Türkiye Komünist Partisi 90. yılını kutluyor. 1920 yılında Doğu Halkları Kurultayı'nın hemen ardından gerçekleştirilen Birinci Kongre, partinin kuruluş tarihi olarak kabul ediliyor.
Kurulur kurulmaz Anadolu'da emperyalist işgale karşı mücadele, Sovyetler Birliği'nin savunulması ve Kurtuluş Savaşı'nın burjuva önderliğinin komünist hareketin güçlenmemesi için gerçekleştirdiği operasyonlara direnme görevleriyle karşı karşıya kalan TKP, kuruluşundan beş ay kadar sonra kadar sonra lideri Mustafa Suphi'nin de aralarında bulunduğu 15 partilinin Anadolu'daki mücadeleye aktif olarak katılma girişimlerinde bulundukları sırada Ankara hükümetinin memurları tarafından öldürülmesiyle önemli bir darbe almıştı.
10 Eylül dolayısıyla bir açıklama yayınlayan Türkiye Komünist Partisi Siyasi Bürosu, 90. yıldönümü kapsamında planlanan büyük etkinliklerin referandum nedeniyle Ekim Devrimi'nin yıldönümü olan 6-7 Kasım tarihlerine alındığını belirtti. "Biz başka âlem isteriz" başlığını taşıyan açıklama şöyle:
"Türkiye Komünist Partisi, bundan tam 90 yıl önce, savaşlarla perişan olmuş bir dünyada, Sovyet devriminin ateşinin yanı başında Bakü'de kuruldu.
90 yıl önce, TKP'yi kuranlar onu alınteri ve emekle yaşattılar.
90 yıl sonra, TKP'liler yaş günlerini sokaklarda kutluyorlar. Gericiliğe, emperyalizme ve piyasacı sömürü düzenine HAYIR diye haykıran bildirilerle, afişlerle.
90 yıl sonra TKP, dünya komünistlerinin ortak dilinde, enternasyonal marşının lisanıyla ses veriyor: Biz başka âlem isteriz.
Yıkalım bu köhne düzeni,
Biz başka âlem isteriz,
Bizi hiçe sayanlar bilsin,
Bundan sonra herşey biziz.
90 yıl önce Bakü'de yankılanan sözler, sınıfsız, sömürüsüz bir dünya için verilen mücadelenin tüm insanlık için ortak olan diliyle söyleniyordu.
90 yıl önce Türkiye'nin komünistleri ilk sözlerini söylediler. Türkiye Komünist Partisi'ni kuranlar, onu yaşatmak için canlarını verdiler.
Emperyalist işgalle cebelleşen Anadolu'ya geçerken hiç tereddüt etmeyen TKP'nin ilk yoldaşları, kara yobazların, burjuva tetikçilerinin elinde can verdiklerinde partinin kuruluşunun üzerinden 5 ay geçmemişti.
Bir gelenek böyle yaratıldı.
Komünist partili olmanın anlamı böyle tanımlandı.
90 yıl sonra TKP'nin yoldaşları yaşgünlerini sokaklarda kutluyorlar.
Halka anlatarak, halkı örgütleyerek.
12 Eylül'de halkı “AKP'ye Hayır!” demeye çağıran TKP, doksanıncı yaşının sokaktaki karşılığının “emperyalizme, gericiliğe, sermaye düzenine Hayır!” diyen bir halk olduğunun bilinciyle hareket ediyor.
Türkiye Komünist Partisi, doksanıncı yaşını 6–7 Kasım tarihlerinde bütün partililer, parti dostları ve emekçi halkımızla birlikte gerçekleştireceği büyük bir kutlama toplantısıyla kutlamak için ise hazırlıklarını sürdürüyor. 6 Kasım'da yapacağımız uluslararası sempozyumun ardından ve Büyük Ekim Devrimi'nin yıl dönümünde büyük bir şenlik düzenleyeceğiz. Emeğin ve alın terinin var ettiği komünist partiyi bir adım daha ileri taşıyacağız.
Bu mücadelenin emekçilerine, Türkiye Komünist Partisi üyelerine, dostlarına ve Türkiye işçi sınıfına selam olsun.
Nice nice yıllara…"
(soL)