Gazeteciler soruyor: Sesimizi duyan var mı?

DHA Van Bürosu muhabiri Sebahattin Yılmaz ve DHA Diyarbakır Bürosu muhabiri Cem Emir’in ölümünün ardından Türkiye Gazeteciler Sendikası Ankara Şubesi bir açıklama yayınlayarak, gazetecilerin yıpranma hakkının gasp edilmesine ve deprem bölgesinde çalışırken bir gazetecinin işten atılmasına tepki gösterdi.

Türkiye Gazeteciler Sendikası Ankara Şubesi yaptığı açıklamada, gazetecilerin zorlu çalışma koşullarına değinirken, gazetecilerin elinden alınan yıpranma hakkına ve deprem bölgesinde çalışırken işten atılan Star TV çalışanına değinerek, 'sesimizi duyan var mı' diye sordu.

"İki gazetecinin ölümü geride kalanlara tarihi sorumluluk yükledi"
Açıklamada, iki gazetecinin ölümünün geride kalanlara gazetecilik adına tarihi sorumluluklar yüklediği belirtilirken, habercilerin zorlu koşullarda hayatlarını tehlikeye atarak çalıştıklarını dile getirildi. Buna rağmen gazetecileri görevlendirenlerin çalışma koşullarını düzenlerken sorumluluklarını yerine getirmediğinin vurgulandığı açıklamada, “Her koşulda halkın haber alma görevini yerine getiren habercilerin alın terinin, emeklerinin karşılığı olan en temel hakları gasp ediliyor, yok sayılıyor. Basın yayın organlarındaki astronomik ücretleri, haberciler almıyor. Haberciler, basın yayın organlarında en düşük ücret alan kesimi oluşturuyor. Yıllarca birçok temel çalışma hakkından yoksun olarak istihdam ediliyor. Aylarca ücret alamıyor ya da ücretleri eksik ödeniyor. Mesleğin gereği denilerek mesai süreleri aşılarak çalıştırılıyor, buna karşılık fazla çalışmanın karşılığı bile verilmiyor” denildi.

"Yıpranma hakkı sadece gazetecilerde yok"
Bunun yanında kısa bir süre önce haberciler ellerinde kalan en önemli mesleki hak olan ''yıpranma hakkından'' da mahrum bırakıldığının vurgulandığı açıklamada, habercilerin mesleki yıpranmalarını bir nebze de olsa karşılamaya yönelik yıpranma hakkının bir çırpıda ortadan kaldırıldığı hatırlatıldı. Depremde enkaz altında kalanları kurtarmak için çırpınan bütün meslek gruplarında çalışanların yıpranma ya da buna karşılık gelen hakları olduğu belirtilirken, bir tek habercilerin bu haktan yoksun olduğuna dikkat çekildi. Açıklamada, Yıpranma Hakkının, bu haktan yararlanan diğer meslekler çin ne kadar haksa haberciler için de o kadar hak olduğu belirtilirken, Yıpranma Hakkının, ayrıcalık ya da bir lütuf değil bir hak olduğuna dikkat çekildi.

Star TV çalışanın işten atılmasına tepki
Van'da deprem bölgesinde haber nöbetindeki habercilerin işine son verilmesine de büyük tepki gösterilen açıklamada, şöyle denildi: “Deprem bölgesine görevli gönderilen bir kameraman, çalıştığı kanal el değiştirdiği için Van'da görev başındayken işsiz kaldığını öğreniyor. Bu yapılanla, benzerlerine daha önce de sıkça rastladığımız şekilde bir basın emekçisine, hayatını altüst eden bir başka deprem daha yaşatılıyor. Van'daki 7,2’lik deprem doğal felaketse, deprem bölgesinde haber peşinde koşan bir habercinin işsiz bırakılmasını nasıl bir felakettir? Tüm bunları söylerken da sormadan edemiyoruz, sesimizi duyan var mı? “

(soL - Haber Merkezi)