TGS'den Emniyet'in kararına tepki: 'Gerçekler gizlenemez'

Türkiye Gazeteciler Sendikası, Emniyet Genel Müdürlüğü'nün basın mensuplarının emniyet girişlerini yasaklamasına tepki gösterdi.

(soL - Haber Merkezi) Emniyet Genebl Müdürlüğü'nün tüm Türkiye genelinde gazetecilerin emniyet binalarına girişini yasaklamasına tepki gösteren TGS İstanbul Şubesi, hükümetin yolsuzluk ve rüşvet operasyonun üzerini kapatmaya çalıştığına dikkat çekerek “Gerçekler gizlenemez” dedi.

Gazetecilerin emniyet binalarına girişinin yasaklanmasını halkın haber alma hakkına yönelik bir engelleme olarak değerlendiren Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) İstanbul Şubesi, bu girişimi son günlerde hükümetin gerçeklerin üzerini kapatma girişiminin bir parçası olarak değerlendirdi.

Açıklamasında, “Yolsuzluk operasyonunda, bakan çocuklarının da tutuklanmasının ardından hükümet polisleri, savcıları görevden almayı tercih etti. Gerçeklerin üstünü örtmeye çalıştı” diyen TGS İstanbul Şubesi, gazetecilerin emniyete girişinin yasaklanmasının da bu çabanın bir parçası olduğunu kaydetti.

Başbakan Erdoğan’ın bizzat talimatıyla gazetecilerin işten çıkartıldığını ve hapsedildiğini hatırlatan TGS İstanbul Şubesi, “Hükümet, karşıtı olan tüm sesleri, baskı, zor ve tehdit ile susturmak istiyor. Gazeteciler olarak bu kuşatmanın karşısında örgütlü mücadelemizle duracağız” dedi.

Böyle bir uygulama 12 Eylül'de bile olmadı
Türkiye Gazeteciler Federasyonu (TGF) Genel Başkanı Atilla Sertel de konuyla ilgili yaptığı açıklamada "Ülke gündeminin ‘hırsızlık’, ‘yolsuzluk’ gibi son derece ağır ithamlarla meşgul olduğu bugünlerde yayımlanan genelge son derece manidardır. Gazeteciler halkın bilgi edinme hakkı adına kamu yararına görev görmektedirler. Bu genelge toplumun bilgi edinme hakkını engellemek olduğu kadar, sansürcü bir uygulamadır. 12 Eylül döneminde bile gazeteciler böyle bir uygulamaya maruz kalmadı. Türkiye’de böyle bir dönem yaşanmadı. Toplumun gerçekleri görmeye, öğrenmeye en fazla ihtiyacı olduğu bir dönemde alınan yasaklama kararını kınıyor, İçişleri Bakanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü’nü Türk basın tarihine kara bir leke olarak geçecek bu kararı yeniden gözden geçirmeye davet ediyorum” dedi.