İHD mevsimlik "eşitsizlik" raporu hazırladı

İnsan Hakları Derneği (İHD) Karadeniz illerindeki mevsimlik işçilerin yaşadığı çalışma ve insan hakları ihlalleri üzerine hazırladığı raporu kamuoyuna duyurdu.

soL (HABER MERKEZİ) İnsan Hakları Derneği, mevsimlik işçilerin yaşadığı sorunlara ilişkin raporunu açıkladı. Raporda, Giresun'a, Ordu ve Sakarya'ya giden işçilerin çok zor koşularda ve çok düşük ücretlerde çalıştırıldıklarına dikkat çekiliyor.

Hazırlanan raporda, işçilerin çadırlarda, dere kenarında, elektriksiz, tuvaletsiz, içme suyundan yoksun, sağlıksız bir ortamda yaşamak zorunda bırakıldığı belirtilirken, trafik kazalarında toplu ölümlerle öne çıkan, işçilerin kamyon kasalarında taşınmasına ve kadın ve çocukların maruz kaldığı ihlallere de değiniliyor.

İHD Genel Merkezi'nin hazırladığı rapor, İstanbul Şube Binası'nda yapılan basın açıklamasıyla kamuoyuna duyurulurken, açıklamaya, İHD Genel Başkanı Hüsnü Öndül, Genel Sekreteri Sevim Salihoğu, İstanbul Şube Başkanı Gülseren Yoleri, Trabzon Şube Başkanı Günay Yolsal, Sakarya Şube Başkanı Neslin Gümüş ve MYK üyesi Veysi Altay katıldı.

İHD Genel Sekreteri Sevim Salihoğu, basın açıklamasında rapor hakkında ön bilgi verdi. Salihoğlu, konuşmasında Doğu ve Güneydoğu illerinden Ordu ve Giresun illerine mevsimlik işçi olarak giden Kürt işçilerinin çeşitli ihlallere maruz kalmalarının yanı sıra, bu yıl fındık hasat mevsiminin başlamasıyla, işçilerin Ordu Valiliği tarafından şehre sokulmamasına değindi. Salihoğlu, araştırma heyetinin Doğu ve Güneydoğulu mevsimlik işçilerle yaşamaya çalıştıkları yerlerde görüşmeler gerçekleştirdiğini söyledi.

Eşitsizlik etnik ve siyasi politikalara göre belirleniyor
Raporda ücret eşitsizliğine değinilirken, işçilerin yağmur çamur ve güneşin altında çok düşük ücrete çalıştıkları kaydedildi. İşçilerin yevmiyelerinin, illerde valiliğin de içinde olduğu, ücret tespit komisyonlarınca belirlendiğinin, bu süreçte işçilerin geldiği bölge, işçi-işveren ilişkisi ve hükümet politikalarının belirleyici olduğunun altı çizildi. İşçilerin mağduriyetlerinin giderilerek sosyal güvenceye kavuşturulmalarının gerektiğine dikkat çekilerek, kadınların ezilmesinin ve iki kat sömürülmelerinin önüne geçecek politikalar geliştirilmesinin önceliği vurgulandı.

İşçilerin barınma hakları hiçe sayılıyor
Raporda, Fındık işçilerinin üstü açık kamyon, kamyonet kasalarında ya da kapasitelerinin çok üstünde yolcu bindirilmiş minibüslerde yolculuk yaptıkları için kazalar yaşandığına dikkat çekildi. İşçilerin daha önce Ordu'ya geldiklerinde kaldıkları Melet Çayı kenarının, bu yıl valiliğin çıkardığı genelgeyle yasaklanmış olduğu hatırlatıldı. Raporda, Melet Çayı'nın etrafına çevik kuvvet ve jandarma yerleştirilmiş olduğuna değinilirken, insanların kalacak yer bulamadığı ifade edildi.

Çocuklar ve kadınlar iki kere sömürülüyor
Raporda işçilere uygulanan ayrımcılığa ve eşitsizliğe karşı kovuşturma gerçekleştirmenin önemine de değinildi. Yetkililerden, Kürt işçilerin kimliklerinin toplatılması gibi ayrımcı uygulamalardan derhal vazgeçilmesi, çocukların, çalıştırılmasının önüne geçilmesi ve çocukların emeklerinden yararlanmaya son verilmesi talep edildi.

Ayrıca, sağlıksız ortamdan dolayı çocuk işçilerin ciddi sağlık sorunları yaşadıkları aktarıldı. Olumsuz koşullardan dolayı çocukların saçlarının bitlendiği, çıplak ayakla dolaşmalarından kaynaklı, birçoğunun ayaklarının ve yüzlerinin yara bere içerisinde olduğu kaydedildi.
Kadın ve çocukların ciddi hak ihlallerine uğradığına dikkat çekilen raporda, etnik kökenin yanı sıra, yaşa ve toplumsal cinsiyete dayalı ayrımcı uygulamalara bir an önce son verilmesi ve mevsimlik işçilerin sosyal güvenceye kavuşturulması istendi.