İlhan Selçuk'a veda töreni

Geçtiğimiz gün 85 yaşında yaşamını yitiren Cumhuriyet Gazetesi İmtiyaz Sahibi ve Başyazarı İlhan Selçuk için bugün Lütfi Kırdar'da ve Cumhuriyet Gazetesi'nde tören düzenlendi.

İlhan Selçuk için Lütfi Kırdar'da düzenlenen tören 12:00'de sevenlerinin saygı duruşu ile başladı. Törende çok sayıda konuşma yapılırken, Selçuk müzikler ve şiirler eşliğinde uğurlandı.

"İlhan Selçuk basın şehididir"
Fazıl Say'ın piyano, Erdal Erzincan'ın ise saz dinletisi yaptığı törende konuşma yapan gazeteci-yazar Alev Coşkun, İlhan Selçuk'un bir basın şehidi olduğunu söyledi: "2008’in karanlık Mart gecesi, sabaha karşı evini bastılar. İlhan Abiyi aldılar. Seni nezarete koydular. Oysa devlet sana koruma vermişti. Nereye gidip, geldiğin belliydi ama sana bunu reva gördüler. Seni terör örgütünün başı olmakla suçladılar. Ziverbey Köşkü’nden de dayanıklıydın bu olanlara ama yorulmuş vücudun bu son hakaretlere dayanamadı. Sana karşı yapılan bu haksız muameleye vücudun tahammül edemedi. Aramızdan ayrılmanın asıl nedeni budur. Bu yüzden sende basın şehidisin. Vasiyetini yerine getireceğiz. Cumhuriyet Gazetesi çizgisinden ödün vermeden yoluna devam edeceğiz."

Sav: O bedel ödeyen bir devrimciydi
Törende konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı Önder Sav ise Bahriye Üçok, Uğur Mumcu gibi Selçuk'un da bedel ödeyen bir devrimci olduğunu vurguladı ve Selçuk'u Aristo'ya benzetti: "Sürekli devrimciliğe dayanan, çağdaşlaşmanın savunucusunu yitirdik. O eşsiz, sürekli eşsiz birisiydi. Mustafa Kemal Atatürk, ‘Devrim güneş kadar parlak, güneş kadar sıcak, güneş kadar bize uzaktır. Ben güneşe bakar, sonra ilerlemek üzere yola koyulurum’ diyordu. İlhan Selçuk böyle bir devrimciydi. Bahriye Üçok, Uğur Mumcu gibi bir devrimciydi. Tarihi Sivas kongresinin yapıldığı Sivas sokaklarında kahrolsun laiklik, yaşasın şeriat dedikleri canlar da bu devrim güneşine yürüdüler. Devrimciliğin yükü ağırdır, bedeli vardır. İlhan Selçuk bedel ödeyen devrimcilerden birisidir. Tıpkı asırlar önce bedel ödeyen Aristo gibi. Aristo’yu mahkum eden yargıçları, hiç bir toplum ve insanlık dünyası umursamıyor ama Aristo’yu anıyor. Bedel ödetenleri kınayacakları bir süreci de yaşayacağız. Nice aydınlarımız, düşündüklerinden dolayı derde uğramayacakları, çağdaş demokrasi ile buluştuğu zaman İlhan Selçuk’un ruhu şad olacaktır."

Cumhuriyet Gazetesi yazarı Hikmet Çetinkaya ise konuşmasında, İlhan Selçuk'un yolculuğunda birlikte olduğu değerlere ve özellikle Selçuk gibi son dönem Ergenekon davası şüphelilerine atıf yaptı: "Bizim yolculuğumuz uzun bir yolculuktu. Kimi kez hüzün, kimi kez sevinç. Merhaba onurlu ve devrimci yüreğiyle mücadele eden İlhan Abi. Merhaba sözde değil, özde Atatürkçüler, solcular, sosyalistler. Aydınlanma devrimine inanan, Sivas’ta diri diri yakılan aydınların çocukları, eşleri anaları merhaba. Merhaba Mustafa Balbay, merhaba, Tuncay Özkan, Doğu Perinçek merhaba. Bugünkü yazımda var. İlhan Selçuk’un, Susurluk’taki devlet içindeki "örgütlü silahlı güç" ortaya çıktığı gün yazdığı yazılar... Güneydoğuda faili meçhullerde yazdığı yazılar. Din, dil, mezhep ayrımı gözetmeden laik cumhuriyet çatısında yaşayan İlhan Selçuk merhaba. Bizim uzun yolculuğumuz bitmedi. Bu uzun yolculuğumuz devam edecek. Demokrasi, temel hak ve özgürlükleri sonuna kadar savunacağız. Emekçilerin yanında olan kimliğimizden çekinmeyeceğiz. Devrimciyiz, sosyalistiz. Özde Atatürkçüyüz. Tarikatçıların şemsiyesi altında Atatürkçülük yapanlardan hiç değiliz. Yunus Nadi, Nadir Nadi’nin çizdiği yolda, ödün vermeden devam edeceğiz. Senin devrimci ruhun bizim yaşam biçimimiz olacaktır."

"Pencere'de öksüz kaldık"
Törende ayrıca, DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, Cumhuriyet gazetesi yazarı Orhan Erinç, DSP Genel Başkanı Masum Türker, eleştirmen Doğan Hızlan, sanatçı Tarık Akan, Rutkay Aziz'in de bulunduğu çok sayıdı kişi konuştu. Konuşmacılar, İlhan Selçuk'u nasıl hatırladıklarını anlatırken, Selçuk'un Cumhuriyet gazetesindeki Pencere'sinden kendilerini aydınlattığını belirttiler. Törende, Silivri Cezaevi'nde bulunan Mustafa Balbay'ın mesajı da okundu.

Törene bir heyetle katılan TKP, törenin ardından Cumhuriyet gazetesine giderek gazete yöneticilerine taziyelerini iletti.

Cumhuriyet gazetesine yüründü
Lütfi Kırdar'daki törenden sonra İlhan Selçuk'un cenazesi araca konularak, bin kişilik kortej eşliğinde Halaskargazi Caddesi'nden Şişli'deki Cumhuriyet Gazetesi'ne doğru yola çıkarıldı.

Cenaze aracının önüne büyük bir Türk bayrağı açılırken, bir kişi de Atatürk posteri taşıdı. Kortejin yürüyüşü sırasında “Hepimiz Mustafa Kemal'in askerleriyiz”, “Hükümet istifa”, “Gün gelecek devran dönecek, AKP hesap verecek”, “Cumhuriyet değil AKP yıkılacak” ve “Şehitler ölmez vatan bölünmez” şeklinde sloganlar atıldı.

Cenaze gazeteye getirildikten sonra burada bir veda töreni düzenlendi. Ardından, Selçuk'un cenazesi, Hacıbektaş'a götürülmek üzere yola çıkarıldı.

(soL-Haber Merkezi)