'Savunmanın devrimci çınarı' Halit Çelenk anıldı

Ankara'da kızı Serpil Güvenç ve meslektaşı Özlem Şen'in konuşmaları eşliğinde devrimci avukat Halit Çelenk anıldı.

Ankara Nazım Hikmet Kültür Merkezi'nde (NHKM) kızı Serpil Güvenç ile Avukat Özlem Şen'in katılımıyla bir Halit Çelenk anması gerçekleştirildi.

Etkinlik, Av.Özlem Şen'in Halit Çelenk'le yaşadığı 2 karşılaşmayı anlatmasıyla başladı. 2003'te, Jose Marti Küba Dostluk Derneği'ne üyelik teklifiyle gittiği Çelenk'ten "elimden gelen tüm yardımı yaparım" yanıtını aldığını belirten Şen, tüm sağlık sorunlarına rağmen Çelenk'in bu görevi titizlikle üstlendiğini anımsattı. Şen, içlerinde "Beş Kapı Beş Kilit" kitabı da bulunan iki ayrı kitabı, içine yazdığı notlar, tutturduğu ayraçlarla derneğe ileten Çelenk'in, kabul ettiği tüm sorumluluklarda, koşullar ne olursa olsun tüm emeğini ortaya koyduğunu anlattı.

İkinci karşılaşmalarının bir hastane odasında gerçekleştiğini ifade eden Şen, Çelenk'in kendisine "bir daha dünyaya gelsem öğretmen olmak da isterdim, iki mesleğe, öğretmenlik ve avukatlığa çok önem veririm, biri bilimle ve insanla uğraşır, diğeri ise savunmanlık yapar, adaleti arar ve yine insanla uğraşır" dediğini hatırlattı.

Devrimci avukatlar baskı altında
Halit Çelenk'in nezdinde, AKP'li yıllarda belirginleşen bir biçimde, "savunmanın" maruz kaldığı saldırıya da değinen Şen, 2010'da referandumla yapılan değişiklikleri, HSYK'nın üye sayısı ve bileşiminin değiştirilmesini, TCK, CMK, Dernekler Kanunu, Devlet Memurları Kanunu gibi alanlarda yapılan değişikliklerle hem yargı içinde gerici örgütlenmenin sağlandığını hem de yargının piyasa koşullarının hedefi ve garantörü haline getirildiğini ifade etti.

Yargının dönüşüm sürecinden avukatların da paylarına düşeni aldığını söyleyen Şen, 2011'de Türkiye'nin en büyük avukat operasyonunun yapıldığını ve 36'sı halen tutuklu 41 avukatın gözaltına alındığını, İstanbul Barosu yönetimine mahkeme heyetine hakaretten ceza davası açıldığını, ÇHD baskını sonrasında gözaltına alınan 98 tutuklu avukat için ise halen dava açılmadığını belirtti. Devrimci avukatların hedef haline geldiğini söyleyen Şen, "savunma bu haldeyken, memleketi siz düşünün" diyerek sözlerini sonlandırdı.

"Babam benim de avukatımdı"

Halit Çelenk'n kızı, yazar, Sosyalistlerin Meclisi üyesi Serpil Güvenç, sözlerine "Halit Çelenk benim de avukatımdı, yalnız babam değil, yoldaşımdı" diyerek başladı. Güvenç, 12 Mart'tan sonra gözaltına alındığında bir kontrgerillanın, kendisine emniyetten salıverilmiş olduğuna dair bir belge göstererek "sen neredesin ki baban seni kurtaracak, nerede arayacak baban seni" dediğini anımsattı. Günler sonra Halit Çelenk'in kendisini ziyarete geldiğinde, cezaevi müdürü Kemal Saldıraner'in ve tüm cezaevi görevlilerinin kendilerini izlediğini anlatan Güvenç, babasının içerideki işkenceleri anlatmasını istediğini belirtti.

Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan'ın avukatı olarak bilinse de, babasının tüm ezilenlerin yanında olduğunu, ağaya karşı ayaklanan köylünün de, 1950'lerde TKP üyelerinin davalarında, izleyen yıllarda TÖS, TÖBDER davalarında da savunmayı temsil ettiğini, Çelenk'in TİP'in hukuk bürosu üyesi olduğunu hatırlattı.

Yalnız örgütlerin değil, kitapların da savunmasını üstlenen Çelenk'in, Marx, Engels, Mao'nun da avukatlığını yaptığını belirten Güvenç, babasının da örgütlü olduğu vurgusunu yaptı.

"Devrimci savunma" mirası
Halit Çelenk'in her zaman "İki tane hukuk var çünkü iki tane sınıf var, ezilenlerin hukuku, ezenlerin hukuku" dediğini söyleyen Güvenç, Çelenk'in "tüm imkanları, hukuku da kullanarak ezilenlerin iktidarını kuracaksınız, başka çare yoktur" sözlerini hatırlattı.

"İnandığı gibi yaşayan devrimcilerden yalnızca biri Halit Çelenk idi" diyen Güvenç, onların kimseye boyun eğmediğini yalnızca doğanın kanunlarına karşı gelemediklerini söylerken, etkinliği izleyen tüm salonda duygu dolu anlar yaşandı.

Halit Çelenk nasıl bir miras bıraktı diye soran Güvenç, yalnız avukat değil sanık da olan Çelenk'in, bugünkü genç devrimci avukatlar tarafından temsil edildiğini, "devrimci savunma" mirasının genç avukatlarca taşındığını belirterek sözlerine son verdi.

(soL - Ankara)