İki gündür medyada Mehmet Ali Birand ve Yiğit Bulut kavgası sürüyor. Dün Yiğit Bulut'un ağır ifadeler içeren bir yazı yayınlamasının ardından bugün Mehmet Ali Birand'dan benzer 'seviyede' bir cevap geldi. Tartışma gazeteciliğin ülkemizde ne hale geldiğini göstermesi açısından da ilginç. İkili birbirini 'sonradan AKPci olmakla' suçluyor...

Yiğit Bulut: Sayın Başbakanla nasıl gazetecilik yapacağımızı konuşuyorduk
Tartışma Mehmet Ali Birand'ın, Tayyip Erdoğan'ın medya patronlarıyla yaptığı Dolmabahçe toplantısında Yiğit Bulut'un Başbakan'dan açıkça sansür talep ettiğini ifşa etmesiyle başladı. İddiaları yanıtlayan Yiğit Bulut da Birand ile ilgili 'bildiklerini' anlattı.

Yiğit Bulut'un yazısında dikkat çeken noktaların başında Dolmabahçe toplantısının amacıyla ilgili söyledikleri geliyor. Yiğit Bulut, Başbakan'ın kendilerini neden çağırdığını çok net ve hiç çekinmeden yazıyor:

Başbakan oraya "ne yapacağız, açıkça sorgulayalım" diye bizleri davet etti. Ve bu detayı da konuşmasına başlarken söyledi "Bu bir basın toplantısı değil, burada haber yapmayacağız, en iyi ne yapabiliriz birlikte ortak bir akıl oluşturarak, o detayları konuşacağız" dedi!

"Başbakan seni adam sandı da çağırdı oraya"
Yiğit Bulut Başbakan'la, gazeteleri hangi manşetlerle çıkartmaları gerektiği konusunda 'ortak akıl' yaratmak için buluştuklarını tane tane, çekinmeden yazıyor ve 'devlet terbiyesi almış, mümtaz bir şahsiyet' olduğunu gösterircesine orada konuşulanların orada kalmasını gerektiğini belirtip, Birand'ı ispiyonculukla suçluyor:

O toplantıda konuşulanlar "beyin fırtınası" mahiyetindeydi ve orada kalması gerekirdi. Daha açık yazayım: Başbakan, sizi oraya "adam sandı" da çağırdı, ama ne yazık ki Türk halkı gerçeği bir kez daha gördü.

Başbakan'ın 'gerçek seveni' Yiğit Bulut
Yiğit Bulut, Mehmet Ali Birand'ın Dolmabahçe toplantısıyla ilgili iddialarının kendisinden çok Tayyip Erdoğan'ı baskı altına alma amacını taşıdığını söylüyor. Ancak Başbakan'ın onlara kanmadığını, bu anlamda da Aydın Doğan'ın 'eskittiği' başbakanlara benzemediğini vurguluyor. Tayyip Erdoğan'ın, Birand ve çevresinin "ne mal olduğunu" idrak ettiği için uzun süredir iktidarda olduğunu da yazan Bulut, "Atatürk'ten sonra en uzun ve güçlü iradeyi ortaya koydu, hatta belki de Cumhuriyet tarihinin en uzun iktidar dönemini Allah kendisine kısmet edecek" ifadelerini kullanıyor.

Yiğit Bulut'tan 'Gerçek AKPci benim' mesajları
Yiğit Bulut'un ortaya döktüğü aile sırlarına biraz bakınca Bulut'un niyetini görmek zor olmuyor. Doğan grubu gazetelerinin 28 Şubat sürecinde sergilediği yayın politikasını örnek gösteren Bulut AKP'ye 'vakti zamanında onlar size karşıydı, en sadık yandaş benim' mesajı veriyor:

"411 el kaos'a kalktı" manşetleri atılıp, daha da geriye gidersek, 28 Şubat sürecinde Gülen kasetlerini ana haber bültenlerinde döndürüp, Aczimendileri parlatan arkadaşlar, söyleyin bakalım: Bu mu gazetecilik!

Ve en önemlisi Mehmet Ali Yalçındağ'ın evindeki "Erdoğan'a karşı acil önlem" toplantısında ORADA MIYDIN! Yalçındağ, rakı kadehini kaldırıp "Erdoğan'a bir vursak, yarısı boşa gider" tarihi söylemini yaptığında "SEN BÜYÜK GAZETECİ" olarak ne yaptın! BU MU GAZETECİLİK AHLAKI!

Mehmet A. Birand: Ben 28 Şubatçıysam o da ulusalcıydı!
Yiğit Bulut'a cevap bugün geldi. Mehmet Ali Birand yazısında, Yiğit Bulut'a "Yavrucuğum" diye seslenirken, yazıya "Kim safkan AKP'li" yarışıyla başladı. Yiğit Bulut'un, "Vaktinde 28 Şubatçıydınız" ithamına karşılık Birand da Bulut'a "O da ulusalcıydı, MHP'nin başına geçecekti" şeklinde cevap verdi.

Hain Damat Yiğit Bulut
Birand da Yiğit Bulut'a cevabında aile içi malumatları kullanmaktan çekinmedi:

Ayrıca ayıptır, Aydın beyin akrabasıyken eteğinden ayrılmaz, başının üstünde taşırdın. Akrabalıktan düştükten sonra atmadığın leke kalmadı, buna rağmen CNN TÜRK sana yolsuzluk davası açmak üzereyken, yine Aydın bey durdurdu. Aynı şekilde, M. Ali ve Arzuhan Yalçındağ'ların da sana sadece destekleri oldu. Sen ise şimdi Yalçındağ' ı yerden yere vuruyorsun

Yiğit Bulut'un bahsettiği tekneyi "Mis gibi kendi paramla aldım" diyen Birand, Bulut'un "Birand'ın Belçika vatandaşı olduğu yönündeki iddialarına da "Ben, milyonlarca çifte pasaportlu Türk gibi, Belçika pasaportu taşımaktan da gurur duyarım. İyi ki de ikinci pasaportu edinmişim. Bunun alınılacak hiçbir yanını da görmüyorum. Hadi yavrum, sen kendi işine bak, aklının ermediği şeylere karışma" diyerek cevap verdi.

Medya Patronlarını yakından tanıdığını bildiğimiz Birand yazısının sonunda Yiğit Bulut için "Hiçbir patron bu tip insanları uzun süre taşımaz"
yorumunu yaptı.

(soL - Haber Merkezi)