Kırk kez söylerseniz belki olur...

"Türkiye'de basın özgürlüğünün kısıtlandığı" eleştirilerinden alınan Adalet Bakanlığı, tutuklu gazetecilerle ilgili açıklama yaptı. Açıklamada gazetecilerin "silahlı örgüt üyeliği"nden dolayı cezaevinde bulundukları iddiası tekrarlandı.

Türkiye'de basın özgürlüğünün kısıtlandığı eleştirilerinden rahatsız olan Adalet Bakanlığı, tutuklu gazetecilerle ilgili yeni bir açıklama yaptı. Ancak bakanlık daha önce iddia edildiği gibi tutuklu gazetecilerin, gazetecilik faaliyetlerinden dolayı değil, "silahlı örgüt üyeliği' suçundan dolayı cezaevinde bulunduklarını savundu.

Adalet Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, Türkiye Gazeteciler Sendikası'ndan istenen tutuklu gazeteciler listesine ilişkin açıklamalarda bulunuldu. Sendika tarafından, 2 Ağustos 2011'de gönderilen 72 kişilik listede yer alan tutuklu ve hükümlülerin, hangi nedenle cezaevinde olduklarının Bakanlık tarafından tek tek incelendiği kaydedilen açıklamada, Türkiye Gazeteciler Sendikası'nın listesinde tutuklu ve hükümlü olduğu belirtilen 72 isimden 3'ünün cezaevlerinde kaydına rastlanmadığı, 6'sının ise tahliye edildiğinin tespit edildiği bildirildi.

Listede yer alan isimlerin 63'ünün halen cezaevinde olduğu belirtilen açıklamada, şöyle denildi: "Bu 63 isimden 36'sı hakkında dava açılmış ve bunların 18 ile ilgili mahkumiyet kararları verilmiştir. 27 kişi hakkında ise soruşturmalar devam etmektedir. Cezaevlerindeki 63 kişiden 18'inin basın kartı varken, 45 kişinin basın kartı yoktur. Hakkında dava açılan veya mahkumiyet kararı verilen 36 kişiden sadece 4'ü basın yoluyla işlenen suçlar arasında sayılabilecek olan 'terör örgütünün propagandasını yapmak' suçundan dolayı cezaevindedir. Diğer 32 tutuklu ve hükümlünün cezaevinde bulunmalarının gazetecilik faaliyetiyle bir ilgisi yoktur."

Açıklamada, haklarındaki soruşturmalar devam eden 27 kişiyle ilgili soruşturmaların gizli yürütülmesi nedeniyle, bu kişilerin hangi suç ve eylemlerden dolayı tutuklandıklarının ancak iddianame hazırlandığında açık bir şekilde görülebileceği ifade edildi. Soruşturması devam eden 27 ismin tamamının "silahlı terör örgütü üyeliği" gibi gazetecilik faaliyetiyle ilgisi olmayan suçlardan dolayı cezaevinde bulunduklarının görüldüğü belirtildi. Açıklamada, şunlar kaydedildi:

"Sonuç olarak cezaevlerindeki tutuklu ve hükümlü 63 kişiden 59'u basın yoluyla işledikleri iddia olunan suçlardan yani yazdıkları yazılardan ve gazetecilik faaliyetlerinden dolayı değil, basınla ilgisi olmayan suçlardan dolayı tutuklanmış veya mahkum olmuştur. Bu nedenle tutuklu ve hükümlü gazeteciler konusunun, 'cezaevlerinde 70 kadar gazeteci var' şeklinde sadece rakamsal olarak değil, işlenen ya da işlendiği iddia edilen suçların gazetecilik faaliyeti kapsamında olup olmadığı çerçevesinde değerlendirilmesi gerekmektedir. Gazetecilik faaliyetiyle ilgisi olmayan iddialara dayalı tutuklama ve mahkumiyet kararlarının, basın özgürlüğünün ihlali olarak yorumlanması mümkün değildir. Ayrıca, bağımsız yargı organlarınca açılan soruşturma ve davalar ile yapılan tutuklamalar ve verilen mahkumiyet kararlarının, Hükümetin 'basına baskıyaptığı' şeklinde değerlendirilmesi de doğru bir yaklaşım değildir. Türkiye'de basın ve ifade özgürlüğünün daha ileriye taşınması için son yıllarda önemli yasal düzenlemeler yapılmıştır ve bu yöndeki çalışmalar özgürlükçü bir anlayışla sürdürülmektedir."