13 Eylül'de İzmir'e!

DİSK Genel Başkanı, 12 Eylül'de çok şey kaybedildiğini, erozyonun AKP iktidarında sürdüğünü söyleyip herkesi mitinge çağırdı.

soL (HABER MERKEZİ) Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), yaptığı açıklamayla, tüm ilericileri, 12 Eylül darbesi ile başlayan ve AKP tarafından derinleştirilen emeğe saldırı sürecine müdahale etmeye çağırdı. DİSK'in çağırıcı olduğu miting, 13 Eylül Cumartesi günü İzmir'de yapılacak.

"Yalnızca parti değil, sendikalar da kapatılıyor"
DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, "Türkiye 12 Eylül'de çok şey kaybetti - Erozyon AKP'yle sürüyor" başlıklı bir açıklama yaparak, Türkiye'nin yakın tarihinde, demokrasi karşıtı müdahalelerden en çok zarar gören, düşündüklerini ortaya koymak adına en çok bedel ödeyen örgütlerden birinin DİSK olduğunu söyledi.

Çetelere ve darbecilere karşı her zaman mücadele verdiklerini, demokrasinin yeşermesinin önünde bir engel olarak gördükleri parti kapatmaları onaylamadıklarını söyleyen Çelebi, buna karşılık, Ergenekon sürecinde hükümete muhalif olan kesimlerin sindirilmesine yönelik uygulamalara da karşı olduklarını vurguladı. Çelebi, "bir yandan partiler, bir yandan da sendikalar kapatılıyor. Emekli-Sen'e kapatma davasını, şu anki İçişleri Bakanı kendisi açtı. Yetmedi, Genç-Sen'in kapatılması için de dava açıyor" dedi.

"Mevcut seçim sistemi değişmelidir"
Çelebi, parti kapatmalara karşı olmak kadar, her şeyin parti başkanının iki dudağı arasında olduğu, barajlarla siyasal partilere engeller konulduğu mevcut seçim sistemine karşı çıkmanın da demokratlığın gereği olduğunu söyledi.

"Toplum, yapay kutuplaşmalara itiliyor"
Bu demokratik taleplere kulağını tıkayan AKP'nin, kendilerine karşı kapatma davası açılmasından sonra demokrasi havarisi kesilmesinin inandırıcı olmadığını söyleyen Çelebi, kapatma davası ve Ergenekon süreçleriyle toplumun yapay bir kutuplaşmaya zorlandığını ifade etti. 1960'lardan önce DP'nin oluşturduğu "Vatan Cephesi"ne benzeyen bu kutuplaştırmanın, toplumun gerçek yaşamsal gündemleri olan işsizlik, pahalılık ve yoksulluğun üzerini örtmek için ortaya atıldığını söyledi. Çelebi, AKP'nin istihdam yaratmaktan polis gücünü artırmayı anladığını, özelleştirmelerin sonucu olan işsizliğin yarattığı sorunları şiddetle bastırmaya çalıştığını da sözlerine ekledi.

"12 Eylül'le hesaplaşılmadan demokrat olunmaz"
Toplumsal muhalefeti ve başta emekçilerin örgütlenme özgürlüğü olmak üzere temel hak ve özgürlükleri yok eden 12 Eylül 1980 darbesi ile hesaplaşılmadan, Türkiye'de bir demokrasi mücadelesinden söz edilemeyeceğini söyleyen Çelebi, demokrasinin ana damarlarından biri olan örgütlenme özgürlüğünün AKP hükümeti eliyle kesilmekte olduğuna örnekler de verdi:

"Onlarca emekçinin yaşamını yitirdiği Tuzla tersanelerinde olduğu gibi, iş güvencesinden, can güvenliğinden yoksun olarak, kayıt dışı çalışma her alanda teşvik edilmektedir.

"Yörsan, Arçelik, Desa ve Arkas'ta sendikalı oldukları için işten atılan işçi sayısı binlerle ifade edilmektedir.

"TEGA, Kocaeli Üniversitesi, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve E-Kart'ta grevler polis ve jandarmanın kaba kuvvetiyle engellenmeye çalışılmaktadır.

"1 Mayıs'larda şehirde adeta sıkıyönetim uygulanmış, emekçilerin üzerine cop, panzer, gaz bombaları ve ölçüsüz şiddet kullanılarak saldırılmıştır.

"SSGSS yasasındaki değişikliklerle sağlık ve emeklilik haklarının gasp edilmiş, son olarak da kıdem tazminatına göz dikilmiştir.

"AKP, kendine yandaş bir sendika cephesi yaratarak diğer örgütleri yok etmeye çalışmaktadır."

Emek güçleri 13 Eylül'de İzmir'de
12 Eylül'de başlatılan ve AKP iktidarında iyice gözle görülür hale gelen emek ve demokrasi düşmanı saldırılara karşı toplumsal mücadelenin yükseltilmesi gerektiğini söyleyen Çelebi, "12 Eylül askeri darbesinin 28. yılı, tam da ülke koşullarında bütün bu saldırılara karşı çıkmanın tarihidir" diyerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Biz DİSK olarak, 12 Eylül 1980 askeri darbesinin en önemli mağduru olarak tüm topluma, tüm emek ve demokrasi güçlerine böyle bir çağrıyı yapma hakkını kendimizde görüyoruz. Biz bu çağrıyı yapıyor ve bugünden tezi yok bütün kurumları ziyaretlere başlayarak bu mitingi birlikte örgütlemeye davet ediyoruz. 12 Eylül zindanlarının, işkencehanelerinin, çetelerinin, darbecilerinin mağdurlarını eşitlik-özgürlük-bağımsızlık-demokrasi için 13 Eylül'de İzmir'de yapacağımız mitinge davet ediyoruz."