Hak-İş Başkanı Arslan: 'Protokol imzalandı'

Başbakan Erdoğan ile yaptığı görüşmede Hak-İş ve Türk-İş’in “patronla birlik olup” emekçilerin pek çok kazanımını tasfiye eden bir protokole imza attıkları iddiasını Türk-İş Başkanı redderken, Hak-İş Başkanı kabul etti.

Kıdem tazminatı ve grev hakkının gaspından sonra işçi sınıfının toplu sözleşme hakkını da ortadan kaldırmaya hazırlanan AKP’nin Türk-İş ve Hak-İş arasında başlattığı protokol tartışması devam ediyor.

Bir süre önce basına sızan haberlere göre, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Türk-İş Genel Başkanı Mustafa Kumlu, TİSK Başkanı Tuğrul Kutadgobilik ve Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan Başbakan Erdoğan ile bir araya gelmişti. Görüşmenin ardından Hak-İş ve Türk-İş’in patronla birlik olup emekçilerin birçok kazanımını tasfiye eden bir protokole imza attıkları ileri sürülmüştü.

Türk-İş içerisinde büyük tartışmalara yol açtığı ileri sürülen iddiaya göre, Türk-İş Başkanı Mustafa Kumlu TOBB, TİSK ve Hak-İş başkanları ile bir araya gelerek altı maddelik bir protokole imza attı.

İşyeri önünde grev çadırı kurulamaması, sendikal tazminatın ödenmemesi, barajın ocak ayına kadar sıfır olması gibi maddeleri içeren protokol hakkında “ iddialar gerçek değil, işçi hak ve özgürlüklerini geriye götüren bir metne imza atmamız eşyanın tabiatına aykırıdır” diyen Türk-İş Başkanı Mustafa Kumlu’nun aksine Hak-İş Başkanı protokolü imzaladıklarını kabul etti.

Hak-iş Başkanı: "Protokol imzalandı, Bakan'a yetki verildi"
Konuyla ilgili AA muhabirine açıklama yapan Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, Erdoğan'ın 20 Eylül'de işçi ve sermaye temsilcileriyle yaptığı görüşmede bir protokol imzalandığını belirterek, uzlaşılamayan konuların çözümü için Çalışma Bakan Faruk Çelik'e yetki verildiğini ifade etti.
Arslan, sözlerine şöyle devam etti:

"O gün, Başbakan ile yaptığımız görüşmede, bir protokol imzalandı. Protokolde, uzlaşılamayan maddelerin Meclis'te görüşülerek sonuçlandırılması konusunda Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı'na yetki verildi. İkinci bir uzlaşma da Meclis'in ivedilikli olarak görüşmesiydi.

Uzlaşılmış 6 madde için imzalanan bir protokol yok. Protokolde 6 madde var ama bunların çözümü için Bakana yetki verilmesi yönünde bir protokol var. Protokol, tarafların üzerinde uzlaşamadığı konularda, yani 3 ay yüzde sıfır baraj olması, 30 kişinin altında çalışanı olan işyerlerinde düzenleme yapılması, işyerlerinin önünde çadır kurulmaması gibi taleplerin çözümü için Bakan Faruk Çelik'e yetki verilmesini içeriyor."

“Türk-İş sıfır baraj önerisine itiraz etti”
Hak-İş'in, istatistiklerin yayınlanacağı tarihe kadar yani 3 ay için barajın yüzde sıfır olmasını, Öz Büro-İş ile Medya-İş sendikaları için istediği yönünde yorumlar yapıldığını belirten Arslan, şunları söyledi:

"Bakan Çelik, 20 Ekim'de Başbakanlığa gönderdiği kanun taslağında bize rağmen binde 5 baraj yazdı. DİSK ile Hak-İş sıfır baraj istedi. Sayın Bakan, Türk-İş'in sıfır baraja itirazına karşılık, binde 5 baraj olarak Başbakanlığa gönderdi. Tasarı, Başbakanlıktan Meclis'e ise baraj yüzde 3 olarak geldi. Tasarı sonunda Ekonomik Sosyal Konsey üyelerine baraj yüzde 1 olarak komisyondan geçti. İhtilafların devam ettiği konulardan biri baraj konusu ve geçiş süreci.

Geçiş dönemine, barajın sıfır olmasına hem Türk-İş karşı hem TOBB karşı. 'Hem baraj olsun hem de 2009'dakileri koruyalım' istiyorlar. 2009 yılındakiler korunurken 2009'dan sonra kurulan sendikalara da niye aynı hakkı vermiyoruz. Bizim itirazımız o.”