soL (HABER MERKEZİ) Eğitim-Sen Genel Başkanı Zübeyde Kılıç, 21 üniversitede yapılan rektör atamalarıyla ilgili basın açıklamasıda YÖK ve Cumhurbaşkanı Gül'ü eleştirdi.Kılıç, 21 rektörün atamasının antidemokratik bir ortamda yapıldığını belirtirken, öğretim üyeleri dışında kalan öğrnetim elemanlarının da seçimlerde oy kullanması gerektiğini ifade etti.

YÖK'ün seçimlerdeki ağırlığının kaldırılması gerektiğini söyleyen Kılıç, rektörlerin otoriter yetkilerle donatıldığına işaret etti. "Deyim yerindeyse rektörler, astığı astık kestiği kestik bir yönetim anlayışı ve pratiği ile anılmaktadır" diye konuşan kılıç, üniversite hocalarının kendi yöneticilerini seçmelerine dahi izin verilmediğini
söyledi. Kılıç, Yrd. Doç. ve Profesörler dışında kalan asistan, okutman, uzman, idari personel ve öğrencilerin oy kullanamadığına dikkat çekerken, seçimlerde öğretim elemanlarının ve öğrencilerin de oy kullanabilmesi gerektiğini kaydetti.

"Üniversitelerden kuşatma kaldırılmalı"
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün, AKP yandaşı olma ya da AKP karşıtı olmama ölçütüne göre atama yaptığını vurgulayan Kılıç, son rektör atama sürecinde, rektör seçimlerinin göstermelik olduğunun ortaya çıktığını ifade etti.

Kılç, üniversitelere dayatılan gerici ve piyasacı kuşatmayı kırmanın yoluna dikkat çekerken, YÖK'ten "beslenen" her kesime karşı, bilim insanlarının, öğrenciler ve emekçilerin, şirketler için değil insanlık için bilim üreten, demokratik ve laik bir üniversite için mücadele etmeleri gerektiğini vurguladı.

Eğitim-Sen İstanbul 6 Nolu Şube üyesi Yıldız Teknik Ünivesitesi Öğretim Üyesi Dr. Timur Akçalı ise üniversitelerde yapılan rektörlük seçimlerinin demokratik bir ortamda olması gerektiğini kaydederek, üniversitelerin tüm bileşenlerinin katıldığı bir ortamda rektörlerin seçilmesi gerektiğinin altını çizdi.

Kılıç: "Edibe Sözen'in girişimi samimiyetsiz"
Kılıç, İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi eski öğretim görevlisi, AKP'li Edibe Sözen'in bütün okullarda ibadethane istemesiyle ilgili değerlendirmede bulundu. Kılıç, Sözen'in açıklamasını samimiyetsiz olarak değerlendirirken, Sözen'in ibadethanelerin "azınlıklar" için olduğu yolunda geri adım atmasının gelen tepkiler nedeniyle olduğunu ifade etti. Kılıç, "Hangi çerçevede olursa olsun din eğitimin içerisinde yer almamalıdır. Laiklik, din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılmasıdır. Dini yaptırım eğitim içinde olmamalıdır" diye konuştu.

Kılıç, Sözen'in sözkonusu tasarısının her okula cami ve mescid açılmasına yönelik bir çabanın sonucu olduğunu vurguladı.