TKP: İmamlar iktidarına doğru

Türkiye Komünist Partisi Siyasi Bürosu, YÖK Genel Kurulu’nda alınan kararlara dair bir açıklama yaparak, “İmam-hatip liseleri meslek lisesi değil, Türkiye Cumhuriyeti’nin tasfiyesinin bir aracıdır” dedi.

“İmamlar İktidarına Doğru” başlıklı açıklamada katsayılarda yapılan değişikliğe değinildi. Açıklamada, alınan kararla imam hatip liselerinden mezun olanların herhangi bir dezavantajla karşılaşmadan üniversitelere girebileceği vurgulandı.

Açıklama şu şekilde:

İmamlar İktidarına Doğru

YÖK Genel Kurulu 2010 yılından itibaren üniversiteye girişte ağırlıklı orta öğrenim başarı puanlarının tüm okullar için eşitlenmesine karar verdi. 1998’de alınan bir kararla meslek liselerinden mezun olanların kendi alanlarında okumalarını teşvik etmek için düşük katsayı uygulanıyordu. Bu kararla imam-hatip liselerinden mezun olanlar herhangi bir dezavantajla karşılaşmadan üniversitelere girebilecekler.

Meslek liseleri toplumsal eşitsizliğin ürünüdür
Mesleki ve akademik eğitim veren liselerin varlığı tamamen içinde yaşadığımız toplumun eşitsizliği yeniden üretme mekanizmalarının ürünüdür. Gençlerin büyük bir bölümü hayatlarının en alıcı oldukları döneminde akademik eğitimden koparılmakta ve işçi olmak üzere bir tezgaha sokulmaktadır.

Sosyalist Türkiye’de tüm gençlerin ayrım gözetmeksizin akademik eğitim alırken üretim süreçlerini tanıyarak yetişecekleri eşitlikçi bir eğitim uygulanacaktır. Bu yüzden katsayı değişikliği çok yüzeysel ve sorunu çözmeyen bir önlem olmasına karşın daha eşitlikçi olduğu için desteklenebilirdi. Ancak Hükümetin ve iktidarın borazanı olan YÖK’ün amacı tamamen farklıdır. Alabildiğine piyasadan ve ayrımcılıktan yana olan iktidar bu uygulama ile imam-hatip mezunlarına üniversitenin yolunu açmak istemektedir.

İmam-hatip liseleri meslek lisesi değil, Türkiye Cumhuriyeti’nin tasfiyesinin bir aracıdır

İmam-Hatip liseleri 1947’den beri giderek gericileşen Türkiye sermaye sınıfının toplumu kontrol altında tutma araçlarından oldu. Toplumsal eşitsizlikler geliştikçe bu araca daha çok sarıldılar. Toplumsal uyanışın doruğa çıktığı 1970’lerin başında İmam-Hatip lisesi sayısı 70'i geçti ve imam olmaları mümkün olmadığı halde kız öğrenci alınmaya başlandı. Bugün 600’e yakın imam-hatip lisesinde 90 binden fazla öğrenci okuyor. Ne Türkiye’nin bu kadar imama ihtiyacı var, ne üniversitelerin imam-hatip mezununa.

Artık iş çığrından çıkmıştır. Sermayenin iktidarını korumak için kullandığı bir kontrol mekanizmasıyla değil, burjuvazinin iktidarını imamlara devrettiği bir süreçle karşı karşıyayız. Cumhurbaşkanının, başbakanın, bakanların, valilerin imam olduğu bir ülkeye doğru hızla sürükleniyoruz.

Bu emperyalizmin Türkiye Cumhuriyeti’ni tasfiye etme planı ile yakından ilgilidir. Egemen bir ülkeyi emperyalizmin bir serbest piyasa bölgesinde eritmek istiyorsanız, toplumun aklını imamlara teslim etmekten daha iyi bir araç olabilir mi?

TKP bütün sol ve ilerici güçleri, ülkemizi bir imamlar iktidarına teslim etmemek için direnmeye davet etmektedir.

TKP Siyasi Büro”
(soL – Haber Merkezi)