TKP'den 1 Mayıs açıklaması: Hâlâ katil, hâlâ hırsız... Diren Türkiye!

Türkiye Komünist Partisi tarafından yapılan açıklamada, "AKP, acının, savaşın, terörün, katliamların iktidarıdır" diyerek, 1 Mayıs'ta işçi sınıfının ve halkın AKP'yle mücadelede tek meşru yolun direniş olduğunu göstereceği vurgulandı.

(soL - Haber Merkezi) Türkiye Komünist Partisi (TKP) Merkez Komite tarafından yapılan "Hâlâ katil, hâlâ hırsız... Diren Türkiye!" başlıklı açıklama şöyle:

"1 Mayıs işçi sınıfının ülke gündemine müdahalesinin günüdür. Sınıfın farklı kesimlerinden emekçilerin kendi sorunlarını ülkenin temel sorunlarına bağladığı, sömürü düzenine verilecek yanıtın ülkenin kaderiyle birleştirildiği gündür 1 Mayıs.

2014 1 Mayıs'ında sınıfın gündemi katilliği, hırsızlığı, yobazlığı, işçi düşmanlığı tescillenmiş iktidara direnmek, direnişi büyütmektir.

1 Mayıs 2013'ten bu yana yaşanan Reyhanlı Katliamı, Haziran Direnişi, sıfırlanan paralar, ayakkabı kutularındaki milyon dolarlar, Türkiye'nin başına çökmüş AKP'nin sermaye ve emperyalizm yanlısı yüzünü bir kez daha açıkça göstermiştir. Ne seçim sonuçları, ne olağanüstü hal uygulamaları, ne de çıkarılan yeni yasaklar bu gerçeği bir milim değiştirmemiştir.

AKP, baskının, kaba kuvvetin, şiddetin, cinayetlerin iktidarıdır.

On dördündeki Berkin'i vuranları kahraman ilan eden kadın cinayetlerinde utanç rakamları yaratan kızlı erkekli gençlerden, vapurdan inen sevgililerden korkan yaşamımızın her alanını izleyen, dinleyen bir iktidarın hükmü geçersizdir.

AKP, acının, savaşın, terörün, katliamların iktidarıdır.

"Yurtta savaş, dünyada savaş" ilkesini benimsemiş emperyalist planların taşeronluğu ve kendi gücünün devamı için Suriye'deki teröristleri destekleyen Reyhanlı'yı, Antakya'yı, Adana'yı, Kilis'i, Antep'i sürekli tehdit altında tutan savaş senaryoları sürsün diye kendi topraklarına yapılacak saldırıları organize eden bir iktidarın hükmü geçersizdir.

AKP, AVM'nin, TOKİ'nin, rantın, talanın ve yıkımın iktidarıdır.

Doğayı, kültürel mirasımızı, kentlerimizi katleden köylerimizi, nehirlerimizi, toprağımızı zehirleyen zenginliklerimizi ve doğal kaynaklarımızı kurutan bir iktidarın hükmü geçersizdir.

AKP, tarikatların, cemaatlerin, yobazın iktidarıdır.

Dini kuralları toplumun her alanına yaymaya çalışan dindar ve kindar bir nesil arzulayan, ana okullarını dahi bu amaç için kullanan cemaatler ne isterse veren kadının toplumsal ve siyasal konumunu şer'i kurallara göre sorgulayan, kadın düşmanı bir iktidarın hükmü geçersizdir.

Ve AKP, adaletsizliğin, eşitsizliğin, çürümenin, patronun ve paranın iktidarıdır.

Özelleştiren ve işsizleştiren emekçinin emeklilik, sosyal güvence, çalışma saatleri gibi konularda bütün kazanımlarını elinden alan sadaka kültürünü kurumsallaştıran yolsuzluğu ve rüşveti olağanlaştıran üç yaşındaki Muharrem'in cansız bedenini çuvala, milyon dolarlarını ayakkabı kutularına sokan bir iktidarın hükmü yoktur.

1 Mayıs 2014, Kızılay'ın TEKEL'inden Gezi'nin Haziran'ına uzanan Direniş'in yeni bir evreye geçişinin tarihi olmalıdır, olacaktır.

İşçi sınıfı, AKP rejiminden medet uman güçleri yalnızlaştıracak, gayrimeşru iktidara karşı tek meşru yolun direniş olduğunu gösterecektir."