Gazetecilikte Yeni Yaklaşımlar Taraf Gazetesi ve Bilimkurgu Gazeteciliği (Mahir Boztepe)

Türkiye’de yeni şeyler oluyor, toplumsal genel kabul bu yönde en azından. Türkiye’nin gündelik hayatı, tüm kurum ve yapılarıyla bir yeni söylemiyle kuşatılmış durumda. Türkiye’de yeni gazeteler çıkarken, yeni siyasal söylemler oluşuyor, eski yapı yenisiyle yer değiştiriyor, yeni darbe planları ortaya çıktıkça yeni mi yeni ve ayrıca hakiki bir demokrasimiz oluyor. Kürt sorununun çözümünde yeni bir aşamaya gelinirken, Ortadoğu coğrafyası Türkiye için yeni fırsatlar barındırıyor.

Yenilik ve değişim söyleminin her dönem, belli bir rüzgar yarattığı doğrudur fakat bu sefer herkes ve her şey yenileşiyor, yenileştiği oranda da birbirine benziyor. Yeniliğin kutsanmasıyla Türkiye toplumu adeta bir akıl tutulması yaşıyor!

Gazetecilik anlamında ülkemizdeki en önemli yenilik ise, askeri vesayete karşı açtığı “özgürlük ve demokrasi” bayrağı nedeniyle, Taraf Gazetesi olsa gerek. Taraf, içerik ve biçim açısından, Türkiye’nin şimdiye kadar görmediği bir gazetecilik yapmak iddiasıyla yola çıktı. Sarı gazeteciliğin karşısında fikir gazeteciliği, Haki gazeteciliğin karşısında demokrat gazeteciliği temsil edecek bir yayın geldi diye sevinenlerin hevesi kursağında kaldı. Çünkü Taraf, AKP iktidarına cepheden eleştiri getirmek bir yana, İktidar partisinin olumsuzları da olmak üzere tüm icraatlarına destek vererek, yeşil gazetecilik olarak tanımlayabileceğimiz, yeni bir gazetecilik anlayışını ortaya koydu. Ama hakkını yemeyelim, Taraf, içerik olarak pek bir yenilik sunmasa da, (Zaman Gazetesiyle birlikte) AKP’yi aklamak adına yeni biçimler icat etti. Nasıl mı?

Gazetecilikte yeni teknikler
Taraf Gazetesi’nin, 5N 1K kuralından sonra haberciliğin temel kuralı haline gelebilecek yeni habercilik anlayışıyla anlam dünyamız değişiyor… Taraf’ın Gazetecilik okullarında öğretilmesi gereken bu yeni habercilik anlayışı nedir daha yakından bakmaya çalışalım.

Bu habercilik anlayışı öncelikle haber dilinin biçiminde devrim niteliğinde bir değişiklik yapıyor. Haber yazımıyla profesyonel olarak ilgilenenler bilirler, genel olarak haber dili, geniş ve geçmiş zaman ekleriyle kurulur, şimdiki zaman eklerinin kullanıldığı da görülür.

Haber yazımında en çok tercih edilen zaman kipi “Bilinen Geçmiş Zaman Eki”dir (-dı/-di/-du/-dü" "-tı/-ti/-tu/-tü) bunun dışında, “Öğrenilmiş Geçmiş Zaman Eki” de (-mış/-miş/-muş/-müş) bir tanıklık aktarımı gibi durumlarda kullanılabilir. Devam eden olaylar içinse “Geniş Zaman Eki” (-r" "-ar/-er" "-ır/-ir/-ur/-ür) ya da Şimdiki Zaman Eki kullanılır. Bu kullanımlar, gazetecilikte haber yazmanın biçimsel görenekleridir, değişmez değilse de genellikle bu biçimlere uyulur. Tabi sansasyon ve magazin odaklı yayıncılık yapılmıyorsa. Sansasyon ve magazin gazeteciliği ise, daha gayri ciddi üsluplara yönelir ve biçimsel olarak, kullandığı kip öykülemeye yöneliktir.

İyi kurgular Türkiye
Taraf Gazetesi’nin, magazin ve sansasyon gazeteciliği yaptığını iddia etmiyorum, haşa. Bu iddiayı, ancak bir Ergenekoncu ortaya atabilir. Benim iddiam, Taraf Gazetesi’nin yeni bir tür gazeteciliği ortaya çıkardığıdır. Bu gazeteciliği de kabaca isimlendirmek gerekirse “Bilimkurgu Gazeteciliği” diyebiliriz. Neden mi? Çünkü Taraf Gazetesi, kullanılması gereken zaman kiplerini kullanmıyor. Daha çok bilimkurgu romanlarında kullanılan, Gelecek Zamanın Hikayesi (-ecekti, -acaktı) kipini kullanıyor.

