Eski Başbakan Davutoğlu'nun "Elimizde canlı bombacıların listesi var ama eylem yapmadan onları tutuklayamayız" kuralı geçerliliğini korurken, yandaşlardan tepki çeken yazılar gelmeye devam ediyor.

42 kişinin hayatını kaybettiği 239 kişinin yaralandığı katliamı adeta bir istihbarat başarısı gibi sunmaya çalışan yandaş yazarlardan Hilal Kaplan'ın Emniyet kaynaklarına dayandırdığı bilgiye göre, saldırı istihbaratı tam bir yıldır mevcut. 

"İstanbul Emniyeti'nin en üst düzeyden ilgili birimlerine kadar bu konuda aylardır hazırlık yaptığını" ileri süren Kaplan, "Nitekim olayın serencamına bakılırsa, teröristlerin planladıkları şekilde içeri sızamadıkları ve hedefledikleri kadar çok sivil kaybına yol açamadıkları anlaşılıyor" ifadelerini kullandı.

İSTİHBARAT BAŞARISI MI?

Kaplan'ın istihbarat başarısı olarak sunduğu olayın aslı ise oldukça farklı. 3 IŞİD'li canlı bomba ellerini kollarını sallayarak Rakka'dan İstanbul'a, oradan da havalimanına geliyor ve saldırı gerçekleştiriyor. Üstelik saldırıyı engellemeye çalışan polisler canlı bomba değil hırsız olabileceği düşüncesinde... Canlı bombalara müdahale ederek durdurmaya çalışan polislerden biri GBT sormak için "hırsız" şüphesiyle saldırgana yaklaşırken vuruluyor. Diğer saldırganlar ise tam burada saldırıya geçiyor. Buna karşın Kaplan'a göre ise durum şöyle:

"Emniyet kaynakları, failin DAEŞ olduğunda hemfikir. DAEŞ'in, aynı Brüksel Havalimanı'nda olduğu gibi, Avrupa'nın üçüncü en işlek havalimanı olan Atatürk Havaalanı'nı hedef alacağı istihbaratının yaklaşık bir yıldır mevcut olduğu, özellikle İstanbul Emniyeti'nin en üst düzeyden ilgili birimlerine kadar bu konuda aylardır hazırlık yaptığı belirtiliyor. Nitekim olayın serencamına bakılırsa, teröristlerin planladıkları şekilde içeri sızamadıkları ve hedefledikleri kadar çok sivil kaybına yol açamadıkları anlaşılıyor."