Devlet eliyle büyütülen sendika: Medya-İş

Hak-İş’e bağlı Medya-İş Sendikası, AA operasyonunun ardından, şimdi de Basın-İş’in örgütlü olduğu matbaalara saldırıyor. DMO ve Resmi Gazete’ye giren Medya-İş, Darphane’de de grev kırıcı işçiler arasında örgütlenmeye çalışıyor.

(soL - Haber Merkezi) AKP iktidarının yandaş sendikaları büyütme çabaları, Darphane’de 68 gün süren başarılı bir grev yapan Basın-İş Sendikası’na yönelik saldırılarla devam ediyor. Hak-İş’e bağlı sendikaların devlet eliyle büyütülmesi operasyonlarının son dönemde en çarpıcı örnekleri, Çaykur’da bürokratlar eliyle örgütlenen Özgıda-İş’in geçtiğimiz günlerde yetkiyi alması, DHL Kargo’da TÜMTİS’e karşı örgütlenen Taşıma-İş Sendikası’nın ve özelleştirilmesi planlanan Halkbank ve Ziraat Bankası’na yönelik kurulan Öz Finans-İş Sendikası’nın faaliyetleri olmuştu.

Basın-İş üyesi işyerlerindeki Medya-İş saldırılarına ilişkin soL’a bilgi veren Basın-İş İstanbul Şube Başkanı Levent Dinçer ve DMO işyeri sendika baştemsilcisi Hakan Yüksekal, bu örgütlenmenin siyasi kanallar kullanılarak yürütüldüğüne dikkat çekti.

Dinçer: Suç duyurusu yapıldı
Darphane’de çalışan işçilerin telefonla arandığını ve kendilerine “Medya-İş hükümete yakın sendika, bir dahaki sözleşmede daha iyi hak alırız. Medya-İş’e geçin” denildiğini söyleyen Basın-İş İstanbul Şube Başkanı Levent Dinçer, grev döneminde de benzer bir baskının yaşandığını söyledi. “Medya-İş’in peşinden giden arkadaşlar, Darphane grevinde de grev kırıcılık yapmıştı. O dönemde de Medya-İş ‘bu grev siyasi’ diyerek, grevi kırmaya çalışıyordu” diyen Dinçer, Medya-İş’in AKP’li bir milletvekili tarafından kurulduğunun ve arkasında Bülent Arınç’ın olduğunun söylendiğini belirtti.

Dinçer, Ankara’da bulunan Başbakanlık Basımevi işçilerinin Medya-İş’e geçirilmesi sürecinde de siyasi baskıların rol oynadığına dikkat çekerek, şunları söyledi: “Başbakanlık Basımevi’nin başka binaya geçirileceğini ve Medya-İş’e geçmeyenleri oraya götürmeyeceklerini söyleyerek işçileri tehdit ettiler. Genel Müdür kendi makam aracını vererek, işçileri Medya-İş’le görüşmeye gönderdi. Sendika değiştirmeyi reddeden üyelerimiz üzerindeki baskılar da devam ediyor. Basın-İş Sendikası olarak konuyla ilgili suç duyurusunda bulunduk.”

Yetkili sendika muhatap alınmıyor
Barajın yüzde 1’e çekilmesinin ardından, işkolundaki işçi sayısının hükümet tarafından düşürülerek, Medya-İş’in barajı tam sınırda geçmesinin sağlandığını söyleyen DMO işyeri baştemsilcisi Yüksekal ise işyerinde Medya-İş’e destek verenlerin cemaati ve hemşehriciliği kullanarak psikolojik baskı oluşturduğuna dikkat çekti.

Yüksekal, Medya-İş’in DMO’da üyelik yaptığı günü şu sözlerle anlattı: “Basın-İş’in temsilcileri, o gün önce temsilcilikten, ardından sendikadan istifa etti. İşyerine yakın bir restorana noter getirildi ve DMO işçileri Medya-İş’e üye oldu. Sendika değiştiren arkadaşların hepsine sendika yemek verdi. Aidat ödeyen üyesi bulunmayan sendikanın, bu yemeğin parasını ve noter paralarını nasıl karşıladığını sorduğumuzda, bize ‘Medya-İş’in başkanı evini satmış örgütlenme yapabilmek için’ dediler. Üstelik sendika değişikliğinin başını çeken arkadaşlar, işyeri kapatılacağı zaman yapacağımız eylemlerde bile ‘AKP’ye karşı slogan atamayız, dolayısıyla kapansa bile eylem yapamayız’ diyerek, temsilcilikten istifa etmişti.”

DMO’da 2015’e kadar yetkili sendikanın Basın-İş olmasına karşın, bürokratların Medya-İş’i muhatap kabul ettiğine dikkat çeken Yüksekal, “İşveren açıktan değil, ama üstü kapalı baskı yaparak, bizim değil onların güçlü olduğunu söylemiş oluyor” dedi.

Medya-İş Darphane’ye giremiyor
Medya-İş Sendikası, geçtiğimiz aylarda 68 gün süren başarılı bir grev yapan Darphane işçileri arasında ise istedikleri ölçüde çalışma yürütemiyor. Geçen hafta Cuma namazının ardından, Darphane grevi esnasında grev kırıcılık yapan işçiler, Genel Müdür’le toplantı yaptılar. İşçilerin iddiasına göre, grev kırıcıların toplu sözleşmeden yararlanmasına ilişkin yapıldığı söylenen toplantılar, Medya-İş’in örgütlenmesine ilişkin çalışmaları da kapsıyor.

İşçilerin “evini satarak örgütlenme yaptığını” zannettikleri Medya-İş Genel Başkanı Gürsel Eser hakkında ise çok farklı iddialar Anadolu Ajansı (AA) çalışanları tarafından geçen sene gündeme getirilmişti. AA çalışanları, fotoğraf servisinde çalışan Eser’in maaşının hızla artırılarak 11 bin liraya, yine AA’nın ekonomi servisinde çevirmen olarak çalışan eşi Zülal Eser’in maaşının da 7 bin 500 liraya yükseltildiğini ve bu rakamların aynı düzeyde çalışan çalışanların birkaç katı olduğunu iddia etmişti.