soL (HABER MERKEZİ) Demokratik kitle örgütleri ve siyasi partiler Kadıköy'de bir araya gelerek, gerçekleştirdikleri mitingle 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nü kutladı. "Cinsel, Ulusal, Sınıfsal Sömürüye Emperyalist Saldırılara, Gericiliğe ve Ezilmeye Karşı Kadın Mücadelesi" başlığıyla gerçekleştirilen miting, saat 13.00'da Kadıköy Tepe Nautilus önünden yürüyüşle başladı. Yürüyüşte "Krize, İşsizliğe, Yoksulluğa Karşı Emekçi Kadınlar Mücadelesi", "Ekmek, Gül ve Hürriyet Günleri İçin Yaşasın 8 Mart" pankartları ile iş güvencesi, kriz, işsizlik ve AKP karşıtı sloganlar dikkat çekti.
Yürüyüşün ardından Kadıköy otobüs duraklarına ulaşılmasıyla birlikte miting programı başladı. Mitingde ilk olarak "1857'den bugüne gelen mücadele geleneği adına Clara Zetkin, Rosa Lüksemburg, N. Krupskaya, Alexandra Kollontai, Çiang Çing, Paris komününde mücadelenin ön saflarında yeralan kadınlar, Nazi işgaline karşı direnen Sovyet kadınları, Nepal'de direnen gerilla kadınlar ve 70'li yıllardan günümüze devrim mücadelesinde ölümsüzleşen yiğit devrimci kadınlar Sabo, Lale, Nilgün, Ayçe İdil, Fatma, Nergis, Hatice, Berna, Barbara, Meral, Şengül, Serpil, Zilan, Didar, Behice" anısına saygı duruşunda bulunuldu.
"8 Mart patronların değil işçilerin günüdür"
Saygı duruşunun ardından demokratik kitle örgütleri ve siyasi partiler tarafından hazırlanan ortak metin seslendirildi. Yapılan konuşmada mitingin 8 Mart'ı tarihsel anlamına uygun olarak kutlamak için gerçekleştirildiğine dikkat çekilirken, 8 Mart'ın bugün Türkiye'deki insanlık dışı yaşam ve çalışma koşullarına, cinsel, ulusal, sınıfsal kimliğimiz üzerinden yapılan sömürüye, halklara karşı girişilen savaşlara, kapitalizmin krizine karşı başkaldırı adına anlam taşıdığı vurgulandı.
Yapılan konuşmada, "En nihayetinde 8 Mart emekçi kadınların, işçi sınıfının günüdür. Bizler biliyoruz ki, 8 Mart Filistinli çocukların, kadınların, erkeklerin üzerine bombalar yağdırmakta bir an bile tereddüt yaşamayan İsrail Dışişleri Bakanı Tzipi Livni'nin, binlerce işçinin-emekçinin emeği ile varlığını berkiten, kendilerinin ürettikleri kriz bahanesiyle binlerce insanı ekmeğe, suya muhtaç etmekte bir beis görmeyen TÜSİAD Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ'ın, Irak'a, Afganistan'a acı, ölüm, yıkım getirenlerden Condoleezza Rice'ın ya da Hillary Clinton'ın değildir" denildi.
Konuşmada 8 Mart'ın yaklaşık 250 gündür yağmur çamur, sıcak soğuk demeden Desa'da direnen Emine Arslan'ın olduğu gibi, direnişte, grevdekilerin ve yaşamını kölelik koşullarında çalıştıkları için iş cinayetlerine kurban gidenlerin olduğu belirtildi.
Mitinge Filistin'den destek
Ortak metnin seslendirilmesinin ardından İsrail'in Gazze saldırısına karşı direnişte yer alan Filistin Halk Kurtuluş Cephesi üyesi Mariam Abu Dagga'nın miting için gönderdiği destek mesajı okundu. Dagga mesajında, İsrail'in gerçekleştirdiği Gazze saldırısında siyonizmin Filistinli kadın ve çocukları katlettiğine dikkat çekti. İsrail'in saldırılarda ABD yapımı silahlar kullandığını vurgulayan Dagga, İsrail kuşatmasının Filistin'i bir hapishaneye çevirdiğini ifade etti. Dagga mesajında, Filistinli kadınların tüm dünyanın gözleri önünde gerçekleştirilen İsrail saldırılarında direnen Filistinlilerle birlikte olduğuna dikkat çekti. Hamas'ın Filistin'de direnen halkın sadece bir parçası olduğunu ifade eden Dagga, "George Habash'ın yolunda Hamas ve El Fetih arasında hat oluşturarak Filistin için savaşacağız " dedi.
Direnişlerdeki kadın işçiler mitingdeydi
Dagga'nın 8 Mart mesajının ardından direnişteki Gürsaş, Sinter Metal ve Desa işçilerinden kadınlar platforma çağrıldı. Direnişteki işçi kadınlar miting katılımcılarını selamlarken, mücadelelerine daha çok destek verilmesini talep ettiler. Kadın işçilere verilen karanfillerin ardından gerçekleştirilen Grup Munzur konseriyle miting sona erdi.