Believe it or not kardeşim

Başbakanımız meğer ne mütevazı ne yüce gönüllüymüş. İngilizce bilmeyenler kendilerini eksik hissetmesinler diye İngilizce konuşmuyormuş...

Hatırlanacağı gibi, geçen yıl Davos'ta Kasımpaşa aksanıyla yaptığı "van minut" şovundan sonra Başbakanın İngilizcesi tartışma konusu olmuştu. İngilizce iki kelimeyi bir araya getiremediği için Fatih Terim'den ders alması bile önerilen Başbakan meğer rol kesiyormuş.

Kuzey Afrika gezisi sırasında "How are you?" diyerek hatırını soran Arap gazeteciye, "Thank you. Siz how are you?" diyen, verdiği iftar yemeğinde kendisini ülkesine davet eden bir büyükelçiye "Next year inşallah" diye karşılık veren, İngiltere Dışişleri Bakanı David Miliband'in "Fenerbahçe nasıl?" sorusunu "Bath, bath!" şeklinde cevaplayan, Berlusconi'ye hayır diyen İtalyanlara "Olmadı, Berlusconi my friend!" sözleriyle karşı çıkan, sıkıştığı yerde beden diline başvuran Başbakan aslında numara yapıyormuş.

Başbakanımız meğer ne mütevazı ne yüce gönüllüymüş. İngilizce bilmeyenler kendilerini eksik hissetmesinler diye İngilizce konuşmuyormuş sadece tercüman istihdam edebilmek için İngilizce bilmiyor numarası yapıyormuş da haberimiz yokmuş.

Neden mi? Recep Tayyip Erdoğan'ın Türkiye Büyük Millet Meclisi anasayfasında yer alan özgeçmişi şu cümle ile son buluyor: "İngilizce bilen Erdoğan, evli ve 4 çocuk babasıdır."