Ciner Medya Grubu bünyesindeki Habertürk gazetesinin kurucu Genel Yayın Yönetmeni Fatih Altaylı, gazetenin kapanacağına ilişkin basına yansıyan iddiaları, "dedikodular bu kadar ayyuka çıktığına göre, anlaşılan haberler gerçeği yansıtıyor; patron herhalde kapatma kararı almış" diyerek yanıtladı.
T24'e konuşan Altaylı, özellikle 2014'ten itibaren reklam gelirlerinde düşüş yaşandığını ve bunun siyasi baskıdan kaynaklandığını belirterek, "Türkiye bu şekilde devam ettiği müddetçe merkez medyada gazete yatırımı yapmak mümkün değil" dedi.
'DEDİKODULAR AYYUKA ÇIKTIĞINA GÖRE...'
Gazetede artık idari bir görevi olmadığının ve kendisine herhangi bir tebligat gelmediğinin altını çizen Altaylı, "Ama dedikodular bu kadar ayyuka çıktığına göre, anlaşılan haberler gerçeği yansıtıyor; patron herhalde kapatma kararı almış" şeklinde konuştu.
Habertürk'ün kendi genel yayın yönetmenliği döneminde getirili bir medya kuruluşu olduğunu söyleyen Altaylı, sözlerini şu şekilde sürdürdü:
"Fakat 2014'ten beri reklam gelirleri düştü, rantabl olmaktan çıktı. Son yıllarda reklam ajanslarında da bir değişim, farklılaşma yaşandı. Bu da Türkiye'nin total durumuyla ilgili. Reklamveren, 'Benim müşterim mesela 'Habertürk, Hürriyet' okuyor, diyor, bu gazetelere ilan/reklam veriyor. Ancak o reklamdan sonra kapısına 30 gazete dayanıyor, baskı/basınç oluyor. Bir gazeteye reklam vermek, neredeyse politik bir beyan gibi algılanır oldu
'MERKEZ MEDYA GETİRİLİ DEĞİL'
"Turgay Bey (Ciner), öyle ortalıkta görünmek isteyen, görünen biri değil. Bir iş adamı, yatırımlarının kârlılığına bakar. Demek ki, geldiği noktada rantabl görmüyor gazeteyi. Türkiye bu şekilde devam ettiği müddetçe, merkez medyada rantabl olacak gazete yatırımı yapmak mümkün değil. Merkez medyadaki reklam geliriyle gazete yapmak mümkün değil. Bu açıdan baktığınızda kapatma kararı doğru bir şey.
"Diğer yandan burada çalışan çok sayıda gazeteci var. Hâlâ benim getirdiğim ekibin önemli bir bölümü gazetede. Aralarında gerçekten çok iyi gazeteciler var. Dijital yayın hepsini koruyamaz. Bu insanların kiraları, çocuklarının okul masrafları vs. var. Gazetecilerin bir kez daha işsiz kalacak olmasına üzülmemek mümkün değil.Fazla bir bilgiyle konuşmuyorum; dediğim gibi idari bir görevim yok. Kendi durumumla da ilgili bir şey diyemem. Açıkçası Turgay Ciner'den yana bir rahatsızlığım yok, baskı görmüşlüğüm yok. Habertürk internette yazmaya devam etmemi, televizyondaki programı sürdürmemi isterse sürdürürüm. Hâlâ Türkiye'nin namuslu gazetecilerinden biri olduğumu düşünüyorum. Bizim derdimiz yazabilmek. Hiçbir yerde yazamazsam kendi blogumda yazarım."