Kurtlar Vadisi BDP'ye yanıt verdi

Kurtlar Vadisi'nin senaristi Bahadır Özdener, bugün aralarında Kurtlar Vadisi de olan 4 diziyi RTÜK'e şikayet eden BDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş'ın sözlerine yanıt verdi.

BDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş'ın RTÜK'e "kardeşlik kültürü"ne zarar verdikleri gerekçesiyle şikayet ettiği dizilerden Kurtlar Vadisi’nin senaristi Bahadır Özdener NTV'ye konuştu.

BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, TRT’de yayınlanan "Sakarya Fırat" dizisinin yanısıra, Fethullahçı Samanyolu TV'de gösterilen "Ölümsüz Kahramanlar", "Tek Türkiye" ile Show TV'de gösterilen "Kurtlar Vadisi" dizilerinin "kardeşlik kültürüne zarar verdiğini" belirtmişti.

Kurtlar Vadisi dizisinin senaristi Özdener, NTV'de kendisinden önce konuşan BDP Milletvekili Sırrı Sakık ve BDP Eş Başkanı Demirtaş'a yanıt verdi. Özdener, "BDP’nin hedef aldığı tek dizi Kurtlar Vadisi’dir ve diğer dizilerin etkisi, önemi yoktur" dedi.

"Dizide şiddeti anlatıyoruz"
Dizinin yayından kaldırılmasını talep eden BDP'lilere, "Ülkede, herkes başına gelenin başkasının başına gelmesini istiyor" diyen Özdener, "Kurtlar Vadisi’nde biz bunu anlatıyoruz. Şiddet tehlikeli bir oyundur, iç ve dış kaynaklıdır. Ülkemizdeki şiddetin dış etkisini anlatıyoruz. Gladyo diye bir şey var ve bu siyasi partilerin, siyasetin, terörün içinde var. İnsanımızı Türk-Kürt diye ayırmadan hedef alıyor" şeklinde konuştu.

Özdener, dizinin baştan itibaren 3 saç ayağına oturtulduğunu ve bunların Polat, Memati ve Abdülhey olduğuna işaret ederek "Abdülhey’in Kürt kimliği nettir ve bundan biz sakınmadık. Sırrı bey 'bütün Kürtler terörist gibi gösteriliyor' dedi ama diziyi seyretmediği açık. Seyretse görecek ki baş karakterlerden biri Kürt kimliği taşır." dedi.

"Dizi gladyoyu hedef alıyor"
Özdener, dizinin gladyoyu hedef aldığını ve insanların birlik ve beraberlik içinde yaşaması gerektiğini anlattığını söyledi:

"Dizi gladyoyu hedef alır, insanların birlik ve beraberlik içinde yaşamasını, dil farkından başka hiçbir farklılığın olamıdığını anlatır. Bu da özellikle yabancı servisleri rahatsız etmekte. CIA, MOSSAD, Alman gizli servisi, AB... Bunların hedefindeyiz çünkü 30’u aşkın ülkede etkili bir diziyiz. Türkiye, bu kadar farklı ülkede, farklı kültürleri biraraya getiren başka bir unsur üretebilmiş değil."

"Bekliyorduk..."
Özdener, BDP’nin diziyi gündeme getirme zamanı ve bunun nedeniyle ilgili ise ilginç bir açıklama yaptı:

"Tam zamanıydı. Biz MOSSAD’ın, Alman gizli servisinin örgütün bir kanadını nasıl taşeron olarak kullandığını anlatırken ben açıkçası böyle bir şey bekliyordum.

Şimdi asıl önemli olan, 2007’deki RTÜK’ün düştüğü tuzağa bu kurul da düşecek mi? O zamanki üyeler, Zahid Akman başkanlığında, tarihe karşı büyük bir sorumluluk altına girdiler. Dizinin yayınlanmasına müsaade etmemekle, 2007 baharında dökülen kanlarda veballeri olmuştur. Anlatmak istediğimiz her şey sahne sahne 2007 baharında yaşandı."

"Tüm sorumluluğu diziye yüklüyorlar"
Özdener, kendilerine 'yaşanacakları nereden biliyorsunuz' şeklinde bir soru sorulabileceğini belirterek, "Biz Türkiye’yi inceleyen, araştıtran, üst politika üreten bir ekibiz. 8 sene sonra bunu herkesin kabul etmesi gerekiyor. Siyaset yapacaksak yapalım ve sonuna kadar farklı fikirleri konuşalım. Ama ırkçılığa lanet okuyup, ırkçı ve faşizan yaklaşımlarda bulunmak bizi yasaklayarak barış iklimine katkı sağlayacağına inanmak, Türkiye’yi küçük görmekten başka bir şey değildir" dedi.

Özdener, siyasetteki "yumuşamanın" diziye yansıyıp yansımayacağı şeklindeki soruya ise "Hiçbir zaman bu kadar ucuz ve küçük düşünmedik ve ülkemizi de böyle görmedik. 12 Eylül’den önce Hamido dizi yüzünden mi öldürüldü, Diyarbakır Cezaevi’nde insanlar dizi yüzünden mi acılar çekti, bizim çocuklarımız dizi yüzünden mi öldüler? Meseleyi bu kadar basite indirmek, gladyonun tipik bir kara propaganda örneği. Tüm sorumluluğu, düşmanlığı, husumeti dizinin üzerine yükleyip, siyasetçi olarak üzerme sorumluluk almayayım demek..." diyerek yanıt verdi.

Özdener şöyle konuştu:

"Muro karakterini Türkiye’ye, gladyonun nasıl oyunlar oynadığını anlatan Büyük İskender gibi bir karakteri 70 milyona izletsinler, onların önünde saygıyla eğileceğim. Sığ düşenerek hiçbir yere varamayacağız. Ülkemizde oyunlar oynanıyor.

BDP’liler RTÜK’e bir şeyi şikayet etmek istiyorlarsa, bölgelerinde ve Türkiye’de oynanan oyunları şikayet etsinler. Ayrıca RTÜK için de bu yeni bir sınav olacak. Memleketin hayrına, adil ve vicdanlarıyla mı hareket edecekler yoksa 2007’deki gibi olacak.

RTÜK’e, neyi nasıl yasaklamalarıyla ilgili, 8 senedir senaristklik yapan, metafor ve alt metin nedir bilen biri olarak brifing veririm. Ama kimsenin benim mesleğimle ilgili 'şunu yapıyorsunuz, bunu yapıyorsunuz' diye ucuz söylemlerde bulunmasına müsaade etmem. Bu ülkeyi tüm unsurlarıyla birlikte seven kişileriz ve ve yatıp kalkıp bizim sağlığımız için dua etsinler."
(soL-Haber Merkezi)