Tadilatı yapmakta olan firmanın 1. Grup eski bir eserde tanımlanan basit onarımı yapabilecek olduğuna dair yeterlilik ve referansları var mıdır? Bünyesinde restorasyon konusunda uzman barındırmakta mıdır?

28.11.2010 tarihin henüz yangın sürerken izolasyondan yangın çıkmış olabilir diye açıklama yapan yetkililer kimlerdir ve bu tespitleri hangi teknik incelemeye dayanmaktadır?

Tarihi Haydarpaşa Garı ve bağlantılı kentsel alanlar ile ilgili uzun süredir kamu yararına ve hukuka aykırı “projeler”in olduğu da göz önünde bulundurulduğunda, tarafınızdan sürdürülen “Tarihi Haydarpaşa Garı Yangını” soruşturmasının tüm olasılıkları da göz önünde bulundurularak, yangının kasıtlı bir eylem sonucu meydana gelmiş olması da dahil olmak üzere görevi ihmal, görevi kötüye kullanma ve 2863 Sayılı Yasa’nın 65 inci maddesi bağlamında soruşturma yapılmasını dileriz."

Aynı gün aynı saatte Haydarpaşa Garı önünde!
Dün, yangının tam bir hafta sonrasında aynı saatte Haydarpaşa Garı önünde buluşan yüzlerce kişi bir kez daha, yangına garın bulunduğu bölgenin satışı için göz yumulduğunu öne sürerek satışa izin vermeyeceklerini açıklamışlardı.

Mimar-müzisyen Nejat Yavaşoğulları tarafından okunan basın açıklamasında aşağıdaki ifadelere yer verilmişti:

HAYDARPAŞA GAR, LİMAN ve KIYI ALANINI “PAZARLANACAK MAL” OLARAK KÜRESEL EMLAK TACİRLERİNİN HİZMETİNE SUNMAK İSTEYENLERİN HER TÜRLÜ GİRİŞİMİ BOŞA ÇIKARTILACAKTIR!

Dünya mirası İstanbul’un Haydarpaşa Gar ve Liman çevresini, her türlü yasa ve yönetmeliği, bilimsel ve etik kuralı hiçe sayarak, “önce Manhattan, sonra da Venedik yapacağız” deyip, küresel emlak tacirlerinin kullanımına sunmaya çalışanların her türlü yöntem ve oyunları duyarlı bilim, meslek insanlarımız, kurum ve kuruluşlarımız ve halkımızın kararlı tavırları ve yoğun çabaları sonucunda 2004 yılından bugüne değin engellenebilmiştir.

Tarihi kentsel bellek değerini ve işlevini ortadan kaldırmak için yapılanlara inat 2010 Kültür Başkenti İstanbul’un simgesi olarak seçilen Haydarpaşa Garının çatısından İstanbul’un semalarına yükselerek hepimizin yüreğini yakan bağnazlık, cehalet, cüret, ihmal ve suiistimal kokan alevler toplumsal duyarlılık, kararlılık ve dayanışmaya her zamankinden çok daha fazla ihtiyacımız olduğunu anlatan sessiz ve acı bir imdat çığlığı olmuştur.

Zira, ne yazıktır ki başta İstanbul olmak üzere ülkemizin doğal, kültürel, tarihi ve toplumsal değerleri üzerindeki küresel rant sermayesinin aracısı olan iktidarın sınır tanımayan baskı ve tehditleri yoğunlaşarak ve boyut değiştirerek devam etmektedir.

Bugün sadece ormanlarımız, derelerimiz, tarım ve yaşam alanlarımız, tarihi ve kültürel değerlerimiz akla, bilime, tekniğe, hukuka uygun olmayan ve meşruiyeti bulunmayan kararlar ve uygulamalarla büyük bir hızla yok edilmekle kalmamakta bugünden tasarlamakla yükümlü olduğumuz ortak geleceğimiz de ipotek altına alınarak kentsel dayanışma simgemiz Haydarpaşa Garı gibi karanlığa gömülmeye çalışılmaktadır.

Ancak bu kirli karanlıktan medet umanlar çok iyi bilmelidirler ki bu ülkenin onurlu yurttaşları, emekçileri, aydınları, sanatçıları, bilim ve meslek insanları, duyarlı kurum ve kuruluşları yaratılmaya çalışılan bu dumanlı ortamı aydınlatacak duyarlılığa, kararlılığa, bilgiye ve dayanışma gücüne sahiptir.

