Çağrı merkezi çalışanları örgütleniyor

Çağrı merkezi çalışanları kurdukları derneğin ardından şimdi de sendika kurdular. Yarın NHKM’de dayanışma etkinliği düzenleniyor. Sendika yöneticisi Berrin Yıldırım, tüm iletişim sektöründe sendika aracılığıyla mücadeleyi sıçratmaya çalışacaklarını söyledi.

(soL - Haber Merkezi) Devrimci İletişim ve Çağrı Merkezi Çalışanları Sendikası (Dev İletişim-İş), yarın bir dayanışma etkinliği düzenliyor. Sendika yöneticisi Berrin Yıldırım’la sendikayı ve daha önce kurulan dernekle ilişkilerini konuştuk.

İletişim sektöründe neden yeni bir sendika kurdunuz?
www.gercegecagrimerkezi.org olarak 2006 yılından bu yana, Çağrı Merkezi Çalışanları Derneği (ÇMÇ-Der) olarak da 6 yıldır bu sektörde mücadele yürütüyoruz. Sektörün koşullarını, sıkıntılarını, yaşananları gayet iyi bilen ve zaten birebir kendimiz de yaşayan kişileriz. Dernek olarak önemli işlere el atıp, iyi kazanımlar elde ettik. Artık sadece çağrı merkezlerinde değil, tüm iletişim sektöründe örgütsel olarak bir adım atılması gerektiğini, mücadeleyi sıçratabilmek için sendikanın iyi bir araç olduğunu düşünerek, Dev-İletişim-İş’i kurduk.

Sektördeki çalışma şartlarının düzeltilmesi, baskının durdurulması açısından işyerlerine sendikaların girmesi, örgütlü bir şekilde hareket edilmesi şart. Bu sektörde sendikal anlamda büyük bir boşluk olduğu da net. Sadece çağrı merkezleri değil, gsm bayide çalışan, evimize mektup getiren taşeron firmada çalışan işçinin de sendikalı olup, insanca çalışma koşullarına sahip olma hakkı var. Şu an sektörde yaklaşık 69 bin işçi çalışıyor ve sendikal barajların kısa zamanda geçilmesi de mümkün bizce.

Bundan sonra ÇMÇ-Der ile ilişkileriniz nasıl yürüyecek?
Biz dernek ve sendika çalışmalarını ayrı tutmuyoruz açıkçası. Dernekle daha geniş kapsamlı bir kitleye hitap edebiliyor ve ulaşabiliyoruz. Sendikanın çalışma yürütebileceği alanlarsa daha kısıtlı ve belli. Çünkü çağrı merkezlerinin hepsi maalesef ki iletişim sektörüne girmemekte. Kimi hizmet sektöründe, kimi iletişim sektöründe gözükmekte. Mesela aynı işyerinde yanyana oturan iki çalışandan birinin iletişim sektöründe, diğerinin hizmet sektöründe göründüğüne bile şahit olduk. Tabii bunun böyle olması Türkiye’deki sendika kanunuyla ilgili. Hizmet ya da bankacılık sektöründe görünen firmalardaki çalışmaları ÇMÇ-Der üzerinden yürüteceğiz ve derneğe üye yapacağız. Gerekli olduğu durumda ilgili sendikalarla iletişime geçeceğiz, ki bugüne kadar çalışmalarımızı bu şekilde yürüttük. İletişim sektöründe olan ve Dev-İletişim-İş kapsamına giren üyelerimizi de doğrudan sendika bünyesine dahil edeceğiz. Önemli olan, çağrı merkezlerinde sendikanın olması, haklarına sahip çıkacak bir toplu iş sözleşmesi yapılması biz veya başka bir sendika olması bizim için önemli değil. Yeter ki bu sektördeki sömürünün, baskının, kötü çalışma şartlarının önüne geçelim ve kazanım elde edelim.

Ne tür işyerlerinde örgütlenme çalışması yapabileceksiniz?
Çağrı merkezleri dışında telekomünikasyon Turkcell, Avea, Vodafone gibi gsm şirketlerinde, Superonline gibi internet sağlayıcı firmalarla bazı bilişim ve dağıtım firmalarında olabilir. Kısacası haberleşme ve iletişim sektörüne giren tüm işyerlerinde çalışma yürüteceğiz.

Sendikanın yönetiminde kadın ağırlığı var, bu özel bir tercih mi?
Aslında değil 3 kişilik yönetimin 2’si kadın ama bunu özellikle yapmadık sektördeki ağırlığın bir yansıması. Ancak kadınların sendikalarda öne çıkması oldukça sevindirici.

Nasıl bir örgütlenme stratejiniz var?
Bu ülkede sendikal çalışma yürütmek ve bir işyerine sendikayı sokabilmek zor, bunun farkındayız. Ama bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da sabırla çalışmaya devam edeceğiz zorluklar bizi hiç yıldırmıyor.

Sendikal faaliyette aslolan işçidir. İstediğiniz kadar donanıma sahip olun, her şey içerde çalışan işçide biter. İşyerinde çalışma yürütecek ve sendikayla bağı yüksek bir ekip oluştuktan sonra gerisi çorap söküğü gibi gelmekte. Bunu birebir yaşayan insanların kurduğu bir yönetimden oluşuyor sendikamız. Assistt’te 3-4 kişilik bir ekiple 5 ay içinde 150 kişi örgütledik vakti zamanında. O zaman da şimdi olduğu gibi internet üzerinden sendikalara üye olunabilseydi, bu ülke ilk kez çağrı merkezinde sendikanın olduğunu görebilecekti.

Sektördeki problemlerin çokluğu ve insanların ciddi kötü koşullarda çalışması örgütlenmeyi hızlandıracak diye umuyoruz. Amacımız bu sektörde 1-2 yıl değil daha uzun süre çalışılabilecek insani yaşam ve çalışma koşullarının oluşturulması. Bu da ancak örgütlü hareket etmekle mümkün olacak. İletişim işkolundaki tüm çalışanları Dev-İletişim-İş’e ve 1 Şubat’ta saat 19.00’da, Kadıköy Nâzım Hikmet Kültür Merkezi’nde gerçekleştireceğimiz dayanışma gecemize bekliyoruz.