ANF'de 10 Ağustos'ta yayınlanan "Londra'da Kürt ve Türk esnaflar nöbette" başlıklı haber, dükkanlarını korumak için ayaklanan gençlere sopalarla saldıran Kürt ve Türk esnafı kahraman ilan eden haberlerle aynı dili taşıyordu. Haberde kullanılan ifadelerden bazıları şöyleydi:
"İngiltere’nin başkenti Londra’daki olayların dördüncü gününde, Kürt ve Türk işletmeciler yağmaların önüne geçmek için işletme ve bölgelerinde sabaha kadar nöbet tuttu. Kürt ve Türk işletmecilerin bu tutumu Londralılar tarafından övgüyle karşılandı."
"Londra’yı savaş alanına çeviren ve kent sakinlerine büyük korku yaşatan yağma ve protestolar, dün Birmingham’ın ardından Liverpool ve Manchester kentlerine de sıçradı."
"Dün gece 16 bin polisin görevlendirildiği başkent Londra’da Kürt ve Türk işçi ve işletmecileri, yağmaların önüne geçmek için işletme ve bölgelerinde sopalar, döner bıçakları ve şişlerle nöbet tuttu."
"The Guardian’a konuşan Türk berber Hüseyin Beytar da 'Dükkânlarımıza sahip çıkmak zorundayız. Eğer bir tek bir cam kırılırsa bu sokakta bulunan tüm Türk ve Kürtler dükkânları beraber koruyacağız. Biz bir aile gibiyiz' diye konuştu."
Haberde İngiltere'de ayaklananları bu haklı isyana sürükleyen koşullara duyarlılık gösterilmek yerine, "Türk-Kürt beraberliği" durumuna duyarlılık gösterilmiş. Kürtler ve Türkler'in kardeşliğine her koşulda duyarlılık göstermek, hele ki bu günlerde çok önemli olmasına rağmen, İngiltere'de yaşanan durum övülecek bir "halklar kardeşliği" değil, haklı isyana katılmak yerine kendi çıkarlarını koruyan esnafların dayanışmasıydı.
Fakat ANF, sonradan bu pozisyonunu değiştirdi. Ajans, yukarıdaki haberden bir gün sonra Dağhan Irak'ın BirGün gazetesine yazdığı "Tottenham'daki eli sopalı Türk medyası" başlıklı ve tam da ANF'nin yukarıdaki haberinde görülen pozisyonu eleştiren yazısına yer verdi. Irak'ın yazısında geçen şu ifadeler, yukarıdaki haberin ANF'de yer almasının niye garipsenmesi gerektiğini de özetliyordu: "Zaten Türkiye'de tanklar, panzerler Kürt çocuklarını öldürürken sessiz kalıp, İstanbul'da iki dükkanın vitrini kırıldığında yasını tutan medyadan sınıfsal olarak başkasını beklemek saçma olurdu. Medya bize yine alt sınıf isyancıların değil, kuyumcu esnafının yanında saf tutmamızı salık verdi."
Irak'ın yazısının, hem imzalı olduğu, hem de aslında başka bir yayına yazıldığı için ANF'nin olaya bakışına dair ANF imzalı haberden daha az ağırlık taşıdığı düşünülebilir. Fakat ANF, dün "Londra'da Kürt ve Türk göçmenler siyahilere karşı kışkırtılıyor!" başlıklı ve Londra'daki Türkiyeli sol örgütlerin yaptığı açıklamayı aktardığı bir haber daha yayınlayarak, 10 Ağustos'taki pozisyonunu tamamen değiştirdiğini ortaya koydu. Haberde şu ifadelere yer verildi:
"İngiltere’de polisin 4 çocuk babası bir kişiyi öldürmesi ardından yaşanan isyanın şokunu yaşarken, Türk medyasının mahallelerini koruyan Türkleri “kahraman” ilan etti. Kürt ve Türkiyeli sol örgütler ise Kürt ve Türk göçmenlerin siyahilere karşı kışkırtıldığına dikkat çekerek, 'Sistemin göçmenleri birbirine düşürmesi oyununa gelmemeliyiz' dedi."
"İngiltere Başbakanı David Cameron şiddet olayları için 'toplumumuzun bir kesimi hastalıklı' diyerek, olayların gerçek sorumlusu olan hükümeti ve sistemi gizlemeye çalışırken, Türk medyası da olaylar karşısında 'mahallelerini ve işyerlerini koruyan' Türkiyeli göçmenleri 'kahraman' ilan etti. Kürt kurumları ise yaptıkları ortak açıklamada 'göçmenlerin karşı karşıya getirilme' tehlikesine işaret etti."
(soL - Haber Merkezi)