Tüm bu nedenler ile ülkemize, İstanbul’a ve topluma daha fazla zarar vermeden, halkın bilgisinden, mesleki ve bilimsel kurum ve kurulların denetiminden kaçırılmak amacıyla durmadan değiştirilen küresel yağma yasa tasarıları, plan ve projelerinden derhal vazgeçilmelidir.

Tarihi, kültürel ve stratejik varlığımız Haydarpaşa Gar, Liman Ve Geri Sahasının bütün değerleri ve işlevi ile birlikte korunup, toplumun eşit ve koşulsuz kullanımına açık olarak gelecek kuşaklara aktarılabilmesi için öncelikle yangın nedeni ile oluşan hasar, tarihi eserin layık olduğu özenle, evrensel koruma kuralları ve hukuku ışığında onarılmalıdır.

Bu yangın ve onarım, yıllardır savaş dâhil olmak üzere bütün olumsuz koşullara rağmen bugüne kadar hizmetini durdurmamış olan Haydarpaşa Garının hizmet dışı bırakılması ve insansızlaştırılması için bahane olarak kullanılmamalı, onarım süresince gerekli iklimsel, teknik ve güvenlik tedbirleri alınarak Haydarpaşa Gar ve Vapur İskelesi biran önce halkın hizmetine sunulmalıdır.

Haydarpaşa Garı'nın yangın zararlarından arındırılması için yapılacak kurutma, temizlik ve onarım işlemlerinin bilimsel bir yaklaşımla ve uzmanların denetiminde yapılması ve onarım temizlik yöntemlerin doğru saptanabilmesi için yangın sonrası tespitlerin ilgili uzman kurullarının ve meslek odaların gözetiminde gerçekleştirilmesi çok büyük bir önem taşımaktadır. Ancak yangın sonrası gerek sendika temsilcilerinin gerek meslek kuruluşlarının yazılı ve sözlü taleplerine rağmen mesleki ve teknik inceleme izni verilmemesi bu konuda var olan kaygıları daha da arttırmaktadır.

Sadece ülkemizin duyarlı bilim, teknik ve meslek insanları, meslek odaları, sendikaları sivil toplum örgütleri, Koruma Kurulları ve yurttaşları tarafından değil Dünya Mimarlık Örgütü UIA ve UNESCO/İCOMOS tarafından da koruma ve izleme altına alınmış bulunan Haydarpaşa Gar Binasındaki ihmal ve suiistimal zincirinin sorumluluğundan ehliyetsiz ve yandaş taşeronların emrinde güvencesiz çalıştırılan iki emekçinin sırtına yüklenilerek kaçılamaz.

Deprem, yangın, sel, yoksulluk dâhil olmak üzere, her türlü toplumsal ve doğal afetin yağma projelerinin meşrulaştırılması için araç ve bahane olarak kullanıldığı neo liberal sistemin Haydarpaşa Garı da böylesi bir meşrulaştırma operasyonuna kurban ettiği konusunda kamuoyunda oluşan kuşkuların giderilmesi için bütün yasal ve mesleki haklarımız saklı kalmak kaydıyla aşağıdaki sorularımıza derhal ve açıkça yanıt verilmesini istiyoruz.

Kamuoyuna saygı ile duyurulur.

Yanıt bekleyen öncelikli sorularımız

1. Mimari ve inşai nitelikleri ile yaşayan dünya endüstri mirasının nadide örneklerinden biri olan Haydarpaşa Garının çatısını tamamen tahrip eden ve bu önemli kamusal yapıda ciddi hasarlar oluşturan yangının saat 14.30 da çıktığı İstanbul halkının tanıklığı ile tespit edilmiş iken yangın başlama saati niçin 15.30 olarak açıklanmıştır? Bu açıklama yangına yapılan yetersiz ve geç müdahalenin bir mazereti olarak mı kullanılmaktadır?

