'Lobi şirketi Nedim Şener'i tuzağa mı düşürdü?'

ABD Başkanı Donald Trump'ın eski ulusal güvenlik danışmanı Michael Flynn'in şirketine, AKP tarafından Gülen belgeseli için 530 bin dolar ödendiği ortaya çıkmıştı. Hürriyet yazarı Ertuğrul Özkök, Flynn'in lobici şirketinin Nedim Şener'i tuzağa düşürdüğünü yazarken, lobicilerin Şener'e kendilerini "CNN ve VICE" çalışanları olarak tanıttıkları ileri sürüldü.

ABD Başkanı Donald Trump'ın eski ulusal güvenlik danışmanı Michael Flynn'in şirketine, AKP tarafından Gülen belgeseli için 530 bin dolar ödendiği ortaya çıktı. Görevden alınan Flynn'in, Trump'a danışmanlık yaptığı sırada Türkiye için para karşılığında lobicilik yaptığı ortaya çıkmıştı.

Konuyla ilgili bir köşe yazısı kaleme alan Hürriyet yazarı Ertuğrul Özkök, Flynn'in lobici şirketinin Nedim Şener'i tuzağa düşürdüğünü dile getirdi.

Özkök'ün yazısından bir bölüm şöyle:

WALL Street Journal dün bunun hikâyesini yazdı.

Konu, ABD Başkanı Trump’ın eski Ulusal Güvenlik Danışmanı Michael Flynn’in sahibi olduğu bir lobi şirketi ile ilgili.

Bu lobi şirketi, Amerika’da yaşayan bir Türk işadamından 530 bin dolar para alıp Fetullah Gülen aleyhine kamuoyu oluşturma faaliyeti yapmayı taahhüt etmiş.

Ancak bu arada Fetullah Gülen’in Amerika’dan kaçırılıp Türkiye’ye getirilme ihtimali bile konuşulmuş.

*

Peki o odadaki Ergenekon ve Silivri mağduru 2 Türk’ün bu senaryodaki rolü ne?

Her ikisi de gerçek anlamda bir vatan görevi yapmak için ABD’ye gidip önde gelen kişilere ve kuruluşlara 15 Temmuz darbesinin ve Fetullah Gülen’in gerçek yüzünü anlatmışlar.

Bana önerseler benim de kabul edeceğim bir görev.

*

Orada her şey apaçık yapılmış, çeşitli platformlarda konuşmuşlar. Bunun karşılığında beş kuruş para da almamışlar.

Ama ondan sonra bir otel odasında bu olay yaşanmış.

*

Kendilerine, “belgeseli çekenlerin CNN ve VICE gibi prestijli kuruluşlarda çalışanlar olduğu” söylenmiş.

Oysa bu iki kişi lobi şirketinin kiraladığı kişilermiş. Anladığım kadarı ile onlara bu mülakatın bir “propaganda belgeselinde” kullanılacağı söylenmemiş.

Wall Street Journal, o mülakatın ham görüntülerini de yayınladı. Orada çok ilginç bir ayrıntı var.

Mülakatı yapanlar sonunda onları kiralayan lobi şirketinin başındaki Bijan Kian’a da bazı sorular sormak istiyor.

Ama lobi şirketinin adamı “Ben kamerada görünmek istemiyorum” diye fısıldıyor.

Buradan da anlaşılıyor ki, yapılan iş “objektif” bir bilgilendirmeden çok “propaganda” amaçlı bir girişim.

*

Nedim Şener dün Odatv’ye yaptığı açıklamada, gizlice otel odasına getirilen o iki gazeteciye neler söylediğini de açıkça anlatmış. Para almadığını da çok açık dille ifade etmiş.

Yani onların bu işte hiçbir payı veya hatası yok.

Ama anladığım kadarı ile devletin bir aracı vasıtasıyla kiraladığı lobi şirketi onları tuzağa düşürmüş ve hiçbir rolleri olmadığı halde kendilerini bir Amerikan skandalının içinde bulmuşlar.