Boyun Eğme'de bu hafta: Ülkeye ve hayata küsülmez

Haftalık siyasi gazete Boyun Eğme’nin yeni sayısı yarın okurlarıyla buluşacak.

soL - Haber Merkezi

Haftalık siyasi gazete Boyun Eğme'nin 196. sayısı "Ülkeye ve hayata küsülmez" manşetiyle yarın okurlarıyla buluşuyor.

Gazetenin ilk sayfasında yer alan değerlendirme yazısı şöyle:

ÜLKEYE VE HAYATA KÜSÜLMEZ

‘Ya sev, ya terket’ sloganı karanlık 90’larda düzenin fedailiğini yapanların zorbalığını yansıtıyordu. Bu sözlerin karşısına ‘Bu memleket bizim, yobaza, faşiste bırakmayız’ diyerek dikildik.
Şimdi AKP gericiliğinin karanlığı, katmerlenmiş sömürü ve yoksullaşmayla buluşmuş durumda. Bu karanlıkta çıkış arayanlara yine kapıyı gösteriyorlar. ‘Beğenmiyorsanız gidin’ diyenler bu sefer sadece ülkeden değil hayattan vazgeçmeyi tek çıkış yolu haline getiriyor.
Oysa ne ülkeye küsülür, ne de hayata.

ÇIKIŞI BİRLİKTE BULMAK İÇİN: ÖRGÜTLENİN!

Bencilce kendi kurtuluşu için kumar oynamaktan, yorulup vazgeçmekten ya da karanlığa alışmaktan bin kat daha erdemli, bin kat daha kolay ve bin kat daha sonuç alcı olan bu yol: örgütlenmek
Bağımlılık köleliktir, mücadele edeceğiz
Bu sayıda Türkiye Komünist Partisi’nin bir iç gündemini sayfalarımıza taşıdık. Merkez Komite üyesi Erhan Nalçacı’yla, 10 Eylül günü başlatılan parti kampanyası ve sonuçları hakkında konuştuk. Kampanyanın merkezinde her türden bağımlılıkla mücadele duruyor.

KURTULUŞU YURTDIŞINA GİTMEKTE ARAYANLARI NE BEKLİYOR?
Aynı sömürü, aynı zorluklar... Üstüne bir de ‘yabancı’ olmanın yarattığı tutukluk, yabancı görülmenin yarattığı düşmanlıklar. Yurtdışında kurtuluş arayanları sadece hayal kırıklığı bekliyor.

DAYANIŞMA POLONYA'DA BİR CIA ÖRGÜTLENMESİ Mİ?
Alay eder gibi, Polonya’da ABD’nin destekleyip büyüttüğü karşı devrimci örgütün adı “Dayanışma”ydı. Kilisenin desteği ile Polonya’daki sosyalistlere ve Sovyet sosyalizmine dönük düşmanlık “Dayanışma Sendikası” eliyle örgütlendi.

Oysa, emperyalizmin ve patronların her zaman düşman gördüğü, her fırsatta altını oyduğu şey emekçi halk içindeki dayanışma kültürüdür. Bireycilik bunun için pompalanır, örgütlü halkın sadece siyasal mücadelede değil, gündelik yaşamda da ürettiği dayanışma kültürü, köşe dönücülükle, bencillikle, “kendini sev” zırvalarıyla zayıf düşürülür. Dayanışma kültürüne her zamankinden fazla ihtiyacımız var.