2. 17 Ağustos 1999 depreminden 11 yıl geçmiş olmasına, rağmen her gün on binlerce kişinin kullandığı lojistik ve stratejik önem taşıyan bu nedenle de her türlü afet sırası ve sonrasında işlevini devam ettirmek durumda olan Haydarpaşa Garında neden bugüne kadar deprem, yangın gibi durumlar için acil durum önleme ve müdahale yöntemlerine yönelik her hangi bir tedbir alınmamıştır? (Yangın tüplerinin dahi yangın sonrasında liman müdürlüğünden getirildiği bilgimiz dâhilindedir.)

3. Haydarpaşa Garı gibi dünyanın dikkat odağında bulunan 1 derece tarihi eserde, Anayasa’nın Kültür ve Tabiat Varlıklarının Korunması ilgili hükümlerini, Kurul Kararlarını, Türk Ceza Kanunu hiçe sayılarak ve hiç bir proje ve izne tabii olmadan yapılan tadilatlar nedeni ile yaklaşık bir ay önce de yangın riski yaşanmışken her hangi bir önlem alınmamasında ki ısrarın arkasında hangi nedenler ve sorumlular bulunmaktadır? Bir ay önce çatıda meydana gelen yangın ve müdahale sonucunda oluşan hasarlar neden resmi olarak kayıt altına alınmış mıdır?

4. TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi ve Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası tarafından 04.Ağustos 2006 tarihinde yapılan suç duyurusu ile rant projelerinizin reklamı için ülke kaynaklarını boşa harcayarak binlerce dolar ödediğiniz yabancı proje yönetim firmasına ofis alanı açmak için kaçak olarak yapılan tadilat ve yıkımlar ile ilgili dava hala sürerken ilgililer tarafından gösterilen aymazlık ölçüsündeki tedbirsizlik cesareti ve cüreti nereden kaynaklanmaktadır?

5. Devlet dairelerinde mesai saatleri dışında kimse çalışmaz iken, Haydarpaşa Garı’nda özelliklede yangından bir gün önce mesai bitimi itibarı ile gece yarısı 1.30 a kadar binada kimler çalışmıştır? Tadilat niçin mesai saatleri dışında sürdürülmektedir? Kimler talimat vermiştir?

6. Kameraların sokaklardan evimize kadar girdiği günümüzde her gün on binlerce kişinin gelip geçtiği Haydarpaşa Garı içinde ve çevresinde kamera olmamasının sorumluları kimlerdir?

7. Kadıköy Belediyesi açıklamalarında da anlaşıldığı gibi İstanbul V Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nun “Haydarpaşa Garı’nda Kadıköy Belediyesi KUDEP Bürosu denetiminde basit onarım yapılabileceği kararı ve Kadıköy Belediyesine bu doğrultuda bir başvuru var iken, niçin denetimden ve izinden kaçılmıştır?

8. Tadilatı yapmakta olan firmanın 1. Grup eski bir eserde tanımlanan basit onarımı yapabilecek olduğuna dair yeterlilik ve referansları var mıdır? Bünyesinde restorasyon konusunda uzman barındırmakta mıdır? Daha yangın sürerken izolasyondan yangın çıkmış olabilir diye açıklama yapan yetkililer kimlerdir ve bu tespitleri hangi teknik incelemeye dayanmaktadır?

