Gazeteciler Taksim’de özgürlük istedi

Gazeteciler bir kez daha sokağa çıktı. İstanbul’daki eylem, kalabalıklığıyla dikkat çekti. Çok sayıda basın emekçisinin yanı sıra halkın da destek verdiği eylemde, tutuklu gazetecilerin salıverilmesi istendi, basın özgürlüğü talebi haykırıldı.

Son Ergenekon dalgasında 9 gazetecinin daha gözaltına alınmasının ardından kurulan Gazetecilere Özgürlük Platformu, bugün İstanbul’da bir eylem daha yaptı. Galatasaray Lisesi’nin önünde buluşan gazeteciler, buradan Taksim Meydanı’na yürüdüler.

Geçtiğimiz hafta Cuma günü yapılan ilk eylem, son yılların en kalabalık gazeteci eylemi olarak kayda geçmişti. Bugün, ilk eylemden daha büyük bir kalabalık vardı. Çok sayıda basın emekçisinin olduğu eyleme çeşitli demokratik kitle örgütleri ve siyasi partiler de destek verdi. Eyleme halktan da çok sayıda insanın katıldığı görüldü.

Gazeteciler ne dedi?
soL, basın emekçilerine gelinen durum ve eylemle ilgili görüşlerini sordu. İlgili haber:
"Yeşil faşizmle demokrasi kirletiliyor"

Platform, cezaevlerindeki gazetecilerin en kısa sürede özgürlüğüne kavuşması ceza kanunlarında, ceza muhakemesi usul kanunlarında, Terörle Mücadele Kanununda, iletişim özgürlüğünü engelleyen diğer kanunlarda değişiklik yapılması talebini dile getirdi.

Gazetecilerin gözaltına alınıp tutuklanmaları protesto edilerken “Nedimime, Ahmetime dokunma”, “Bizi içeri değil siz kendinizi dışarı atacaksınız” yazılı pankartlar taşındı. Cezaevinde bulunan ve öldürülen çok sayıda gazeteci de unutulmadı ve resimleri ellerde taşındı.

Eyleme soL emekçileri de “Gazeteciysen boyun eğmeyeceksin, boyun eğeceksen gazeteciyim demeyeceksin” yazılı dövizle katıldılar.

“Korku ortamında basın özgürlüğü yok olur”
26sı ulusal düzeyde, 66sı yerel düzeyde faaliyet gösteren toplam 92 meslek örgütünün oluşturduğu Gazetecilere Özgürlük Platformu adına açıklama, Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Genel Başkanı Ercan İpekçi tarafından okundu.

Gazetecilerin görevinin ne olması gerektiğine ifade eden İpekçi, “ Halka gerçekleri anlatan, araştıran, soran, eleştiren, meslek ilkelerine uygun yayıncılığın önündeki engellerin kaldırılmasını istiyoruz” dedi.

Gazetecilerin sürekli devlet baskısı ile karşı karşıya olduklarını kaydeden İpekçi son olaylar hakkında şu değerlendirmede bulundu: “ Gizli ve yasadışı telefon dinlemeleriyle, ağır ithamler içeren suçlamalarla, hukuka aykırı delil toplama faaliyetleriyle, infaza dönüştürülen tutuklamalarla, yargılama sürerken kamuoyu gözünde itibarsızlaştırma niyetiyle yapılan bilgi kirliliğiyle yaratılan korku ortamında ne basın özgürlüğü kalır, ne de halkın gerçekleri öğrenme hakkı!”

“Dar alanda soluk alabiliyoruz”
Gazetecilerin ancak dar alanda soluk alabildiklerini kaydeden İpekçi, böyle devam ederse, “ …yakında nefesimiz kesilecek, yazamaz, düşünemez, düşündüğümüzü ifade edemez hale geleceğiz” dedi.

İpekçi halen 68 gazetecinin tutuklu olduğunu, 45 gazeteci hakkında da verilmiş tutuklama kararı olduğunu söyledi. Bu durumun ülkeyi yönetenleri eseri olduğunu ifade eden İpekçi, “

Ülkeyi yönetenlere sesleniyorum gazeteciler cezaevlerine her girdiğinde tam 67 kere haykırdık. 67 Gazetecinin yarattığı dalgalanmaya karşı sessiz kaldınız… Ancak 68’inci dalga sabırları taşıran son darbeyi vurdu, bu tepkilere kulaklarınızı tıkayamazsınız…” dedi.

Telefon dinlemelerine, gazetecileri terörist ilan eden yaklaşıma son verilmesi çağrısı yapan İpekçi, mücadelenin devam edeceğini vurgulayarak konuşmasını sonlandırdı.

Ankara'da da eylem olacak
20 Mart'ta ise Ankara'da basın açıklaması düzenleyecek. 13-20 Mart tarihleri arasında da gazeteci cemiyetleri tarafından her gün farklı illerde basın açıklamaları yapılacak.

(soL - İstanbul)