AKP’li yıllarda asgari ücretlinin alım gücü yüzde 52 azaldı

DİSK-AR, 2000 yılından bu yana asgari ücretlinin alım gücünün dolar bazında krizdeki İspanya ve Yunanistan’da yüzde 70 oranında artarken, Türkiye’de yüzde 52 oranında azaldığını tespit etti.

Gelecek yılda geçerli olacak asgari ücret tutarının belirlendiği şu günlerde DİSK-AR, asgari ücretlinin gerçek alım gücünü ortaya koydu.

Asgari ücret ortaoyununa son verilmesi talebiyle bugün Çalışma Bakanlığı önünde eylem yapılacak olan DİSK’in araştırma enstitüsü DİSK-AR, “Asgari Ücret Gelişim Seyri Raporu”nu yayınladı.

Krizdeki Yunanistan’da dahi asgari ücret 1621 lira
OECD’nin saatlik reel asgari ücret tablosu verileri üzerinden derlenen rapora göre, Türkiye’de asgari ücretlinin alım gücü dolar bazında 2000 yılı ile karşılaştırıldığında yüzde 52 oranında azaldı. Buna karşın aynı dönemde reel asgari ücretin alım gücü krizdeki İspanya ve Yunanistan’da yüzde 70 oranında artış gösterdi. DİSK-AR, bugün ekonomik krizle mücadele eden Yunanistan’da asgari ücretin düşürülmüş halinin ile 1621, İspanya’da ise 1772 TL olduğunu vurguladı.

Aynı tutar Macaristan ve Polonya’da iki kattan, Çek Cumhuriyeti ve Slovak Cumhuriyeti’nde ise 3 kattan fazla arttı.

Türkiye asgari ücretin en düşük olduğu 6. ülke
Raporda, söz konusu dönemde asgari ücretlinin bazında alım gücünü yitirdiği iki ülkenin Meksika ve Türkiye olduğu ifade edildi. Ayrıca 2000 yılı verisine sahip olunan 22 ülkeden 20’sinde asgari ücret reel anlamda alım gücünü arttığı tespit edildi. Öte yandan DİSK-AR raporunda, 2011 yılı itibariyle 24 ülke arasında çalışılan saat başına en düşük asgari ücretin olduğu 6. ülkenin Türkiye olduğu ifade edildi.

Aynı dönemde dolar bazlı alım gücü en çok artan ülkeler yüzde 331 ile Slovak ve yüzde 316 ile Çek Cumhuriyeti oldu. Bu ülkeleri 2 kattan fazla alım gücü artışıyla Polonya, Yeni Zellanda ve Macaristan takip etti. Belçika, Yunanistan, Portekiz, Japonya, Kanada gibi ülkelerde alım gücünde artış % 50’lerin üzerine çıkarken, İngiltere’de % 38, ABD’de % 8 düzeyinde kaldı.

Türkiye ile Avrupa Birliği ülkeleri arasındaki çalışma koşullarının farklılığına dikkat çeken DİSK-AR, resmi haftalık çalışma süresi Yunanistan’da 40, İspanya’da 38,3 saatken, Türkiye’de 45 saat olduğunun ve Türkiye’de asgari ücretten alınan vergi oranının yüksekliğinin altını çizdi. Ayrıca yıllık ücretli izin hakkının AB ülkelerinde en az 20 gün iken, Türkiye’de 14 gün olduğunu kaydeden DİSK-AR, çalışma koşulları arasındaki bu uçuruma karşın ücretlerdeki farka dikkat çekti.

“Asgari Ücret Tespit Komisyonu lağvedilmeli"
Siyasal iktidar ile sermayenin ağız birliği yapmışçasına her fırsatta rekabet gücü söylemini dile getirmesinin asgari ücretliyi yoksullaştırdığını ifade eden DİSK-AR, asgari ücretin ekonomik büyüme ve verimlilik artışından pay almamasını, üretilen kaynakların belirli ellerde toplanması anlamına geldiğini ifade etti.

Gelir dağılımını düzenleyici bir rol oynaması gereken asgari ücretin, açlık sınırının dahi altında kalmasının vicdanları zedelediğini dile getiren DİSK-AR, asgari ücretin, temel gereksinimleri karşılayacak insanca yaşam ücreti olarak ele alınmasının gerekliliğine işaret etti. DİSK-AR, insanca yaşamayı sağlayacak bir ücret için şu önerileri sıraladı:

"1.Asgari ücret, işçinin ailesi ile birlikte tüm zorunlu ihtiyaçlarını karşılayacak biçimde, insan onuruna yakışan bir düzeyde tespit edilmelidir.

2.Asgari Ücret Tespit Komisyonu lağvedilmeli, asgari ücretin belirlenmesi süreci bir toplu pazarlık süreci olarak ele alınmalıdır.

3.Görüşmeler kamuoyuna açık hale getirilmeli, anlaşmazlık durumunda işçilerin üretimden gelen güçlerini kullanabilecekleri yasal zeminler oluşturulmalıdır.

4.Asgari ücretin herkese bölge, yaş, işkolu vb. ayrımı yapılmaksızın aynı oranda belirlenmesi esas alınmalı, bölgesel asgari ücrete uygulanması yolundaki girişimlerden uzak durulmalıdır.

5.Asgari ücret gelir dağılımını düzenleyici yönde belirlenmeli ve ekonomik büyümeden pay almalıdır.

6.Asgari ücretlinin geçim haddi ile enflasyon arasındaki uyumsuzluğun yoksullaştırıcı etkisi göz önüne alınarak, enflasyon verilerinde temel harcama kalemleri dikkate alınmalı, TÜFE sepeti emek örgütlerinin katılımı ile belirlenmeli ve denetlenmelidir.

7.Asgari ücretle çalışanlar için elektrik, su, doğalgaz kullanımı asgari ihtiyaç sınırına kadar ücretsiz olmalıdır.

8.Sabah 6.00-9.00 ile akşam 18.00-21.00 saatleri arasında ulaşım parasız olmalıdır.

9.Eğitimde hiçbir ad altında para alınmamalı, eğitimin okul dışı giderleri devlet tarafından karşılanmalı, sağlık tümüyle parasız olmalıdır.

10.Asgari ücret vergi dışı bırakılmalıdır.”

(soL- Haber Merkezi)