Toplum kent ve çevre için
Haydarpaşa Dayanışması

TMMOB MİMARLAR ODASI İSTANBUL BÜYÜKKENT ŞUBESİ, BİRLEŞİK TAŞIMACILIK,ÇALIŞANLARI SENDİKASI, İSTANBUL ÇEVRE KONSEYİ,TMMOB ÇEVRE MÜHENDİSLERİ ODASI İSTANBUL ŞUBESİ,TMMOB ZİRAAT MÜHENDİSLERİ ODASI İSTANBUL ŞUBESİ, TMMOB KİMYA MÜHENDİSLERİ ODASI İSTANBUL ŞUBESİ, YURTAŞLIK HAREKETİ DERNEĞİ, TÜRKİYE DOĞAL HAYATI KORUMA DERNEĞİ, TMMOB MADEN MÜHENDİSLERİ ODASI İSTANBUL ŞUBESİ, TMMOB GEMİ MÜHENDİSLERİ ODASI, TMMOB METALURJİ MÜHENDİSLERİ ODASI, TMMOB FİZİK MÜHENDİSLERİ ODASI, TMMOB PEYZAJ MÜHENDİSLERİ ODASI İSTANBUL BÖLGE ŞUBESİ, ÇAĞDAŞ SİNEMA OYUNCULARI DERNEĞİ (ÇASOD), İNSAN YERLEŞİMLERİ DERNEĞİ, GAYRETTEPE ÇEVRE KÜLTÜR VE İŞLETME KOOPERATİFİ, LİMAN İŞ SENDİKASI, SES SAĞLIK VE SOSYAL HİZMET EMEKÇİLERİ SENDİKASI, TMMOB İNŞAAT MÜHENDİSLERİ ODASI İSTANBUL ŞUBESİ, TMMOB MAKİNA MÜHENDİSLERİ ODASI İSTANBUL ŞUBESİ, TMMOB İÇ MİMARLAR ODASI İSTANBUL ŞUBESİ, DEVRİMCİ İŞ SENDİKALRI KONFEDERASYONU (DİSK), YAPI YOL SENDİKASI İSTANBUL ŞUBESİ, İNGİLTERE ATATÜRKÇÜ DÜŞÜNCE DERNEĞİ, EĞİTİM-SEN 2. NOLU ŞUBE, İSTANBUL DİŞ HEKİMLERİ ODASI, ARNAVUTKAÖY GİRİŞİMİ, TMMOB HARİTA MÜHENDİSLERİ ODASI İSTANBUL ŞUBESİ, TMMOB ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI İSTANBUL ŞUBESİ, BEYKOZ İNSİYATİFİ (BEYİN), TÜKODER BEYKOZ ŞUBESİ, KADINLARLA DAYANIŞMA VAKFI (KADAV), KENTLİ KENTSEL ARAŞTIRMA GÖNÜLLÜLERİ, ÖZERK SANAT KONSEYİ, SEFERTASI HAREKETİ, İSTANBUL TABİP ODASI, İSTANBUL BAROSU, LOZAN MUBADİLLERİ VAKFI, ÇAĞDAŞ YAŞAMI DESTEKLEME DERNEĞİ (ÇYDD), MİMARLIK VAKFI (MİV), KAMU İŞLETMECİLİĞİNİ GELİŞTİRME MERKEZİ VAKFI (KİGEM), TMMOB ŞEHİR PLANCILARI ODASI İSTANBUL ŞUBESİ, TMMOB JEOLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI İSTANBUL ŞUBESİ, BÜRO EMEKÇİLERİ SENDİKASI, KAMU EMEKÇİLERİ SENDİKASI KONFERDERASYONU (KESK), GAZHANE ÇEVRE KÜLTÜR VE İŞLETME KOOPERATİFİ, VALİDEBAĞ ÇEVRE GÖNÜLLÜLERİ, KADIKÖY DEMOKRATİK KADIN PLATFORMU, YEREL YÖNETİMLER ARAŞTIRMA EĞİTİM DERNEĞİ (YAYED), BOĞAZİÇİ ÇEVRE KORUMA VAKFI, PİR SULTAN ABDAL KÜLTÜR DERNEĞİ SARIYER ŞUBESİ, AHŞAP DERNEĞİ, KATILIMCI SENDİKAL İNSİYATİF, CUMHURİYET KADINLARI DERNEĞİ İSTANBUL ŞUBESİ, DEVLET TİYATROSU - OPERA VE BALESİ ÇALIŞANLARI VAKFI (TOBAV)-KADIKÖY BELEDİYESİ, NAZIM HİKMET KÜLTÜR MERKEZİ, KADKÖY HALKEVİ, BEST İST 3, DARICA KÜLTÜR DERNEĞİ, EMEKLİLER YAŞLILAR HAREKETİ, KİP-KARADENİZ İSYANDADIR, KUZGUNCUKLULAR DERNEĞİ, TÜM BEL SEN 3 NOLU ŞUBE, SON IRMAK DOĞA VE SANAT DERNEĞİ, TOPLUMSAL ÖZGÜRLÜK PLATFORMU, İMECE, AKA DER, KALDIRAÇ, SOSYAL HAKLAR DERNEĞİ, EĞİTİM SEN, 3. KÖPRÜ YERİNE YAŞAM PLATFORMU, Kuşdili Çayırı Çevre Gönüllüleri, HOMUR, ÖDP, EDP KADIKÖY, BDP KADIKÖY, SDP KADIKÖY, TKP, CHP, ESP"

(soL - Haber Merkezi)