Örnekse, Taraf’ın son bombasını patlattığı, 20.01.2010 tarihli, Balyoz Darbe Planı haberine bakabiliriz. Taraf Gazetesi darbe haberini, yayın çizgisine uygun olarak Manşetten veriyor. Daha önce defalarca kez attığı başlıklarla Masumiyet Karinesini (suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar kimse suçlu sayılamaz) ihlal eden gazete, bu sefer de “Darbenin Adı Balyoz” başlığını kullanarak “darbe planı” uygulamaya konulmuş izlenimi yaratıyor. Kullandığı başlığın yüksek bütçeli bir Hollywood felaket filmi ismini çağrıştırması ise şaşılacak bir durum değil, zira Taraf’ın yayın hayatı bu tür başlıklarla dolu. Haberin spotu şöyle “2003 tarihli Çarşaf ve Sakal kodlu eylem planlarına göre, darbe ortamı yaratmak amacıyla Fatih ve Beyazıt camilerinde cuma günü bombalı saldırı düzenlenecekti.”

Zaman içinde gerçekleşecek olayların aktarımı için Gelecek Zaman kullanılabilir, fakat Taraf böyle bir haber yapmıyor, kaldı ki kullandığı kip de Gelecek Zamanın Hikayesi ve habercilikte kullanılan bir zaman kipi değil. Taraf’ın bu dili, eğer birkaç haberle sınırlı kalsaydı, sorun yoktu. Ancak Taraf Gazetesi’nin daha önceki birçok haberine bakılarak bu dili kullanmayı bir tarz olarak benimsediği görülebilir.

Taraf ve Zaman’ın demokrasi kardeşliği

Mademki konumuz Taraf’ın gazetecilik anlayışı o halde Zaman Gazetesi’nin de bu konudaki katkılarını görmezden gelmemiz mümkün değil. Hayır yanlış anlaşılmasın, gazetelerin finans kaynaklarına dair, spekülasyon yapmayacağım. Bu iki yayın organı, aynı gazetecilik anlayışının Türkiye’deki iki önemli temsilcisi. Söylemeye çalıştığımı tam olarak, Zaman ve Taraf gazetelerinin Türkiye’de Bilimkurgu Gazeteciliği türünün ilk ve belki de en yetkin örnekleri olduklarıdır.

İşte bugünkü Zaman Gazetesi’nin 20.01.2010 tarihli internet yayınından bir örnek “Cuntacılardan ürperten eylem planı DARBE YAPMAK İÇİN CAMİYİ BOMBALAYACAKLARDI” başlığını web sitesinde birinci sıraya taşıyan Zaman’ın biçim ve içerik açısından Taraf’la aynı yerde olduğu rahatça anlaşılabilir.

Taraf, askeri vesayete karşı olan- sınırını kendi çizdiği- “demokrasi güçlerini” AKP’nin yanında saflaşmaya davet ederken, Zaman, Müslüman demokratları uyararak, AKP’yi dindarlar nezdinde değerli kılmaya çalışıyor. Her iki yayın organının da, AKP’nin “demokratikleşme” sürecine verdikleri destek göz önünde tutulduğuna, yayınların ideolojik olduğunu ve yönlendirme amacı taşıdığını söylemek mümkün.

AKP politikalarından mağdur olan büyük bir çoğunluğun Taraf gazetesinin liberal söylemi içerisinde temsil edilme olasılığını anlamak içinse Taraf’ın Tekel İşçilerinin 1 ayı geçen direnişini görmediğini bilmek yeterli. Her gün bir yenisinin yaşandığı linç olayları varken, nefret söylemi ve ırkçılık yayılırken, AKP’nin Kürt Sorunundaki şahinliği artık sır değilken, Tekel İşçileri haklarını aradıkları için gaza boğuluyorken, Taraf 2003 yılında TSK içinde bir cunta tarafından hazırlandığı öne sürülen darbe planını gündem yapıyor ve bizden AKP demokrasisine ikna olmamızı bekliyorsa, burada gazeteciliğin etik ilkeleri sorgulanmalıdır.

Sözün özü, biçimde ve içerikte devrim yapan Taraf, tüm yenilikçiliğine rağmen, özgür, bağımsız, ilkeli… gazetecilik yapmak konusunda sınıfta kalmıştır.

Mahir Boztepe
İÜ İletişim Fakültesi-Gazetecilik Öğrencisi