soL (HABER MERKEZİ) Haftalık bülten TKP'nin Sesi'nin yeni sayısında Kürt sorunu ele alındı. Bugün Kürt sorunu adı altında yaşanan gerilimi ve ortaya çıkan taraflaşmayı "sağlıksız" olarak nitelendiren TKP'nin Sesi'nde "Kürt sorunu" tanımlamasının bugün itibarıyla "yetersiz, hatta yanlış" olduğu dile getirilerek şöyle denildi: "Çünkü Kürt sorunu, 'nasıl bir Türkiye' sorusunun, yani 'Türkiye sorunu'nun bir parçası haline gelmiştir."
Kürt sorununun çözümü için ortaya atılan model, öneri ve düzenlemelerin Türkiye'nin geleceğine ilişkin bütünlüklü projelerin parçası olarak gündeme geldiği ifade edilen bültende "Emperyalizm ve Türkiye gericiliğinin uzun süreli faaliyetlerinin sonrasında artık masada bütün ağırlığıyla 'Türkiye sorunu' durmaktadır" denildi.
Herkesin sorusu olan "Nasıl bir Türkiye istiyoruz" sorusuna emperyalistlerin ve Türkiye gericiliğinin yanıtını açıkça ortaya koyduğunun ve Kürt sorununu da istedikleri Türkiye'nin içine yerleştirdiğinin ifade edildiği TKP'nin Sesi'nde, tartışılması gerekenin kendi başına Kürt sorunu değil, bütün boyutlarıyla Türkiye sorunu olduğu kaydedildi.
Kürtlerin eşitlik ve özgürlük taleplerinin de artık bu bağlamda tartışılması ve Türkiye'de siyasal taraflaşmanın, "nasıl bir Türkiye istiyoruz" sorusuna verilen yanıtlar üzerinden gerçekleşmesi gerektiğini vurgulayan TKP'nin Sesi şöyle yazdı: "Türkiye'nin bir geleceği varsa, o bağımsız, egemen, dinin siyasal alandan tamamen çıkarıldığı ve dini kurumların toplumsal yaşama biçim verici müdahalelerinin ortadan kaldırıldığı, inanç ve ibadet özgürlüğünün güvence altına alındığı, insanlar arası eşitsizliklerin kaynağı olan ekonomik yapının yerine toplumsal çıkarları gözeten eşitlikçi bir sistemin kurulduğu bir Türkiye olacaktır."
Kürtlerin bu ülkenin eşit kurucu unsuru haline gelmesinin ve böyle bir Türkiye'de Kürt dili, Kürt kimliği üzerindeki kısıtlamaların tamamen ortadan kalkacağının açık olduğuna değinilen TKP'nin Sesi'nde, bunun önkoşulunun emekçilerin, bir başkasının sırtından kazanmayanların özgür, bağımsız, egemen ve eşitlikçi bir Türkiye için ortak tavır almaları ve mücadeleye başlamaları olduğu vurgulandı.
Çok geç olmadan...Kürt sorununun emperyalistlere ve gericilere Türkiye'yi istedikleri kalıba sokma fırsatı vermesine izin verilmemesi gerektiğine işaret eden bültende şu ifadelere yer verildi:
"Memleketin gerçek sahibi olan işçiler, yoksul köylüler, onurlu aydınların Türkiye projesi, Kürt sorunu dahil olmak üzere, ülkenin bütün temel sorunlarında daha gerçek, daha somut ve daha kolay uygulanabilir çözüm yollarına sahiptir. Bizler, siyasal ve düşünsel enerjimizi böyle bir Türkiye için seferber etme iradesini ortaya koyarken, emekten yana bütün güçleri Kürt sorununu 'Türkiye sorunu'na bağlamaya çağırıyoruz. Çok geç olmadan.
'Nasıl bir Türkiye istiyoruz' sorusu bugünün en gerçek ve yakıcı sorusudur. Bu soruya yanıt verirken, samimiyet son derece önemlidir. Liberal, gerici güruhtan samimiyet beklemiyoruz. Onlar Yeni Osmanlı projelerini, mandacı çözümlerini gizleyecek, türlü demagojilerle başka kılıflarla yutturmaya çalışacak. Ancak sol adına, devrimcilik adına, halkların kardeşliği adına, emekçi sınıflar adına konuşanlar mümkün olduğunca açık, samimi olmalıdır. Türkiye Cumhuriyeti'ni Türkler, Kürtler, herkes için, hepimiz için eşitlikçi, bağımsız, egemen, özgür bir ülke haline getirmek istiyor muyuz, istemiyor muyuz? Biz istiyoruz ve Türkiye'de istediğimizi gerçekleştirecek toplumsal birikim olduğuna samimiyetle inanıyoruz."
20 Haziran 2009 tarihli TKP'nin Sesi'ne şu bağlantıdan ulaşılabilir: http://www.tkp.org.tr/tkpnin-sesi/gundemimizde-turkiye-sorunu-vardir