Abdullah Gül bir Alman gazetesine "Mesut Özil bana hangi takımda oynaması gerektiğini sorsaydı, onu Alman takımında oynaması için cesaretlendirirdim" demiş...

Almanya ve Türkiye aynı grupta birincilik için çekişirken, gol makinesi Mesut Gül'e "gollerimi sizin kaleye mi, yoksa rakibinizin kalesine mi çakayım efendim?" diye soracak ve Türk reisicumhuru "o da sorulur mu, bizim kaleye çakıver gitsin evladım" diyecek, hem öyle bir değil, iki de değil haa, en az üç tane çakması için Mesut'u "cesaretlendirecek"(ti)... Öyle mi?..

Mesut pırıl pırıl bir CV'ye sahipken, bu CV'ye Türkiye Milli Takımı'nı da dahil edeyim mi diye soracak, ülke topraklarını pazarlamak uğruna uçaktan inmeyen bir insan bu bedava reklam fırsatını "nayn" yanıtıyla reddedecek ve Mesut'u Almanya takımına paslayacak(tı), öyle mi?.

Mesut, maçta Merkel'i mi yoksa Tayyip'i mi mosmor edeyim şeklinde iki şık sunacak, Abdullah Gül Merkel'in "mesut", Tayyip'in kaput olmasını seçecek(ti), öyle mi?..

İnanılır gibi değil, ya kötü espri yada kötü çeviri olmalıdır...

Bunlar değilse eğer, geriye bir tek açıklama kalmaktadır:

Futbol bilgisi Tayyip'in çok gerisinde -muhtemelen Hayrünnisa Hanım'ın düzeyinde- olan Gül, bir ihtimal, bazı futbolcuların birden fazla milli takımda oynadığını zannediyor olabilir.

Nasıl mı bir kaç gün önce Kürt açılım-festivali kapsamında oynanan FB-Batman Karması maçında, Mehmet Shimshek adlı (gözlüklü ve göbekli, daha ziyade sumocuya benzeyen) futbolcu ilk devre Batman takımında, ikinci devre FB'de oynamıştır ki, Hayrünnisa Hanım'dan bu sumocunun İngiliz pasaportlu olduğu tüyosunu kapan Gül, iki veriyi hızla birleştirerek, çifte pasaportluların "çifte forma" da giyebildiği gibi bir tuhaf senteze varmış olabilir.

Neticede Gül, Mesut nasıl olsa bir maç bizde, bir maç Alman takımında oynayacak varsayımıyla "ilk sıra"yı Almanlara bahşetmiş olabilir.

Başka bir ihtimal görünmemektedir...

Mustafa Adalı