Aköz'den bomba açılım: “Yetmez ama sonra!”

Sabah gazetesi yazarı Emre Aköz, referandumda “Yetmez ama Evet!” diyenlere akıl verdi. Grubun yeni anayasa talebini “derin bir Türkiye analizi” ile yerinde bulmayan Aköz, “şimdi talep etme değil mayalanma zamanı” veciz sözüne imza attı.

12 Eylül referandumunda militan bir “Evet” taraftarı olan Sabah gazetesi yazarı Emre Aköz, halk oylaması öncesi çalışmalarını zaman zaman övdüğü “Yetmez ama Evet” diyenlere bu kez akıl verdi. Aköz'ün Aziz Nesin'in “yüzde 60” esprisini de kullandığı yazısının asıl kendisi Aziz Nesinlik ifadeler içeriyor.

“Yetmez ama Evet” diyenlerin yeni anayasa talebini dillendireceğini duyduğunu belirten Aköz, “Şimdi sırası değil, talep etmeyin” demeye getirdi ve siyasi literatüre geçecek bir ifade kullanarak “talep dillendirmek yerine mayalanın” dedi. Aköz'ün dilinin ucuna gelmiş olduğunu düşündüğümüz gruba yeni isim önerisini biz dillendirelim: “Yetmez ama sonra!”

Aziz Nesin Aköz'ü kastediyor olmasın?
Emre Aköz, “Aziz Nesin haklı çıktı! Peki şimdi ne yapmalı?” başlıklı bugünkü yazısına “Yetmez ama Evet!” kampanyası övgüsüyle başlayıp, bu platformun farklı görüşleri ortak bir talep etrafında toplamasına işaret ediyor:

“Referandum öncesi ortaya atılan "Yetmez ama Evet!" kampanyası büyük ilgi görmüştü. Kısa sürede slogan, farklı görüşlerin bir araya geldiği bir platforma dönüştü.

'Yetmez ama Evet' toplantılarında, DSİP'li bir solcu ile İslamcı bir yazarı yan yana oturup, halkı Evet oyu vermeye çağırırken görebiliyordunuz.

Nedeni basit: Herkes daha demokratik, daha özgürlükçü, daha adil bir Anayasa yapılmasını istiyor, referandumu da bu yolda, ileri bir adım olarak görüyordu.”

Aköz, bu satırlardan sonra Aziz Nesin'i mezarında ters döndürecek bir saptamaya yer vererek, referandum sonuçlarının Aziz Nesin'i haklı çıkardığını söylüyor:

“Neyse ki sonunda Aziz Nesin haklı çıktı. "Türk halkının yüzde 60'ı aptaldır" demişti ya... Onun döneminde aklı başında olanlar yüzde 40'ta kalıyormuş demek...

Ancak her alanda olduğu gibi, akıl-zekâ katsayısında da Türkiye ilerledi. Sonunda aptal olmayanlar yüzde 58 seviyesine ulaştı!”

Aköz Aziz Nesin'in bu sözünden yıllardır gocunmuş olacak ki, kendisinin de dahil olduğu Türkiye toplumunun akıl-zekâ katsayının geliştiğini saptıyor. Referandumda “Evet” oranının yüzde 58 çıkmasını ise bu ilerlemenin göstergesi kabul ediyor.

Aziz Nesin'in o meşhur sözünü, 1982 Anayasası'nın yüzde 92 oy oranıyla kabul edildiği atmosferde söylediği, hatta Müjdat Gezen'in aktarımıyla, o sözü söylediği toplantı çıkışında “Aslında yüzde 92 diyecektim” dediği bilinir. Yani bir ilerlemeden bahsedilecekse başka bir orana bakmak gerekiyor! Ancak Aköz yine kendini kurtaramıyor, çünkü kendisi de yüzde 58'e dahil olarak, 1982 Anayasası'ndan da beter değişikliklere bir zamanlar yüzde 92'nin yaptığı gibi “Evet” mührü bastı. Aköz'e, bir dahaki sefere diyelim...

“Hamle yapmayın gündem başka”
Aköz yazısının sonraki bölümünde “Yetmez ama Evet!” diyenlerin yeni anayasa talebiyle yeni bir hamle yapmaya hazırlandıklarını belirtip taleplerine hak vermekle birlikte, bu talebi “şimdi, bugün, bu ortamda” dillendirmenin yerinde olmayabileceğini söylüyor.

Türkiye'de AKP ve muhalefet partilerinin gündeminin farklı olduğunu ifade eden Aköz, Kürt sorunu, bütçe görüşmeleri, seçim heyecanı, CHP'deki iç çekişmeler, MHP'nin baraj endişesi ve başkanlık sistemi tartışmaları nedeniyle yeni anayasa talebinin güme gidebileceği uyarısı yapıyor.

Ve bomba öneri geliyor...
Aköz bu saptama ve uyarılardan sonra yazısını, “Yetmez ama Evet!” diyenlere bir öneri ile bitiriyor. Siyasi literatüre geçecek önerisi ise “mayalanma” oluyor. Aköz'e göre, dönem talep dillendirme dönemi değil, mayalanma dönemiymiş!:

“Yukarıda saydığım nedenlerden dolayı siyasetçilere yeni bir Anayasa yaptırmak mümkün olmaz.

O halde sivil toplumun bir yıl sonraya hazırlanması gerekiyor: Yeni Anayasanın ilkeleri neler olacak? Hangi yöntemle hazırlanacak? TÜSİAD ve DİSK gibi kuruluşların hazırlıklarından nasıl faydalanılacak? Bilhassa Kürtlerin ve Alevilerintalepleri metne nasıl girecek?

Bence talep etme değil, mayalanma dönemindeyiz...”

Ne diyelim, mayalanın sayın Aköz, belki birşey çıkar...