Can Dündar’ın hesabında ne yanlış?

Can Dündar, Davutoğlu’nun bir seneki mesaisinde ziyaret ettiği ülke sayısından batının ağırlığının giderek azaldığı tespiti yaptı. Oysa rakamları daha yakından incelemek gerekiyor.

Can Dündar, Milliyet gazetesindeki köşesinde bugün Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun bu göreve geldiği bir senedeki icraatını değerlendirdi. Dündar, Davutoğlu’nun yaptığı dış gezilere bakarak, Türk dış politikasında “batının ağırlığının azaldığı” tespitinde bulundu.

Dündar şöyle yazdı: “Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Bakanlığı 1 Mayıs 2009’da devralmıştı. 90 yaşına basan Dışişleri’nde o da 1. yılını kutladı.
Oxford Üniversitesi’nde benim de katıldığım “Değişen Dünyada Türk Dış Politikası” başlıklı konferansta bir bilanço çıkardı.

1 yılda 100 dış gezi yapmış Davutoğlu...
Bu 100 gezinin dökümü, Türkiye’nin değişen önceliklerini göstermesi açısından anlamlı:
28 kez Avrupa’ya gitmiş.
27 Kez Ortadoğu’ya...
18 kez Balkanlar’a...
9 kez Asya’ya...
8 kez ABD’ye...
Batı’nın ağırlığının giderek azaldığı görülüyor.

Dündar, batının ağırlığının azaldığı tespiti yaptığı Türkiye dış politikasında Müslüman kimliğinin de öne çıkmadığını, Sırbistan, Ermenistan ve Yunanistan’la da yakınlaşma olduğunu vurgulayarak, Davutoğlu dönemi AKP dış politikasını olumlayan bir tonda bitirdi yazısını.

Hesabın nesi yanlış?
Ancak Can Dündar’ın verdiği rakamlarda, (kendisi mi hesaplamış yoksa rakamları Davutoğlu, Oxford Üniversitesi’nde Dündar’ın da katıldığı konferansta mı söylemiş bilemesek de) bazı eksiklik ve hatalar var.

Öncelikle, kategorilerde bir sıkıntı var. Balkanlar, aslında Avrupa’nın bir parçası. Avrupa olarak verilen rakam, büyük oranda batı Avrupa’yı kapsıyor. Balkan ülkeleri ve çok ufak devletler dışında, Baltıklar ve Rusya dahil bu kategoride 27 ülke olduğu söylenebilir. Balkanlar’da Türkiye dışında 11 ülke var. Kafkaslar’ın ise nereye dahil edildiği belli değil.

Davutoğlu, bir sene içinde Avrupa ülkelerine ortalama bir defa ziyarette bulunmuş. Ancak bu ziyaretlerin başta Belçika olmak üzere merkez ülkelerde yoğunlaştığı düşünüldüğünde, merkez batı Avrupa ülkelerine ortalama ziyaret sayısının daha yüksek olduğu sonucuna ulaşılabilir. Balkanlar’daki 11 ülkeye ise bir senede ortalama 1,6 ziyaret yapılmış.

Kuzey Afrika ülkelerini alıp, İran’ın doğusunu ve Kafkasya’yı dışında bırakacak biçimde Ortadoğu’da ise 18 devlet var. Demek ki Ortadoğu ülkelerine de Davutoğlu ortalama 1,5 defa ziyarette bulunmuş bir sene içerisinde.

Peki ABD?
Ancak atlanan en büyük nokta, Avrupa, Ortadoğu gibi kategorilerle karşılaştırılan ABD. ABD, tek bir devlet. Ve bu tek devlete Türkiye Dışişleri Bakanı bir senede tam 8 defa ziyarette bulunmuş. Yani artan bir ağırlıktan söz edilecekse, bu başta ABD ağırlığı olarak gözüküyor.

Peki Erdoğan?
Erdoğan’la geçmiş başbakanlar karşılaştırıldığında da benzer bir tablo ortaya çıkıyor. İsmet İnönü ABD’ye 2, Cevdet Sunay 1, Bülent Ecevit 3, Süleyman Demirel 4, Kenan Evren 1, Turgut Özal 6, Tansu Çiller 3, Abdullah Gül 1 defa gittiler. Erdoğan ise Başbakanlığı döneminde tam 18 defa ABD’ye gitti. Bu isimlerin Başbakanlık yaptıkları süreler eşit olmasa da, Erdoğan dönemindeki rakam kıyas kabul etmeyecek ölçüde büyük.

Ve en son belirtilmesi gereken ise, Türkiye’nin özellikle Ortadoğu’daki dış gezilerini, işte bu ağırlığı en fazla artan devletin, ABD’nin istekleri doğrultusunda yapıyor olduğu...

(soL - Haber Merkezi)